Ejder Soyu ( Yeniden Yapım )

Bölüm | 47

Rhaegal saçlarını yıkadı, ardından saçlarını havlu ile kurulayıp rahatlamış bir şekilde iç çekti. Uzun zaman sonra evine gelmişti, ardından kıyafetlerini giydi. Siyah bir gömlek giydi ve iki düğmesini açtı.

Rhaegal aynanın karşısında saçlarını düzeltti, gömleğinin ağızlarını geriye doğru çekti.

"Gerçekten cok yakışıklı görünüyorum."

Rhaegal yüzünü incelemeye başladı, daha önce hiç yüzünü incelememişti. Keskin yüz hatları büyüdükçe daha belirgin olmuştu, gözleri daha da kızıl renge büründü ve saçları simsiyah hale gelmişti.

"Kendini bu kadar çok beğendiğini görmemiştim."

Tessarion'un sözleri üzerine Rhaegal güldü.

"Biraz kendime vakit ayırmalıyım, her zaman savaşmayı düşünemem değil mi?"

"Sonunda biraz rahatlayabiliriz desene..."

"Fazla heyecanlanma sadece biraz rahatlayalım."

Rhaegal dışarıya baktı, gece sakin ve güzeldi. Gülümsedi ve biraz gevşemek için dışarıya çıkmaya karar vermişti.

Helena içeriye girdi, Rhaegal onu görünce hızlıca yanına gitti.

"Bende seni bekliyordum."

"Ah, bir sorun mu var genç efendi?"

"Evet, sende ejderha kalesinde sıkılmadın mı? Gidip biraz gevşeyelim."

"B-Bende mi geliyorum?" Helena meraklı gözlerle baktım.

"Evet hadi gidelim."

Rhaegal elinden tuttu. "Hadi gidelim."

Helena gelmek istemese bile Rhaegal onu içeriye çekti ve kucağına alıp pencereden dışarıya çıktılar. Rhaegal uçmaya başladı.

"Genç efendi bizi biri görücek."

"Pekde umrumda değil aslında, isterse görsünler. zaten yakında yere ineceğiz."

Yere indiler ve Rhaegal Helena'yı yere indirdi. Ardından boyut rününden bir pelerin çıkarıp Helena'nın üzerini örttü. Bir tane daha pelerin çıkarıp üstünü örttü.

"Hadi gidelim."

Rhaegal Helena'nın elinden tutup birlikte garnizona girdiler. Taverna kalabalıktı ve herkes içkilerini yudumlayıp gülüp eğleniyordu. Rhaegal ve Helena bir masaya geçtiler.

İçkileri hemen önlerine geldi. Helena daha önce hiç içli içmemişti o yüzden tereddüt ediyordu. Rhaegal ise direkt kafasına dikti ve içmeye başladı. Helena şaşkınlıkla bakıyordu, Rhaegal'ın bu kadar kolay içki içtiğini görmemişti.

Rhaegal ağzını sildi. "Gerçekten muhteşemdi."

"S-Siz içki mi içiyorsunuz? Eğer leydi ve lord bunu öğrenirse benim işim biter..."

"Hayır, sana hiçbir şey olmayacak. Babam bana hiçbir şey demeyecek ve sende işine devam edeceksin. Ne de olsa her şeyi ben yaptım."

Helena yutkundu ardından içkide oluşan yansımasına baktı. Yeşil gözlerini kapattı ve yavaşça içmeye başladı.
Ardından öksürmeye başladı, Rhaegal ona bakıp gülümsedi.

Rhaegal ikincisini içerken Helena birinciyi bitirdi. Rhaegal onun yüzünü görünce gülmeden duramıyordu.

"İblisler içkilere karşı dayanıklı değil mi? Bunu öğrendiğim iyi oldu."

Helena'nın gözleri gidip geldi, sadece bir bardak içmesine rağmen neredeyse sarhoş olmuştu. Rhaegal cebinden bir altın para çıkarıp masaya bıraktı ve ayağı kalkıp Helena'nın elinden tuttu.