Yara (IX)

67 10 0
                                    

yelkenlerini açtı bir kız yavaşça
koyu mor bacaklarını antik surların alçısına dayadı
sefil, ölgün bir yaratık misali
bir zincir gelip onu çeksin diye kendinin kıyısından
iki yüz kişilik bir ordu vardı kum dağlarında
hendek, sepetler, lapis lazuli
ve sonra korkunç bir ilahi düştü safrasından
çağlayandan fışkıran yaratıklar üşüştü tepesine
göğsüne yedi kılıç darbesi aldı isteklice
yavrularını kanıyla besleyen pelikan için
ömrü boyunca af diledi
kızın kafasında arsız bir süngü
bir yılan, çıngıraklı
bacaklarından boyuna akan kan
yavrularını kanıyla besleyen pelikan

annesi incir ve üzüm getirdi sonra
bacaklarından akan kanı sildi çaputlarıyla
son kez öptü kızı yanağından
yüreğine çiviler saplanmak üzere
aynı evin içinde bir yılan ve çekirge
bir yılan, çıngıraklı
sakın benden nefret etme anne

hıçkırıyor yeni doğan küçük şey
bir inci dökülüyor kızın ağzından
sabunlu sular fışkıyor kuyusundan
göğsünün üzerini hiç durmadan delen bir pelikan
hıçkırıyor yeni doğan küçük şey
bir el incir sütü dayıyor dudağına

çocuğun dili acıyla kavruldu birdenbire
eski mabedini özlüyordu
beyaz bir bilinci ellerinin değdiği yapraklardan çaldı
çocuk sustu
kızın bacakları mor mor
usulca kapanıyor kendi kendinin üstüne
göğsünde yedi kılıç darbesi ve bir pelikan

yelkenleri alçaldı ve battı
gülümsedi kendi kendine
böyle ne güzel, demek uykuya dalarcasına
yavaş yavaş kaydı derisinin içine
ölmek istiyordu













(işte, sana hayal edebileceğinden çok daha dişil bir şiir)

Você leu todos os capítulos publicados.

⏰ Última atualização: Mar 20 ⏰

Adicione esta história à sua Biblioteca e seja notificado quando novos capítulos chegarem!

bu hiçbir zaman duygusal bir şiir olmayacakOnde histórias criam vida. Descubra agora