-Tatil yerine gittikleri sabah-
*Kyungsoo Şeysi* (Özlediniz dimi kevoşlar sdfghjk)
"Bu ne?" bavulları kontrol ederken gözüme küçük bir poşet takıldı. Benim olmadığı kesindi.
"Bavulumda yer kalmamıştı o yüzden seninkine koydum kurcalama." dedi kendi bavuluna bakarken. Kurcalama dedi ya, inadına bakacaktım. Poşeti açınca içinde envai çeşit kondom ve onun türevi şeylerle karşılaştığım.
"Ağağğ bu ne be! PİS SAPIK!" kafasına attığım poşeti havada kaptı. Refleksleri gelişmiş tabi pezevenk herifin.
"Bu sefer hazırlıklı olalım dedim fena mı?" dedi piçsmile ifadesiyle
"Oraya balayına gitmiyoruz geri zekalı." dedim bavulumu kapatırken
"Cidden biz neden onlarla gidiyoruz ki? Evde baş başa vakit geçirebilirdik."
"Ya tabi" dedim bavulumu kapıya doğru çekerken "Evde durup 3 gün boyunca çılgınlar gibi çiftleşirdik."
"Ay kulağa nasıl güzel geliyo baksana" ciddi olup olmadığını görmek için arkama döndüğümde kalp fışkıran gözlerle baktığını gördüm
"Sen cidden..." ayağımdan ev terliğini çıkarıp kıçına hedefledim. Terlik konusunda kimse beni geçemez ksr bkmyn.s.s
"Acıdı." dil çıkarıp kapıyı açtım. Peşimden yetişip bavulu elimden alması uzun sürmemişti.
~~~
"Lan acaba araba fantezisi mi yapsak?" arabayı o kullanmasa tekme atacak konuma getirdi beni
"Önceki hayatında tavşan falandın dimi Jongin?"
"Ayy düşünsene tavşan olduğumuzu. Bir sürü yavrumuz olurdu *-*"
"Cidden insanı çığırdan çıkarırsın." dedim gözlerimi devirip
"Aaa ne münasebet, ben çıkarsam çıkarsam yoldan çıkarırım asdfghjk."
"Çekilecek çile değilsin ama seni seviyorum." dedim camdan dışarı bakarken. Frene aniden bastığı için neredeyse ön cama yapışıyordum. "JONGIN SEN KAFAYI MI YEDİN BEBEĞİM?!" bağırmama aldırmadan boynuma sarıldı.
"Az önce ilk defa beni sevdiğini söyledin." bu çocuk...
•••
Hava kararınca sahilde kimse kalmamıştı. Tatil köyünden uzak bi köşede ay ışığının aydınlattığı bir yere serilmiştik.
"Yüzsek mi?" dedi elindeki çubukla yere belirsiz şekiller çizerken
"Herkesin işediği bi yere giremem ben kusura bakma."
"Hirkisin işidiği bi yiri girimim bin kisiri bikmi." cevap vermediğimi görüp arkasına bakınca sinirli ifademle yüz yüze geldi. Sırıtmayla kendini kurtarabileceğini sanmıştı ama mimiklerimde değişen bir şey olmadı.
"Özür dilerim hyung." dedi alt dudağını sarkıtarak. Son kelimeyi söylememiş olsa o sarkık dudağını dudaklarıma hapsedebilirdim.
"Hyung mu?!" bir iki dakika önce numaradan olan sinirli ifadem yerini gerçek bi tanesine bıraktı. "Yaşlı olduğumu sen de kabul ediyosun yani? Sıradaki ne ahjussi mi?"
"NEDEN MENAPOZLU KADINLAR GİBİ DAVRANIYOSUN?!" sonunda dayanamayıp bağırdığında gözlerim dolmaya başlamıştı bile. "Bebeğim..." diyip yaklaşmaya çalıştığında elimle durdurdum. Tamam, ben de abartmıştım ama ille de bağırması mı gerekirdi?
"Jongin defol." dedim dizlerimi kendime çekip hönkürerek ağlamaya başlamadan önce. Kamburlaşmış sırtımı göğsüne yaslayıp kollarını belime doladı arkamdan. Dizlerime koyduğum kafam yüzünden açıkta kalan boynuma ufak öpücükler kondururken elime bir şey tutuşturdu. Ne olduğuna baktığımda renkli halka şekerlerden olduğunu gördüm.
"Hyung, suçluluk hissiyle ağzımdan çıkan bi kelimeydi. Sanki hyung dersem olgun olmadığımı hatırlar hatalarımı mazur görürsün gibi geldi. Ama sen benden daha çocuksun emin ol." dedi burnu saçlarıma dudakları enseme değerken. Kafamı kaldırıp sırtımı dikleştirdim. Şekeri poşetten çıkarıp dudaklarımın arasına aldıktan sonra belime sarılı kollardan kurtulup öne atıldım. Ona dönüp şekeri ağzımdan kısa süreli olarak çıkarıp gülümsedikten sonra tekrar dudaklarımın arasına yerleştirmiştim ki dibimde bitti.
"Tadına bakabilir miyim?" dudakları şekerime yaklaşırken şekeri ağzımdan çıkarıp havaya kaldırdım.
"Yahh!! Bakamazsın tabiki bana verdin, benim şeke-" dudaklarıma değen dudaklarla beraber sırtım şekerle eş zamanlı olarak kumlara değdi.
"Yine mi sevişmek istiyosun azgın herif?" dedim kıkırdayarak
"Aslında amacım bu değildi ama izin verirsen fırsatı değerlendiririm." şeytani bi gülüş yüzüne yayılırken dudaklarımı yanağına kapattım. Seviyorum ulan bu herifi!
•••
Evet sevgili günlük... Tam evde kaldım diye düşünürken hayatıma giren seksi üniversite öğrencisini tanıdın. Tanışmamızın üzerinden yıllar geçmedi, belki en fazla 4-5 ay olmuştur ama şöyle de bir şey var ki bazen bazı insanlar kısa sürede hayatınızın merkezine yerleşir. Yeri gelince sert bi havaya bürünüp bazen çocuk gibi olan genç bir avukata tutuldum. Bu arada, şu Kai şeysini de öğrendim. Okulunun kızları buna özel isim takmış, fanclupları falan bile varmış işsizliğe bakar mısınız? Neyse ki mezun oldu da kurtuldum sürtüklerden. Ben de iyice Jongin'e benzedim kıskanmalar falan...
Hala kıskanç, biz hala aynıyız. Kavgalarımız her zaman malum şeyle bitiyo diye ottan boktan sebeplere kızmıyorum artık, son kavgamızın acısı fena çıktı diyebilirim.
Ehmmm diğerlerine gelelim... Sehun ve Luhan ikilisi bi doyamadılar birbirlerine, nerde görsem yiyişiyolar. İnsanda az utanma olur canım tch tch.
Chanyeol ve Baekhyun hala aynılar. Biraz bize benziyolar diyebilirim. Bak mesela geçen gün bu Chanyeol Baekhyun'un dolabını düzenlemiş (?) Böyle dar, açık seçik, yırtıklı mırtıklı ne varsa hepsini yakmış. Evet, sonbaharda şömine yakmış psikopat herif. Neyse bunu duyan Baekhyun cinnet geçirdi tabi. Koca Götlü Yoda'nın burnundan fitil fitil getirdi. İdolümsün Baek!!! Aman Jongin duymasın~
Tao ve Kris... Sonunda sarışın oğlan esmer çocuğumuzu tavlayabilmiş. Geçen Kris Tao'yu öpmeye kalkmış yine, bu sefer Tao refleksle gözünü morartmış. En fazla el ele tutuşma aşamasına gelebilmişler ama Kris halinden gayet memnun. Kim derdi ki o uzun boylu, seksi çocuk aşk adamı çıksın. Uzun boylu seksi? Bak bunlar aramızda şşşşhhh~
Xiumin ve Chen... BU İKİSİ SEVGİLİYMİŞ YA OLOOMMMM!!! En Son Babalar Duyar'daki 'baba' bendim arkadaşlar. Öğrendiğimde neredeyse inme iniyodu. Merak etmeyin şu an iyiyim asndjdn Vallah bunları ne yiyişirken gördüm ne el ele. Bi kez bizimkilere itiraf ederken öpmüş onu da ben kaçırdım işte. Hani bi gün okula gelmezsin bi sürü olay olur ya, onun gibi bir şey.
Gelelim Suho ve Lay'e... Geçenlerde Lay Suho'yu öpmüş, çocuk gözünü hastanede açtı. Bu antika Suho nasılsa bu beni sevmiyodur diye anca abilik yapıyodu, sonunda Lay 'Ehhh be sıçarım abine!' demiş... Mutlular vallah ne diyim asjdksks Bu Suho'nun anaları Lay'i görmüş. Şimdi evlendirmeye çalışıyolar asjdjsk bi keresinde Suho'nun annesini Lay'e 'torun istiyorum' demiş. Erkeğin doğurabileceğine baya baya inanıyo yani. Şu kadının umudunun yarısını verin bana dünyayı ele geçireyim ashdnsn
Ve son olarak ben hamileyim!!! Tabiki şaka askfksk Gerçi erkeklerin doğurma özelliği olsaydı bi düzine çocuk fırtlatırdım gibi geliyo ama hadi nys.s.s
Sanırım hepsi bu kadar. Bitti! Görüşmek üzere~
'Ulan bi ay olmadı ben bu fice başlayalı, ne ara 20 bölüm yazdım' derken finali yazdım asjdksl dediğim gibi bu ara final, özel bölümler eklerim baya o yüzden finali pek şatafatlı yazmadım. Gerçi fic de pek şatafatlı değildi ya neyse adjdks O değil de bi parçam kopmuş gibi hissediyorum ya be... Ciddili ciddili alışmıştım bu salaklara *ağlayan yazar emojisi* Ramazanda fic yazmayı istemiyorum ama bakalım kısmet. Sahuru beklerken canım sıkılır yazarım belki.
Özet olarak hepinizi çok çok çokkkkkk seviyorum! Herkese çok teşekkür ederim, siz bi tanesiniz ulan! AY LAV YUUUUU!!!
Bu arada Kakao Dark'a başladım ona da bakabilirsiniz, eğlenceli bir şey *-*
