14/2♡Hayvan Gibi Şiyapıyosun Ya!

Start from the beginning
                                    

"Olmaz!" dedim kafamı yana doğru sallayıp. "Bu iğrenç!" Elimi tutup dudaklarını dudaklarıma bastırdığında kendi tadımı hissettim dudaklarında. Düşüncesi iğrenç olsa da midem bulanmamıştı. Gülümseyerek geri çıktı.

"Nasıldı?" kızaran yüzümü ellerimle kapattım. 

"Sanırım kusacağım." dedim ellerim yüzünden sesim boğuk çıkarken.

"Hayır, hoşuna gitmiş." diyip dudaklarını bu sefer göğsüme yönlendirdi. Dikleşmiş kırmızı tepecikleri sulu sulu öpüp arada bir dişlerini sürtüyordu.

"Gir içime artık lanet olası!" dişlerimi sıkarak söyledim. Tekrar yarı sertleşmiş duruma gelmiştim bile.

"Vovovo bu söylediğini yarın unutmazsın diye umuyorum." diyip tekrar üstüme çıktı. O an aklıma bir şey dank etti.

"Jongin bende lube falan yok."  dedim gözlerimi gözlerine dikip. (Yatağın kenarına bakın, belki vazelin falan bulursunuz ashfhsh)

"O zaman, ıslat" dedi parmaklarını uzatıp.

"Delirdin mi? Hayır!"

"O zaman kuru kuru girerim?" dedi tek kaşını kaldırıp.

"Ama o zaman çok acır." ağlamaklı bi sesle söylediğim bu şeyle kahkaha attı.

"Tanrım! Bu durumda tatlı olmayı nasıl başarıyorsun?" dedi yanaklarımı ısırıp. 

"Yahhh!" diyip mızmızlandım.

"Tamam tamam şaka yapıyorum." dedi gülerek. Bi iki saniye düşündükten sonra gözleri parlayıp ayağa kalktı.

"Ne yapıyosun?"

"Ufak bi gezinti bebeğim." dedi beni de kucağına alıp. Odadan çıktığımızda ne yaptığını anlamlandırmaya çalışırken banyonun kapısını açtı. (Banyo fantezisini aklıma sokan arkadaşa saygılar adhdhsh) ışığı açmadan beni klozetin üstüne oturtup küvete doğru ilerledi.

"Bu banyoya en son geldiğimde seni düşünerek inliyordum." dediğinde o gün geldi aklıma.

"Küvetime boşaldın dimi pis sapık?" suyu açarken kafasını bana çevirdi. Pencereden gelen hafif ışık dışında bir şey yoktu. O hafif ışıkta bütün bedeni gözlerimin önündeyken ağzımın salyaları akmamak için direniyordu.

"Birazdan içine boşalacağım bebeğim." diyip göz kırptığında kenarda duran tuvalet kağıdını kafasına attım. Tuvalet kağıdını havada kapıp kenara koyduktan sonra ısıyı kontrol etmek için elini suya değdirdi. Isıdan memnun kalmış olacak ki bana dönüp yaklaşmaya başlamıştı. Gözler önünde olan penisi dikkatimi çektiğinde içimden kocaman bir "Sıçtım!" nidası yükseldi.

"Işık?" dedim gözlerimi gözleriyle buluşturup.

"Gerek yok." diyip kucağına aldı.

"Senden 5 yaş büyüğüm göt herif! Beni kucakta taşımayı bırak." şeytani bi şekilde sırıtıp parmağını deliğime sürttü.

"Seni sikmemi mi istiyosun Jongin?!" dedim boynunda olan ellerim omzunu tırnaklarken.

"Az önce 'beni becer' diyen ben değildim Soo-ah" dedi suya koyarken. Sudan bi avuç alıp üstüne attım. Gülümseyip tam karşıma geçip oturdu. Bacaklarımı kendi belinin etrafına koyduktan sonra kollarını belime sarıp beni kendine çekti. Penislerimiz birbirine değince  ikimizden de hırıltılı bi inleme sesi duyuldu. Göğüslerimiz birbirine değecek kadar yaklaşmışken uzanıp duş jelimi aldı.

"Seninle daha önce tanışmıştık." dedi duş jelime gülümseyerek.

"Ulan ben ona elimi sürdüm pislik!" diye bağırdım. 

"Şu an penislerimiz birbirine değerken şikayet ettiğin şey çok komik." diyip duş jelinden eline biraz sıktı. Şişeyi yerine bırakınca benimle göz göze geldi izin ister gibi. Kafamla onayladığımda duş jeli olmayan eli sağ kalçamı kavradı. Duş jeli olan elini deliğime değdirdiğinde dudaklarını dudaklarıma yapıştırdı. Dilini ağzımın içine yollarken eş zamanlı olarak parmağını da içime yollamıştı. Fazla acımamıştı ama bedenim kasıldığı için öne doğru atıldığında penislerimiz birbirine sürttü.

"Siktir." dedi ağzımın içine. Ikinci parmak da içime girince boynuna doladığım kollarım biraz daha sıkılaştı. Üçüncü parmağı yollamasa da içimde olan parmaklarını açıp kapatarak deliğimi genişletmişti.

"Kendini birazcık havaya kaldırabilir misin?" dediğinde şimdi sırada ne var biliyordum. Sağ kalçamda olan elinin de desteğiyle biraz daha kalktım. Penisinin ucu deliğime değdiği an dudaklarımı dişledim. "Şimdi yavaş yavaş in." dediğinde kafamla onaylayıp uzunluğunu yavaş yavaş içime aldım. Tamamı içime girmişken beynim pelte olmuştu neredeyse.

"A-ahh!" hafif kalkıp geri oturdugumda Jongin yüksek bi inleme bıraktı. Tekrar yukarı kalkıp oturduğumda bu sefer ikimiz de inlemiştik. Kalçamı avuçlayıp hareketlerime yardımcı olurken bedenini kaldırarak daha derine girmişti. Aldığım zevk beynimi bulandırmaya başlarken ne ara o kadar hızlandığımızı anlayamadım. Içimde hissettiğim sıcaklıkla gözlerim kararırken su sesi, benim nefes seslerim ve Jongin'in inleme sesleri hoş bir melodi oluşturmuştu. Dudakları dudaklarımı bulurken hiç olmadığı kadar şehvetle dans etmeye başlamışlardı. "İnanılmazsın." dedi yüzümün her yerini öperken. 

"Muhteşemsin." dedim ıslak omuzlarını okşarken.

"Şimdi bacaklarını belime iyice sar tamam mı?" gözlerime bakarak sorduğunda hala içimde olduğu gerçeğini unutmuştum. Dediğini yapıp beline iyice sarılınca içimde sönmüş olan penisi daha derinlere girip hassas noktama değmişti.

"Içimden çıkamaz mısın?" diye sorarken ayağa kalktığımız için düşmekten korkarak omzuna daha sıkı tutundum. Sırtımı duvarla birleştirip penisinin yarısı içimden çıkardı. Çıkardığından daha fazlasını içime sokunca bedenim de eş zamanlı olarak yukarı kalkmıştı. Geri çıkıp tekrar içime girdiğinde yüksek sesli olarak inledik ikimiz de. Kontrolün tamamen onda olması daha güzeldi. Içime son bir kez daha girip sudan çıkardı ikimizi de. Beline sarılı bir şekilde giderken sırıtıp aşağıya doğru kendimi bastırdığımda düşmemem için koridordaki duvara yasladı bedenimi.

"Neden içinden çıkmadığımı şimdi anladın mı?" diye fısıldadı şehvetle.

"Çok iyi anladım. Şimdi yatağıma girebilir miyiz çok yoruldum." dedim boynunu öpmeden önce.  Belimi daha fazla sıkıp bedenimi duvardan ayırdı.Sonunda sırtım yatağı bulduğunda hala içimden çıkmamıştı. Derin bir vuruşla içimde hareket ettiğinde inlememi son anda dudaklarıyla yakaladı. Tekrar içimde hareket ederken yapabildiğim tek şey ağzının içine inlemek oldu. Son bi vuruşta içimde en derinlerde bir yere girdikten sonra ikinci kez boşaldı. Bu sefer farklı olarak ben de onunla beraber bırakmıştım içimdekileri. Tekrar içimde kalarak yana yattıktan sonra yere düşen örtüyü üzerimize çekip kollarını belime sararak sırtımı göğsüne yapıştırdı.

"Şimdi beraber uyuyabiliriz." çıplak omzuma minik minik öpücükler kondururken söyledi. Yumuşak dokunuşlarının etkisiyle gözlerim kapanmadan önce duyduğum son şey bu olmuştu. 

Vovovo Rahibe Terassa smut yazdı ashdhsh iyi olmadığımı söylemiştim zaten o yüzden fazla şiyapmayın.

NEIGHBOR√Where stories live. Discover now