SARE +18 ✓

47. Bölüm : Klinik

"Sevişmeye ne dersin?"

Yatakta dizlerimin üstünde yavaş yavaş yanına yaklaşırken göz kırptım. Yanına yaklaştığımda gözlüklerini çıkartmış elinde ki kitabı alarak kapatmış ve yatağın yanında ki komodinin üstüne koydum.

"Sen uslanmaz bir kızsın." ona kafamı sallarken biraz daha yaklaşarak beyaz tişörtünün eteklerinden tutarak yukarı doğru çektim ve cıkardım.

"Bir tek sana sadece sana."

Eli şişmiş çıplak karnımda gezinirken sadece göğüslerimi kapatam cropu buldu ve aynı benim gibi yukarı çekerek çıkarttı.

Sırtım çarşafla buluşurken ağırlığını vermeden üstüme eğildi ve köprücük kemiklerime ufak ufak öpücükler kondurarak göğüslerimde durdu. Sağ eli göğüsümü bulurken sırıtarak bana döndü.

"Sertleşmiş bunlar neden biliyor musun?" ona neden dermiş gibi bakarken meme ucuma bir öpücük kondurdu ve devam etti. "Babayı besle diye."

Bu dediğine gülerken ağzı yerini bulmuş emmeye başlamıştı ki eli ayrık olan bacaklarımda gezinmiş kasığımı bulmuştu.

Aşağı doğru inerken bacaklarımı canımı acıtmayacak şekilde ayırmıştı. O kadar yavaştı ki hareketleri, o kadar dikkatliydi ki.

Kafasını eğmeden önce gözlerime bakmış öyle inmişti ki dil darbelerini hissetmemle yutkundum.

Dili hızlandıkça elim kafasını bulurken derin bir titrek nefes verdim o kadar çok hoşuma gidiyordu ki bu. Zevten dört köşe olmak üzereydim.

Kafasını kaldırırken dikleşerek sertleşmiş penisini sürtmeye başlamıştı. Karnım şiş olduğu için üstüme yüklenmiyordu. Penisi vajinamın içine girerken bana bir bakış atarak gel git yapmaya başladı.

Ağzımdan derin bir inleme çıkarken yutkunarak dirseklerim üstünde yükselerek onu izlemeye başladım.

Kasıklarımda hissettiğim yanma hissi ve zevk veren acıyla kafam geriye düşerken Buğranın ağzından bir inleme çıkmıştı.

Buğra bir süre sonra içimden çıkarken nefes nefese yanıma yaklaştı ve dudakları dudaklarımı buldu.

Üst dudağını kavrarken o çoktan alt dudağımı emmeye başlamıştı. Dili ağzımın içine girerken yavaş yavaş hareketlerle ağzımın içinde gezinmeye başlamıştı.

Sol eli göğüsümü bulup sertleşen memu ucumu hafif bir şekilde sıkarken ağzının içine doğru inledim.

Sırıttığını hissederken sol eli göğüslerimi avuçlamaya yabas bir şekilde sıkmaya başlamıştı.

"Doyamıyorum sana."

Burnunu burnuma sürterken ellerim ensesinde dolaşıyordu. Dedigine sırıtırken yeşillerine bakarak konuştum.

"Senin doyurabilirdim ancak." yavaşca diklesirken ona üzgünce bakarak elini tuttum ve karnıma götürdüm. Karnımı okşamaya başladım. "Önce oğlumuzu doyuralım."

Sürekli acıkıyordum ve doyduğumu hissetmiyordum. Ciddi anlamsa kilo almıştım.

Yanaklarımı tutup beni kendine çekmiş burnumun ucuna ufak bir öpücük kondurmuştu. "Sen duşa gir ben bir şeyler hazırlıyım."

Hafice kalcama vurup beni banyoya yollarken kendisi yere attığı eşyaları üstüne geçiriyordu.

Banyoya girince aynada ki görüntüme bakarak gülümsedim. Hamilelik beni daha mı güzel yapmıştı acaba.

Duşakabine girince ılık suyla kısa bir duş almış kendimi temizlemiştim. Havluya sarılıp odaya geçince şort geçirmis üstüme bol bir tişört giymiştim.