Yaş farkı vardır!
"Ne o cezamı vermeye mi geldin yoksa?" elinde ki kravatıyla oynarken yanıma gelmiş sırıtmaya başlamıştı.
"Hayır. Seninle oyun oynamaya geldim."
"Akif hoca kitap vermiş onu okuyorum." Polat tek kaşını kaldırırken bankta arkasına yaslanarak bana baktı.
"O kim be?" biraz düşünür gibi yaptı ve kafasını iki yana salladı. "Öyle bir hoca yok."
Kitabın arasına ayraç koyarak kapattım ve ona doğru döndüm. "Ne demek yok?"
Polat fakültede ki bütün hocaları bilirdi. Eğer yok diyorsa yoktur. Ama dün ki kız bana ne diye bu kitabı Akif hocanın verdiğini söyleyip gitmişti. Ayrıca kızı tanımıyordum bile.
"Kim verdi sana bunu?"
Bilmem dercesine omuz silkerek kitaba baktım.
"Ne demek bilmem? Ver bakalım kitabı bir."
Kitabı ona uzatırken sayfalara göz gezdirmeye başladı.
"Bunun altını sen mi çizdin?" gösterdiği yere daha bakmadan konuştum. "Satırların altını çizmem ben."
Kaşları daha da havaya kalkarken sayfayı bana doğru uzattı.
" Ben yoktum. Hatta ben yokum, olmadım diyemeyecek bir yerdeyim. Kelimeler bile yanyana gelerek beni tanımlamak istemezlerdi."
Kim çizmişti bunu kırmızı renkli kalemle.
Hiç bir şey anlamıyordum.
"Belkide sana veren kişi çizip çizdiğini unutmuştur." onu kafamla onaylarken daha fazla bu kitabı okumak istemediğimi farkettim ve Polat ile banktan kalkarken kitabı banka bırakarak şimdi ki ders için binanın içine girdik.
"Polat ve Sare bakabilir misiniz?" Gaye hocanın seslenmesiyle ikimizde onun yanına giderken elinde ki dosyayı bize uzatarak şu an ki dersimize girecek olan Kemal hocaya vermemizi istedi.
Kemal hoca daha gelmesede onun masasına giderek bıraktım ve her zaman oturduğum arkanın iki önüne geçtim.
Elimde ki kitao ve bir kaç dosyayı masanın altında ki bölüme koymak için eğildiğimde 'Korkuyu Beklemek" kitabıyla karşılaştım.
Bakışlarım etrafta gezinirken dün ki kız sınıfta yoktu.
Arkamda ki Sudeye dönerek kitabı bırakanı görüp görmediğini sordum ama malesef görmemişti.
Kitabı açıp tekrar sayfalarını kontrol ederken içinden bir kağıt parçası kucağıma düşmüştü.
Kağıt katlı olduğu için açmış içinde ki kırmızıyla yazılmış şeyi okudum.
Merhaba güzel kızım.
Okuduğum şey yutkunmama neden olurken eşyalarımı topladım ve gelen Kemal hocanın nereye gidiyorsun sorularına cevap vermeden sınıftan daha sonrada binadan çıktım.
Bahçe oldukça büyüktü ama sağ sola bakarak çıkışa yürümüş biraz ilerde ki taksi durağına giderek bir taksiye atlamıştım.
Annem kafayı yememişti.
Annem doğruları söylüyordu.
Babam yaşıyordu ve gelmişti.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
70bin okunmayı geçtik 🎉🎉🎉
yayyayayya bugun ki ucuncu bolum baska yok xjsoansbsmalp
ben dugune hazirlanmaya giderken size iyi okumalarrr😃