~10

16.9K 1K 178
                                    

Yemek odasına giren kişiyle hepimizin odağı farklı bir yerde toplanmıştı. Geniş kapıdan içeri, takım elbiseli bir koruma ve yanında da küçük bir kız çocuğu giriş yapmıştı.
" Bay Kim, ailenizin bir akşam yemeğine katılması gerekmiş. Bayan Kim, küçük hanımı size getirmemi söyledi."

Siyah giyinimli adamın konuşmasıyla, arkasında gizlenip bizi izleyen küçük kız çoğuna dikkatimi vermiştim. Koca cüsseli adamın bacağının arkasından bize çekingen bakışlar atıyordu.
Üzerinde siyah tatlı bir elbise, ayaklarında beyaz spor ayakkabıları vardı.
Ve bu kıyafetlerle gözüme çok daha tatlı gelmişti.
Gerçekten fazlasıyla abisine benziyordu.
Hafif kıvırcık, koyu renkli ve uzun saçlarıyla ve abisinin aynısı olan gözleriyle tanımasam bile bu minik kızın Taehyungun kız kardeşi olduğunu söyleyebilirdim sanırım.

Bakışları dahi benziyordu hatta.

Küçük kız ayaklarıyla oynayıp bizi izlerken gözler abisine kaymıştı. Taehyung, kafasını yana kaydırıp minik kızla göz göze geldiği gibi, minik kız " Abicim." Diye attığı çığlıklarla Taehyungun kucağına çıkmıştı.
Abisine çok düşkün olduğu apaçıktı.
" Tamamdır, çıkabilirsin. Anneme Chung Chanın benimle kalmasını istediğimi söyle. Birkaç gün özlem giderelim. Değil mi prenses?"

Küçük kız mutluluk çığlıklarıyla abisinin boynuna kafasını gömmüştü.
Gerçekten çok tatlı görünüyorlardı.
Adam, kısaca eğilerek selam vermişti. Ardından da takım elbiseli adam önce odayı, sonrasında da evi terk etmişti. Bu adamların hepsi birbirinin aynısıydı. Cüsseleri dahi birbirine benziyordu. Ayırt edilebilecek tek özellikleri yüzleriydi.
Küçük kız, Taehyungun kucağında kulağına yaklaşmış, sessiz olduğunu düşündüğü bir tonla abisine bir soru yöneltmişti.
" Abicim, misafirlerin mi var?"

  Taehyung kısaca başıyla onaylayıp yanağına küçük bir öpücük kondurmuştu. Ardından küçük kızın eteğine dikkat ederek kucağına oturttu.
" Misafirlerimize merhaba de Chung Cha."
Küçük kız parmaklarıyla oynayarak tatlı sesiyle konuşmaya başladı.

" Hoşgeldiniz." Çekingen gözlerle hepimizi süzmüştü. Annemden tatlı olduğuna dair mırıltılar çıkıyordu. Babamınsa kız çocuklarına resmen zaafı vardı. İkinci bir çocuk istemişlerdi ancak bu gerçekleşememişti. Bu yüzden babam da parlayan gözlerle küçük kızı izliyordu.

Derin ve kahkahalarla dolu bir sohpete başlamıştık. Gerçekten ailem hem Taehyungu, hem de Chung Chayı çok sevmişlerdi.
Ailemi ilk defa bu denli sıcakkanlı görüyorum sanırım.
Uzun bir süre boyunca edilen sohbet sonrasında, Chung Cha kucağımdaydı. Hatta uzun bir süredir böyleydi. Kısa bir süre boyunca abisinin kucağında oturup çekingence bizi izlemiş, sonrasında da ortama alışınca kucağıma tırmanmıştı. Arada abisinin kucağına, arada da benim kucağıma gelip bana oyuncaklarını anlatıyordu. Dudaklarını büzerek söylediği her kelimede tatlılık krizi geçiriyordum resmen. Her hareketi bana Taehyungu anımsatıyordu. Bana, abisinin ona sürekli okuduğu ve en sevdiği bir kitap karakteri olduğundan Küçük Prens şeklinde sesleniyordu.

İlk başta bana seslendiğini anlayamasam da, bana o boncuk boncuk gözleriyle bakmasıyla hitap ettiği kişi olduğumu anlamıştım. Salonda geçirdiğimiz birkaç saatin ardından, Taehyungun annesi, Chung Chanın uyku saati geldiği hakkında Taehyungu arayıp uyarmıştı. Taehyung da herkese iyi geceler dileyip küçük kardeşini odasına çıkarmaya çalışmıştı. Çalışmıştı, çünkü Chung Cha " Küçük Prens de bizimle gelsin."

Diyerek dudaklarını büzmüştü. Ben de dayanamayıp kabul etmiştim. Annem ve babamsa uzun bir yoldan gelmiş olmanın yorgunluğunu atabilmek için misafir odasına çıkmışalardı. Hep birlikte yukarı kıkırtılar eşliğinde çıkmıştık. Cha gerçekten de neşe dolu bir çocuktu. Aşağıdaki gergin ortamı bile saniyeler içinde yumuşatmıştı. Geniş odaya giriş yaptığımda gözüme ilk çarpan şey ağırlıklı olarak pembe ve beyaz kullanılmasıydı. Bir duvarında yüksek ihtimalle sevdiği çizgifilm karakterlerinin minyatürlerinin bulunduğu bir raf vardı. Ve bu rafın bir tanesi tamamen ışıklı ve sevimli küçük prens aksesuarları ile doluydu. Bu evdeki tek renkli yer bu sevimli oda olabilirdi sanırım. 

Mafia e il suo bambino.(TAEKOOK)Where stories live. Discover now