~7

18K 1.1K 667
                                    

Benden istediği hayat resmen evlilik hayatıydı. Ne yapacaktım bilmiyordum. Şartları kabul etmekten başka bir çarem yoktu. Onun yüzüne öylece bakarken cebinden kırmızı kadife bir kutu çıkarttı. Kapağını açtığındaysa karşıma iki tane alyans çıkmıştı. Ben bir yüzüne bir de alyansa bakarken nazikçe elimi eline alıp, alyansı yüzük parmağıma geçirmişti.
Ardından yüzüğün üzerinden parmaklarıma bir öpücük kondurmuştu. Şimdi biz nişanlanmış mıydık?

Hayalim hiç böyle değildi. Parmağıma taktığım yüzüğün sahibi sevdiğim adam olmalıydı. Benim için birlikteliklerde aşk çok önemliydi. Daha önce yalnızca bir sevgilim olduğundan pek tecrübeli sayılmazdım ancak, yine de aşk ilişkinin temelini oluşturuyordu. Bu yüzden de aşık olmadığım biriyle, benim için anlamlı bir eylem olan yüzük takmak beni pek mutlu etmemişti.  Ne yazık ki her şey istediğim gibi olmamıştı.

Kadife kutuda kalan diğer yüzüğü de kendi parmağına takmış, yüzüklü elini yine yüzüklü elime hapsetmişti. Yüzükler gerçekten güzeldi. Genel anlamda sade şeylerden hoşlandığımdan, bu yüzükleri de beğenmiştim.Gerçekten ellerimiz dahi uyumluydu. Aklıma takılan şeyle konuşmaya başladım.
" Devam edeceğimi söyledin ama okulumu dondurmamış mıydın?"

Psikolog olmak en büyük hayalimdi. Ve bu hayalimden asla vazgeçemezdim. Çocukluğumdan beri ilgili olduğum bir konu olduğundan, bu ilgim meslek seçimime de yansımıştı. Gülümseyerek elimi bırakmadan konuşmaya başladı.
" Ne olursa olsun okumanı ben de istiyorum. O gün yalnızca korkmanı istediğimden bunu söylemiştim ancak Üniversitenizin üsleri benim altımda çalışıyorlar. Ufak bir rapor işlemiydi yalnızca. Seni okulundan da hayalinden de etmek gibi bir planım ya da isteğim yok."
Bu bugün aldığım en güzel haberdi.
Gerçekten çok mutlu olmuştum. Anlık olarak sandalyemden kalkmış, oturan Taehyungun boynuna kollarımı dolamıştım. Ya ben çok kısa olduğumdan ya da o çok uzun olduğundan oturur pozisyonda neredeyse tam sarılmıştım ona. Tam ne yaptığımın farkına varıp kendimi geri çekmeye çalışacağım anda, o beni belimden kavrayıp sıkı baldırlarına doğru hızlıca çekmişti.

Anlık olarak kucağına düşmüş, ağzımdan küçük bir çığlık çıkmıştı. Ben şokla onun yüzüne bakarken o yüzüme yaklaşmış, dudağımın kenarına nazikçe dudaklarını bastırmıştı. Heyecan ve şaşkınlıktan elim ayağım titriyor, vereceğim tepkiyi seçemiyordum. O sırada çalan zille kendime gelmiş, aniden ayağa kalkmıştım.
" Şey, ben yukarı çıkmalıyım."
Elimi esneme götürüp üstünkörü kaşımıştım.

O sırada kapıdan içeri bir adam giriş yapmıştı.
Taehyung adamı görünce yüzündeki küçük tebessüm silinmiş, aniden ayağa kalkmıştı.
" Oo dostum, ne kadar da uzun zaman oldu."
İçeri elleri cebinde giren adamla Taehyungun dişlerini sıktığını gördüm. Yanıma yaklaşıp beni arkasına  alınca gözlerini vücudumda yakaladığım adamla göz göze gelmiştik.
Üzerimdeki bakışlarının sebebini anlamak için üstüme baktığımda gördüğüm tek şey, siyah eşofman takımımdı.

" O gözlerini çek üzerinden! Yoksa bahsi geçen gözlerin artık var olmayacak!"
Taehyungun sesini yükselterek konuşmasıyla yavaşça koluna tutunmuştum. Taehyungun siniri oldukça barizdi. Kolay sakinleşeceğe de benzemiyordu. Bu adamın bakışları beni fazlasıyla korkutmuştu.

" Ah dostum. Seçimin ağız sulandırıcı. Ama sen her zaman ağzınım tadını bilen bir ada-"
Adam ağzına yediği yumrukla yeri boylarken ağzımdan küçük bir çığlık kaçmıştı. Taehyungun yaptığı hareket gerçekten aniydi. Onunla kavga ederken sinirli halini görmüştüm ancak şu anda farklıydı. Taehyung bana dönüp belimi sarmıştı.
" Hadi bebeğim odaya çık, ben de birazdan geleceğim."

Başımı iki yana sallayarak onu reddetmiştim.
Çünkü Taehyung orada bulunduğumdan dolayı kendini geri çekiyordu ,ki geri çekmiş hali bile fenaydı, ancak ben de gidersem bu adamı burada hiç acımadan öldürebilirdi.
" Jungkook hadi güzelim. Bak sinirliyim zaten zorlama lütfen beni hm?"
Taehyungun sözlerini başımla onaylayıp aramızda yaşanacak olası bir kavganın önüne geçmiştim. Yavaşça odadan ayrılmaya başlamışken duyduklarımla kapının arkasından gizlice onları dinlemeye başlamıştım.

Mafia e il suo bambino.(TAEKOOK)Where stories live. Discover now