~9

16.3K 1K 186
                                    

Sınırın doluşunu beklemeye dayanamadım.
Lütfen sondaki açıklamayı okuyun.🌸

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Karşımda duran annem ve babamla şoka uğramıştım resmen. Onların burada ne işleri vardı? Amerikadan döneceklerini bilmiyordum. Dönemsel olarak tatilleri oluyordu, ancak bu tatillerden genelde haberim de oluyordu. Sürpriz yapmak istemiş olmalıydılar.

" Anne? Baba? Ne arıyorsunuz burada?"
En az benim kadar Taehyungun da şaşırdığı barizdi. Onlara seslenmemle birlikte kim olduklarını anlamış, dudakları benim gibi şaşkınlıkla aralanmıştı. Demekki gerçekten mesajlarda haber vermemişlerdi.
Annem gözlerini devirerek konuşmaya başlamıştı.
" Biz de seni çok özledik oğlum" alayla kurduğu cümleyle yüzüme zorla bir gülümseme yerleştirdim. Onları özlemiştim ancak şu anda daha farklı dertlerim vardı. Boş olan evim, yanımdaki Taehyung ve parmağımdaki yüzük bunlara örnekti. Ki annemin gözleri anında yüzüğüme fokuslanmıştı.

Onlara nasıl bir açıklama yapacağımı bilmiyordum.

Ellerinde bavullarla gelen ailem, içi neredeyse boş olan evimi görünce bir şeyler olduğunu anlayacaklardı. Ve benim onlara yapabileceğim mantıklı tek bir açıklama dahi yoktu.
" Oğlum, bizi eve almayacak mısın?"
Babamın sorusuyla kendine gelmiştim. Kapıda bıraktığım ailemi farkedip " Tabiiki, buyrun." Diyerek kenara çekilmiştim. Tabii öncesinde aylardır görüşemememizin verdiği özlemle sıkıca birbirimize sarılmıştık. Ailem benim her şeyimdi, ve onları deli gibi özlemiştim. Aramız onlarla her daim çok iyi olmuştu. Diğer ailelerin aksine eşcinsel olduğumu söylediğimde dahi tek kelime etmemişlerdi.

Her konuda arkamdaydılar. Ve bu benim en büyük şanslarımdan biriydi.

Babam sevgisini belli etse de otoriter bir babaydı. Genelde eğitimim konusunda o daha çok söz hakkı sahibiydi. Çünkü zamanında eğitimci olarak çalışmıştı. Annem en başından beri ulusal alanda çalıştığından eğitim konusunda babam kadar tecrübeli değildi.

Aşkla evlenmişlerdi. Ve bu aşk hala aralarında bulunuyordu. Gerçekten örnek bir çifttiler.

Annemle arkadaş gibi sohbet edebilsek de, babama karşı o kadar rahat değildim. Ondan az da olsa çekinirdim. Sert bir mizaca sahip olmasının yanında annemle aralarında asla böyle bir ilişki yoktu. Çocuk ruhlu bir çifttiler. Buna rağmen babam dışarıdan mesleki deformasyon sebebiyle fazla ciddi gözüküyordu. Çok katı kurallara sahipti. Tabii bunlar genelde eğitimim konusunda olan kurallardı. Yoksa benimle hala bilgisayar oyunları oynardı.

İçeriye bir şekilde giriş yapmış, karşılıklı oturduğumuz koltuklarda birbirimize bakıyorduk. Ben Taehyungla ikili koltuğa, annem ve babamsa ayrı ayrı tekli koltuklara oturmuşlardı. Gözlerini dikip Taehyungu inceliyorlardı. Taehyungsa rahatlıkla yüzlerini izliyordu. Gören de her gün, kaçırdığı çocuğun ailesiyle tanıştığını sanardı.

Evet gerçekten sıra dışı bir durumdu.

Babam Jeon Jaehun, Tarih profesörüydü ancak çok da uzun süre eğitimle ilgilenmemişti.
Aldığı eğitimlerle birlikte ülke tarafından Amerikaya bilimsel çalışmalar için gönderilmişti.
Annem Jeon Eun ise bir matematik profesörüydü. Ancak babamla birlikte aldığı eğitimler ve doktora programlarıyla Amerikaya gönderilmişti.
Bu yüzden sık görüşemiyorduk. Çünkü aradaki mesafe hatrı sayılır bir boyuttaydı.

" Oğlum, sence de bir açıklama yapman gerekmiyor mu?" Annemin söze girmesiyle odadaki garip havaya göz attım. Babam geldiğinden beri ilk defa insan görmüş gibi Taehyunga bakıyor, Taehyungda o ona bakıyor diye babama bakıyordu. Annem de bir Taehyunga bir, babama bir de bana bakıyordu. Gerçekten komik ve ciddi bir ortamdı.
Babam gözlerini Taehyungdan çekip benim üzerime dikmişti. Bu bakışından yavaş yavaş sinirlenmeye başladığını anlamıştım.
" Parmağındaki yüzüğü derhal açıklıyorsun Jungkook!" Babamın hiddetli çıkan sesiyle biraz ürkmüştüm. Evet, parmağımdaki yüzüğün açıklaması henüz bana da doğru düzgün yapılmamıştı.
" Siz kimsiniz?" Annemin Taehyunga yönelttiği soruyla iyice korkmaya başlamıştım.
" Ben oğlunuzun nişanlıs-" Taehyungun açık sözlülüğüyle bağırarak lafını kestim.
" Aa annecim babacım ne içersiniz?"
Taehyung ne yapmaya çalışıyordu?
Babam oynadığım oyunu anlamış olmalıydı ki kaşlarını çatarak yüksek bir sesle konuşmaya başladı.
" Konuyu değiştirmeye çalışma Jungkook!
Ne nişanından bahsediyor bu adam?
Evlenince mi haberimiz olacaktı?"
Babamın sert sesiyle konuşmasıyla kırıldığı noktayı anlamıştım. Babam ilişki yaşamama kızmasa da bunu onlara tıpkı geçmişte olduğu gibi söylememi istiyordu. Bundan öncesinde konuştuğum kişilerden dahi haberdar olurlardı çünkü. Bu konuda bence fazlasıyla haklıydı. Şimdi ise yüzük bile takmışken babam kendini umursanmamış biri olarak hissetmiş olmalıydı. Ben de aynı durumda aynı hissi yaşardım. Buna emindim.
" Babacım, biraz ani gelişti. Yoksa her şeyi size ayrıntılarıyla anlattığımı biliyorsunuz. Yakın zamanda sizi tanıştıracaktım zaten. Yolsa neden sizden gizlemek isteyeyim?"
Babamı yalan söylemeden yumuşatamazdım. Bu yüzden de aklıma ilk gelen yalanı söylemiştim.

Mafia e il suo bambino.(TAEKOOK)Where stories live. Discover now