2.0

29.6K 1.5K 275
                                    

Heellooossss
Naber aşklarım canlarım bebeklerim çiçeklerim her şeylerim
Bölüm psikolojimi bozdu yemin ederim ya ağladım birazcık ama neyse
Keyifli okumalarrr
(Üzülmeyin ama)

***
Hastanede geçen dakikalar geçmek bilmiyordu sanki. Üç küçük hastanın iğnelerini yapmış, yaşlı bir teyzenin serumunu kontrol etmiştim. Hastane de bugün yoğunluk yoktu.

Asıl yoğunluk ve gürültü zihnimdeydi.

"Afiyet olsun bebeğim." Mercana yorgun bir gülümsemeyle karşılık verdim yalnızca. Gülmeye, konuşmaya takatim yoktu. Yağız'a görevdeyken annesiyle görüştüğümü ve kapıda ki adamın babası olduğunu nasıl söyleyecektim?

Vereceği tepkiyi kestiremiyordum. Korktuğum şey tepkisinin boyutuydu.

"Hâlâ Yağızı mı düşünüyorsun?" Uykusuzluktan kızaran gözlerimi kaldırıp, "Korkuyorum," diye uçuk bir yanıt verdim.

Mercana her şeyi baştan sona anlatmıştım. Yüzüme uzun uzun bakmış ve hata yapmamam konusunda uyarmıştı beni. Yağız'ı kaybetmek istemediğimi bildiğinden uyarmıştı aslında.

"O adamın babası olduğunu gizlemekle hata ettin." Aklımdan geçen düşünceyi sesli dile getirdiğinde bu sefer ona bakamadım. Anlatmalıydım ona gerçeği tabiki de ama işte söz konusu Yağız olunca mantığım devre dışı kalıyordu resmen.

Duygusal düşünmek, kaybettirirdi ve ben Yağız konusunda girdiğim tüm savaşları kaybediyordum.

"Bilmiyorum Mercan iyi yaptığımı, güzel bir şey yaptığımı düşünüyorum ama Yağız'a anlattığım zaman ne tepki vereceğini de bilmiyorum." Sıkıntıyla oflayıp saçlarımı yolar gibi çekiştirdim.

Mercan ayaklanıp kahvesini hızlıca içip Emirin geldiğini onu beklediğini söylemişti. Bardakta kalan son kahveyi de içip bardağı çöpe attım. Elime eldivenleri geçirip serumunu çıkarmam gereken lise son öğrencisi Zehra'nın yanına gittim.

Geldiği andan beri üzerinde ciddi bir korku ve gerginlik vardı. Annesi ve babası sert insanlardı. Muayene edilirken bile babası sürekli olay çıkarma derdindeydi. Adam utanmasa hastaneyi birbirine katacaktı.

Tek sorun ise kızını muayene eden doktor; erkekti.

Bu zihniyeti anlayamayız biz Kübra.

İç sesimin haklılığı göz yaşartıcıydı. Zehra kafası sağa dönük şekilde duvara bakıyordu. Hafif cenin pozisyonunda uzanmış iç çekerek ağlıyordu. Önce biten serumu çıkarıp çöpe attım ardından ise elime peçete alıp önüne geçtim. Diz çöküp göz yaşlarını silerken bana şaşkın bir bakış atmıştı.

"Teşekkür ederim." Ona gülümseyip saçlarını geriye çektim. Güzel yüzünü kapatıyordu.

"Zehra kalk hadi." Annesinin hastaları umursamadan terbiyesizce bağırması ağzına çarpma isteği uyandırmıştı bende. İnsan biraz olsun saygılı olurdu.

"Hanımefendi sessiz olun lütfen. Hastanedesiniz." Sesimi stabil düzeyde tutarak konuşuyordum çünkü ne olursa olsun sesimi yükseltmemem gerekirdi.

"Sana mı soracağım ben. Çekil birde kızımın yanında durmuşsun." Beni yana itelediği zaman sırtım arkamda kalan duvarın çıkıntılı bölgesine değdiği an canım çıktı sandım bir an. Canım çok yanmıştı ve cidden ağrısı çoktu.

ÜSTEĞMENCİĞİM | Yarı Texting ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin