1.Bölüm

60.9K 2K 196
                                    

Nefes nasıl alınıyordu? Çünkü ben artık hatırlamayacak raddeye gelmiştim. O kadar uzun zamandır buradaydım ki artık saymayı bırakmıştım. Herhalde iki veya üç yıl olmuştur. Ama umurumda mıydı? Tabi ki de hayır.  Arkamdan da üzülecek kimsem yoktu. Zaten bu görevi seçmemin nedenlerinden biri de bu değil miydi? Kimsem yok benim. Yetimhanede büyümüş bir kız. Ailesinin daha doğduğu gün umursamadan çöp kenarına bıraktığı kız. Ne kadar alışmış olsam da hala bir yerim buruk.

İleride hareketlilik olması ile oraya doğru döndüm. Aslanlarım gelmişti. Görevim bu gün bitiyordu. Ama üstlerden izin gelmediği için onlara asker olduğumu söyleyemeyecektim.  Görev gizliliği idi. Nedenini anlamış değildim. Sanırsam karargahta şüphelendikleri biri olduğu için "Kampta bir Yüzbaşı var. O size kendini belli eder." yerine "Kampta birisi var. Onu sağ getirmenizi istiyorum." demiş olmalı idi. Bu yüzden kendimi sağlama almalıydım.

 Uzaktan gelen bir mermi ve yere serilen bir it ile çatışma başlamıştı. Aslanlar sıktıklarını indiriyorlardı. Buradan Bevan'ı sağlam almam lazımdı. Onu ne kadar gebertmek istesem de ceza almak istemiyordum ve ondan almamız gereken önemli bilgiler vardı. Bevan'ı da alıp bir kayanın arkasına fırlattım. Tam kendimi başka bir kayanın arkasına atacak iken bacağımdaki sızı ile kendimi Bevan şerefsizinin yanına atmıştım. Kurşun içeride kalmamıştı ama azda olsa kan kaybediyordum. Silah seslerinin kesilmesi ile kayanın üstünden kampın olduğu bölgeye baktım. "Rojda hayde ne beklersin. Eskerler bizi yakalamadan gidek." "Sik kafalı, zaten şu ana kadar kampın etrafını çoktan sardılar." demek istesem de sustum.

Tam kamp alanına yeniden bakacak iken bir asker yanımıza gelip "Komutanım burada iki şerefsiz kalmış." dediğini duydum ben sana şerefsizi gösterirdim. Ama gizli görevde olduğum için ve yaralı olduğum için susuyorum. Komutan diye düşündüğüm adam yanımıza gelip yarama baktı. Sert ve kalın sesi ile "Keskin ve Geveze şu çöpleri alın!"

Çöp?

Hah, ben sana karargahta gösteririm umarım üstüm değilsindir. Yoksa ağzına sıçacağıma emin olabilirsin. Bunu dedikten sonra ister istemez sert bakmaya başlamıştım. Sanırsam bu onların hoşuna gitmişti. Çünkü Keskin'in dudağının ucu kıvrılmıştı. Sizinle karargahta görüşeceğiz.

Ne kadar gizli görevde olursam olayım bana hakaret emlerini kabul edecek değildim.
 

###


Neredeyse bir saattir yürüyorduk. Yani daha doğrusu bizi sürüklüyorlardı. Benim başım dönmeye ve midem bulanmaya başlamıştı. Komutan da bunun farkındaydı ama umursamıyormuş gibi yapıyordu. Diğer bir konu ise benim kadın olduğumu hala bilmiyordular. Çünkü Bevan Kırmızı listede aranan biri olduğu için bütün dikkatlerini ona vermişlerdi. Bu yüzden benim puşimin farkında bile değillerdi. Sanki komutan aklımı okumuş gibi bana doğru bakarak "Biri şu itin yüzünü açsın." demesin mi? Cidden şom ağızlıyım amına koyayım.

 Bu komutana git gide ayar olmaya başlamıştım. Hayır yani ne güzel gidiyorduk. Geveze dediği asker gelip yüzümdeki puşiyi açınca bana tiksinerek bakmaya başlamışlardı. Ben onlara ters ters bakar iken, onlar ise hala bana tiksinerek bakıyorlardı. Tam o sırada arka taraflardan bir asker "Kim bilir kaç kişinin altında yattın. Düşüncesi bile midemi bulandırdı amına koyayım." dediğini duydum. Seni aklıma kazıdım asker ölümün benim elimden olacak.

Helikopterin sesi ile bana olan ithamları bitmiş ve biraz rahatlamışlardı. Yanımdaki tanımadığım asker beni kolumdan helikopterin içine direkt fırlatınca  kaçıncı olduğunu saymadığım sabrı çekip köşeye doğru ilerledim. Tim helikopterin gelmesi ile üzerlerindeki gerginlik gitmiş olsa da hala ciddi bir şekilde duruyorlardı. Pilot askerin komutandan izin alması ile helikopter inişe geçmişti. 

Helikopter askeriyeye indiğinde herkes sıra sıra indi. Beni aralarından diğer tanımadığım asker sürükleyerek indirdi.  Bacağımın sızısı git gide artıyordu ve bu yüzden topallıyordum. Beni sürükleyerek indiren asker yaralı bacağıma diz çökmem için vurmuştu. Yaralı olduğum için biraz sarsılsam da hala dik bir şekilde Albaya bakıyordum. Bütün Timin sıraya dizilmesi ile tim komutanı bir adım öne çıkıp "BİNBAŞI MURAT ÖZÇELİK GÖREV BAŞARI İLE TAMAMLANMIŞTIR KOMUTANIM!" demişti. Demek Binbaşı idin komutan bey. Tüh. Oysa benim seninle çok güzel planlarım vardı...

Asker Kızın Yeni Hayatı -Düzenleniyor-Where stories live. Discover now