10

160 12 3
                                    

Mutlaka dinleyin şarkıyı ruhunuz dinlensin.

-İkincikolordu düştü.

Karabük ne dediğini algılayamadı bir süre sonra sarsıla sarsıla ağlamaya başladı bilgisayar başında abisi cepheye destek vermek için gitmişti ama bir süre sonra cephe düşmüştü. Ege, Akdeniz, Trakya, Doğu Anadolu, Karadeniz, Güneydoğu ve son olarak İç Anadoluda düşmüştü kardeşlerinin kalp atışları o kadar yavaştı ki ölmek üzereydi hepsi. Gözüne silahı ilişti belki cephede ölmüyecekti ama düşmana esirde düşmeyecekti herşey bitmişti nasıl olsa kaybetmişlerdi.

İstanbul annesinin anlık kalp durmasıyla ne yapıcağını şaşırmıştı şok tabancasıyla zar zor kendine getirmişti fakat bedeninin heryerindeki çatlaklardan katran karası sıvı akıyordu durmadan. O kadar kötü kokuluyduki katran iki üç kez kusmuştu ama bu sefil halde bile elini bir an olsun bırakmamıştı.

Patlayan bombayla titanyum kapı açılmıştı Çin, Ermenistan ve İran kapıya bakarken Ermenistanın gözlerindeki açlık açıkça görülüyordu:

-İyi iş sonunda yıllardır beklediğim an geldi.

Çin ona yandan bir bakış atıp ilerleyecekken arkasından gelen sesle duraksadı:

-Benim olanı bana vericeksinizdir herhalde?

İngiltere kendinden emin konuşsada epey hırpalanmıştı:

-Nereden senin oluyormuş söylede bilelim?

İran öfkeyle bakıyordu ve eğer gözleriyle birini öldürebilseydi çoktan yapmıştı:

-Onun değ-

Yunanistan konuşacağı sırada İngilterenin sert bakışlarıyla sustu:

-Seni ev hapsinden kurtarmak için uğraştığım zamana say hatta diğer herşeye say parazit seni.

Yunanistan yerine sinerken Amerikanın gülme sesiyle herkes ona döndü:

-Her zaman ki gibi aç gözlüsün kardeşim.

Amerika elleri kamufulaj pantolonunda sırıtarak onlara yürüyordu yüzündeki piç sırıtma hiç güven vermiyordu:

-Hadi bir düello yapalım kim kazanırsa İstanbul onun olsun geri kalan yerlerde diğerlerinin, ne dersiniz?

-Saçma derim buraya önce biz geldik.

-Hmmm hani senin o parlak zekan? Bu daha saçma geldi kulağa.

Kendisiyle açıkça alay eden Amerikaya karşı buz gibi baktı:

-Ben burada ikimize karşı koyabilecek kimseyi görmüyorum?

Sessizlik bıçak gibi keserken İngiltere öfkelendi:

-Sen kendini ne sanıyorsun!

-Ahhahahhaha.

Amerika durmadan kahkaha atarken gözlerinden yaş bile gelmişti herkes birbirine şaşkınlıkla bakarken Çin buz gibi soğuk ve sakindi:

-NEYE GÜLÜYORSUN SEN!

İngiltere öfkeden deliye dönerken Amerikanın mavi gözleri kızıla döndü:

-Baya hırpalamış Türkler seni hoş Hilal bu halde olmasa yine kazanamazdın ya.

İngilterenin gözleri kızıla dönerken yumruklarını sıktı:

-Haddini bil karşında kim var unutma.

Amerikanın alaycı ifadesi yerini korkunç bakışlara bırakırken Çin hariç herkes titredi:

-Kim varmış karşımda peki annesinin prensimi yoksa eski gücüne hasret bir ezikmi?

İngiltere hızla kardeşine atılırken Amerika onu boynundan yakalayıp havaya kaldırdı büyük güçlü el boğazını sıkarken nefesi kesildi. Kardeşinin elinde çırpınırken Çin bile şaşırmadan edemedi aralarının iyi olmadığını biliyordu fakat bunu herkesin içinde göstereceğini hiç düşünmemişti hemde böyle bir durumda:

-Beni iyi dinle lağam faresi seni öldürmüyorsam hala işime yaradığından, anladın mı?

İngiltere biraz daha çırpınsada gözleri kararmaya başladı Amerika onu olduğu gibi duvara fırlattı. O kadar şiddetli çarptı ki önce duvarı patlattı sonra yerde 20 metre sürüklendi. Herkes şokla bakarken Amerika kızıl gözlerini onlara dikti:

-Sırada kim var?

Countryhuman World War 3Onde histórias criam vida. Descubra agora