23

1.5K 54 37
                                    

Ay heloooo

Sevgi bolum at.

Sıkıldım bu arada aaaaaa

Yoruldum

Hiç yazasim yok ama yaaa

Oy vermeyi ve yorum yapmayi unutmayalim

Oy vermiyosunuz ayip oluyo

"Evinize hoş geldiniz"

İkizler artık eve gelmişlerdi. Ben birini, Altay birini tutuyordu. Çocuklarda gelmişlerdi. Bizim duygusal anlarımızı çekmekle meşgullerdi.

Duygusaldık, fepfena dugusaldık.

Alena doğduğunda biz daha yeni Ankara'dan İstanbul'a gelmiştik.
Çok saçma ama çok güzel bir zamanda doğmuştu.

Neyimize güvenip yapmıştık hiç bir fikrim yoktu.

Ya ben en son adı Alena olan bir bebeğe bakmıştım. Umarım unutmamışımdır😁

"Videoya alsanıza ayol bunu da ben mi söyleyeceğim"

Aral. Hiç saşırmadım nedense.

"Yastık attım say Aral" dedi Altay yavaşca.

Bebekler uyuyordu. Yani Aden uyuyordu. Arel uyanıktı. Çipil çipil bakıyordu.

"Yani yiğenimin isminide Arel koymanız ayrı zaten, ha Aral ha Arel. Beni çok sevdiğinjzi biliyorum" dedi Aral göğsünü kabarta kabarta.

Bebekleri beşiğe bırakıp,  "biliyor musun, aklımıza bile gelmedi" dedim gülerek.

Ekin, "Aşkolsun size, Akin olabilirdi ya da Ekan olabilirdi neden Arel yani" dedi.

Altay beni kendine çekerek, "Aşk olsun tabi, aşk hep olsun" dedi.

Düştüm.

Kaldırmayın.

"Ooofff buna ben bile düştüm" dedi Helin.

Oflaz ona değişik bir şekilde bakıp, "Sana da ayıp be" dedi.

Helin, "Tabi kocam ve çocuklarımın babası her şeyde, her zamanda önde" dedi.

"Çocuklarım? Kaç çocuğumuz var bizim? Belinay işten" dedi Oflaz değişik bir şekilde.

Hazal, "Tek olduğuna niye bu kadar eminsin?" dedi.

"Şaka.. Baba mı oluyorum?" dedi Oflaz Heline dönerek.

Helin kafa salladı, "Bu şekilde söylemek istemezdim ama işte tutamıyorum şu ağzımı" dedi gülerek.

Oflaz ve Helin sarılıp koklaşırken bir kızlara baktım.

Hazal ha doğurdu ha doğuracaktı.

Umut'ta karnı çokta burnunda değildi ama yakışıyordu şimdi onada göbek.

"Ay baba oluyorum deyince aklıma Berat'ın sevinci geldi" dedim gülerek.

Berat bana kötü bir bakış atıp, "o ayrı, ben ilk defa baba oluyorum herhalde. Kız babası oluyorum ben bi de onuda es geçmeyelim" dedi.

"İki kız babası olan Altay buna götüyle güldü" dedi Deniz.

Bu kız gerçekten modluk bir kızdı.

"Güldüm" dedi Altay gülerek.

Yekta, "Altay kesin mi lan? Katılmıyor musun milliye" dedi.

İkna edememiştim tabi. En azından Fenerbahçe'ye dönecekti. Ama milli takıma bir süre ara vermişti, katılmayacaktı maçlara.

Zamanında katılıyordu şans bulmuyordu, şimdi herkes yalvar yakar gelmesini istiyordu.

Ağlayın. Bizimkiler hariç hepsine çok güvendiğiniz "1.kaleciniz" ile çıkın maçlara demek istiyordum. Ama yapmıyordum. Uğrasamazdım onlarla.

"Yok abicim, çıksın Uğurcan'la, Doğanla falan çıkarsınız maça artık. Ekinide çağırmadılar" dedi caanım kocamm.

Ekin, "Valla ben bekliyordum davet ama benide çağırmadılar. Şaşırdım gerçekten" demişti.

Haklıydı çocuk. Ne kadar Fenerbahçe'de 2.kaleci olsada Avrupa'dan as kadro çağırıyorlardı. Ve form olarak diğer kalecilerden yüksekti, neden çağrılmadığını sorgulamıyordum artık.

"Onlar benim kocamın değerini bilmiyorlar" dedi Deniz Ekin'in yanağını öperken.

Güldüm, "Ay gençliğimiz geliyor aklıma ya" dedim.

"Aaaa sen kendi adına konuş valla ben 25'imdeyim. Çokta mutluyum gencin güzelim çıtırım" dedi Umut gülerek.

Eh o da doğru, içlerinden en yaşlıları Altay'la bendim sonuçta.

Altay, "Yastık istiyor galiba senin canın" dedi.

Umut ağlama numarası yaparak, "Dayısı sen Uzay'a nasıl kıyacaksınn" dedi.

Tabi bu numara hepimizi güldürünce bebekleride ağlatmıştı.

Altay bu sefer Umut'un tam kafasına yastık fırlatınca gülmemek için zor tuttum kendimi.

"Hangisi ağlıyor" dedi Altay.

Alena, "Kızz" dedi.

"Aa sen ne ara geldin güzelim" dedim Alena'ya bakarak.

Nesilleri görmek için sandalyeye çıkmış bebekleri izliyordu.

"Az önce" dedi gülümseyip.

Onu öpüp Aden'i kucağıma aldım. Biraz sallayınca uyumuştu zaten.

Ye, iç, yat.

Oh ne güzel hayat.

Bir insan yenidoğan bir bebek yerinde olmak isteyebilir garipsemeyin.

"Biz ismini ne koyacağız?" dedi Oflaz gülümseyip.

Helin omuz silkti, "Bilmem, cinsiyetini öğrenince karar veririz" dedi.

"Anne baba olduk hepimiz..daha geçen gün halı saha yapıyorduk" dedi Deniz.

Kafa salladım. Onlar benden öncede çok halı saha yapıyordu ama ben sonradan katılmıştım.

"Siz doğurun, biraz büyüsünler yaparız yine halı sahamızı" dedi Altay.

"Yaparız" dedi Liva.

Çok sessizdi bugün ama.

Yekta, "Bencede severim halı saha yapmayı biliyorsunuz" dedi.

"Biliriz tabi" dedi Aral gülerek.

"Acaba Liva Yekta'ya o mesajı atmasa, ya da Yekta o röportaja gitmeseydi tanışabilir miydik?" dedi Deniz.

Omuz silktim, "Kader, tanışabilirdik bence" dedim.

Altayda kafa salladı, "Bizim zaten çok önceden, ama sizle galiba önce Umut tanışırdı. Liva zaten fizyoterapist illaki bizim kulübe başvururdu" dedi.

Liva'da kafa salladı, "Bencede. Ama özel yani. Halı saha sonuçta. Hangi futbolcu gelirdi ki?" dedi.

Yekta, "O zaman bu ünüm olsaydı gelmezdim" dedi.

Liva, "sen bilirsin" dedi.

Yekta derin bir nefes alıp susmustu. Aralarında kesinlikle bir şey olmuştu.

Sorgulamadım.

Öylece sohbet ettik. Tabi araya Arel ve Aden girmişti genellikle.

En uzun bolum bu galiba..

Livayla Yektanin bile kitabi var amk

Çok yazmisim bu ne amk

İyi Değilim Ben | Altay BayındırWhere stories live. Discover now