1.1

791 83 52
                                    

"Seçiminizi yaptınız mı?"

Düşüncelerimin arasına giren sesle bakışlarımı yanımdaki bedenden tarafı çevirmiştim. "Ben.." önüme dönüp sıra sıra dizilmiş kıyafetlerde gezdirmiştim gözlerimi. Bu kadar hazırlığa ne gerek vardı ki? "Bu olur." diye devam ederken elimle açık mor rengindeki hanboku işaret etmiştim.

Dün geceden beri yaşadıklarıma alışamamıştım. Bir anda değersiz olan hayatım değerlenmişti. Bu Joseon Kralı Min Yoongi sayesindeydi. Verdiğim karar doğru muydu bilmiyordum. Bundan sonra ne yaşayacağım hakkında en küçük bir fikrim yoktu..

|Flashback|

"Ne düşünüyorsunuz tam olarak? Babama karşı nasıl duracağım?"

Gözlerim benimle fazla göz teması kurmayan bedenin üzerinde gezinirken merakla bekliyordum.

"Varlığını açıklaman yeterli olacaktır. Benim çatım altındaki birine kimse bir şey yapamaz."

Ellerimi kucağımda birleştirip derin bir nefes alıp verdim. Yine de bu tedirgin ediyordu. İşler bizim planladığımız gibi gitmeyebilirdi.

"Bunu neden yapıyorsunuz? Bunu yapmak zorunda değilsiniz ne de olsa?"

Bakışları etrafta gezindikten sonra yavaşça başını benden tarafı çevirmişti. Ne düşünüyordu bilmiyorum ama yüzündeki ifade ciddi bir hal almıştı. Bir ihtimal kendi babasıyla yaşadıkları onu etkileyebilir miydi?

"Adaletsizliğe pek katlanamıyorum."

"Fakat bu konu size de olumsuz etki edecek. İki krallığın arası yeni düzelmişken benim yüzümden tekrar bozulsun istemem."

Derin bir nefes alıp verirken bakışlarını farklı bir yöne çevirmişti. Elini çenesine götürüp sıvazlarken "Aslında bir seçenek var.." demiş, gözlerini bana çevirmişti. "Fakat bu biraz garip bir seçenek olcak." diye devam ederken merakım daha da artmıştı.

"Eğer kim olduğun ortaya çıkmadan önce eşim olursan Krallıklar arası bir anlaşmazlık olmaz."

Söyledikleri karşısında şaşkına dönmüştüm. Her ne kadar bu işe yarayacak bir seçenek olsa da çok büyük bir şeydi. Bahsettiğimiz şey evlilikti. Üstelik Kral'la!

"Siz.. bu olmaz, yapamam."

Kaşları çatılırken dudaklarımı ıslatıp devam etmek adına araladım; "Kraliçe buna olumlu bakmaz, hatta saraydaki herkes. Bir Kral nasıl sırdan, soysuz biriyle nasıl evlenir diye yargılarlar. Ayrıca siz, sevdiğiniz biriyle birleştirmelisiniz hayatınızı.."

"Hey."

Araya girip sözümü böldüğünde sessiz kalmıştım. Ellerini dizleri üzerine koyarken "Kimse Kral'ı yargılayamaz." demiş, ardından devam etmişti; "Düşünceleri kim olduğun ortaya çıkana kadar sürecektir. Kimle evleneceğime ben karar veririm. Ayrıca bu gerçek bir evlilik bile olmayacak. Sadece seni dokunulmaz yapacak bir araç olacak. Artık peşinde olanlar babanı değil beni karşılarına almayı düşünecekler."

Bakışlarımı farklı bir yöne çevirip alt dudağımı dişlerim arasına aldım. Joseon Kralı Min Yoongi'nin eşi olmak avantajım olacaktı. Fakat yine de bu fikre pek de sıcak bakmıyordum. Yapacak olduğum tercihler ileriye nasıl etki edecek bilmiyorum bu tedirgin ediciydi.

"Ee, karar verdin mi? Babanın karşısında mı duracaksın, yoksa kaçmaya devam mı edeceksin?"

İşkence ettiğim dudağımı serbest bırakıp yutkundum. Etrafta dolanan bakışlarım karşımdaki bedeni bulurken "İstiyorum fakat, sizin düzeninizi bozmak istemiyorum." demiştim. Umarım her şey bizim istediğimiz doğrultuda giderdi. Değilse her şey daha da boka saracaktı.

Veliaht Prens ᴹʸᴳWhere stories live. Discover now