Müneccim Kız !! / TEXTİNG

1. Bölüm

İlk kitabım. Çok heyecanlıyım.
Beni takip etmeyi unutmayın.

Başladığınız tarihi alalım.✍️
Lütfen bol bol yorum ve beğeni atmayı unutmayın. Sizleri seviyorum canlar.

-Cansuuuuuuuuuuuuuuuu!

Uykudan gözlerimi açtığım bugün için bir kez daha lanet ettim.
Hangi akılla uyandım ben yaa!
Acaba kendimi yere atıp ölü taklidi felan yapsam kurtulur muyum?
Hiç düşünmeden aklıma gelen dahiyâne fikri hemen işleve getirdim ve salonda yarınlar yokmuşçasına sildiğim koltukların bezini yere fırlatıp büyük krem rengi halıların üzerine yattım.

Halının sırtıma batan sertliği benim gün boyu yaptığım temizliğin yanında hiçbir şeydi. Hatta iyi bile gelmişti.
Annemin salona doğru gelen ayak sesleriyle gözlerimi hızlıca kapattım ve içimden bildiğim bütün duaları annemin insafa gelmesi niyetiyle okudum.
Bir kaç tane bildiğim dua vardı onları da okurken niyetlerime göre etki ettiğine inanırdım.
Umarım diğer okuduklarım gibi olmazdı.

" Cansu! Kızım niye çolak gibi yerlere yatmışsın?"

Annemin hayretlik barındıran sesiyle sorduğu soru karşısında gerçekten dona kalmıştım.
Bu kadın ciddiydi.
Kendi doğurduğunu yani beni köyümüzdeki başıboş köpek çolak'a
benzetmişti.

Gözlerimi açtığımda başımın üstünden bana bakan annemin kahverengi gözleriyle karşılaştım.
" Kalbim o kadar kırıldı ki anne değil iş yapmak odama kadar bile zor adım atarım" diyip trip attığımı belli ederek bi çırpıda kalktım.

Annemin tepkisine bakmadan elim kalbimde zor adım atıyormuş gibi yürümeye başladım.
İkinci adımımı atıyordum ki yere fırlattığım bezi elimde gördüm.
Yaa hayırrrr!
Yine duam ters tepmişti.

" Tribini" diyerek işaret parmağıyla kum rengi koltukları gösterdi annem.
" Bu koltukları güzelce silip sonrasında balkondaki çamaşırları ipe serip ve evi de süpürünce atabilirsin."

Daha ağzımı açıp itiraz edemeden annem salondan çıkıp mutfağa gitmişti.
Elimdeki beze hüzünle bakıp küfürleri saydıracaktım ki gördüğüm şeyle bezi fırlatmam bir olmuştu.
Bir saattir elimin ırzına geçirerek koltukları sildiğim bez abimin eski donuymuş.
" Anneeeeeeeeeeeee! Silme bezi olarak abimin içinde osurmaktan deldiği donunu mu verdin yaa!"

Güneşin batmasına az kala vakitlere kadar hiç durmadan canım anam'la temizlik yapmıştık. Annem bir iş daha yapmamı söyleyeceği sırada elime ilk geçen şeyi boğazıma doğru tutup isyan etmiştim.
Annemin tuhaf bakışlarını gördüğümde boğazımda tuttuğum şeye baktım ve gördüğüm şeyle derin bir nefes verip kendimden uzaklaştırdım.
Sanırım uyandığımdan beri ciğerlerime çektiğim Domestos etki etmeye başlamıştı.

Çünkü boğazıma götürüp annemi tehdit ederek korkutacağımı sandığım şey koca bir ekmekten başka bir şey değildi.
Ama değişik bi şekilde işe yaramıştı.
Ve ben nihayet odama bedenim ölü yalnızca ruhum ile girip bedenimi banyoda sıcak su sayesinde geri kazanarak kendime gelmiştim.

Üstümdeki beyaz bornozun kemerini bağlayıp saçlarımı havluya sardım ve yatağıma uzandım.
Yanımdaki telefonu alıp Instagram' da biraz oyalandım.
Hikayelerimin hepsi deniz ve tatil yerlerinden ibaret oluşuna sinirlenip telefonu kapattım.
Bu yaz tatile gitmeyen bi ben bi de bizim köyün köpeği çolak kalmıştı sanırım.

Arkadaşlarımın hepsi şehir dışında gününü gün ediyorlardı ben ise temizlikten kafayı yemiş evdeki küveti de deniz niyetiyle kullanan bir fakirdim.
Büyük bir offf çekerek helak olmuş kavim gibi dizilen kitaplarıma göz gezdirdim. Odamda kitaplık vardı ama bütün ev halkı kullanıyor ve yetmezmiş gibi kitapları fırlatıp bırakıyorlardı.