Bölüm 7 | "Biz Ölü Müyüz??"

488 25 20
                                    

Başlama Tarihi
17.08.2022
19.35

Önceki bölümü az önce paylaştım, şimdi bunu atıyorum çünkü çooook kısaydı. Lütfen önceki bölümü okuyun. İki kelime bir şey zaten.

*******
James'in Bakış Açısı

       Kahkaha sesleriyle uyandım. Gözlerimi açtığımda yanımda Lily Evans'ı gördüm, daha önce olan olayı göz önünde bulundurursak sanırım sonunda cazibeme teslim oluyor. Dumbledore, McGonagall ve Sümsükus hariç, geldiler ve bu durumu mahvettiler.

       İki erkek kardeşim, Patiayak ve Aylak'ı görmek için kahkaha seslerine döndüm. Keşke Kılkuyruk da burada olsaydı, en kısa kardeşimi özledim.

       "Şşşş!" dedim parmağımı ağzıma götürerek. Lily'e baktığımda uykudan uyandığını gördüm. Umarım dün gece olanları hatırlar, yoksa ölürüm.

       "James?!?!" Şaşkınlıkla bağırdı. "Bekle, Harry nereye gitti?!" Remus ve Sirius'tan daha fazla kahkaha sesi geldi. Lily onlara bir bakış attı, aynı zamanda saçları kadar kızarmıştı. Buna gülümsedim.

       "Lily ve James bir ağaçta oturuyorlar-" Hemen ayağa fırladım ve elimi onun ağzına kapattım.

       "Öyle değil! Harry buradaydı... Nereye gitti?!?!" diye bağırdı. Her kelimesinde sesinden endişe yükseliyordu.

       İkimiz de ayağa fırladık ve kalenin her tarafına bakmaya başladık. Patiayak ve Aylak da yardımcı oldu. Aylak - Patiayak ve Lily - ben olarak ayrılmaya karar verdik.

       Lily'nin Harry için endişelendiğini görebiliyordum, bu yüzden elini ellerimin arasına aldım. Bana gülümsedi ve daha sıkı sarılmasına şaşırdım. Sanırım bu karanlık zamanlarda ne olacağını asla bilemezsiniz.

       "Nerede olabileceğini biliyorum!" dedim, Lily'yi de sürükleyerek merdivenlerden hızla çıkarken, bunu daha önce düşünemediğim için şaşırdım.

       Harry ve ben birbirimize çok benziyoruz, bu yüzden onun astronomi kulesinde olacağından şüphelendim. Üzgün ​​olduğumda insanlara göstermekten nefret ederim, bu beni zayıf hissettirir. Bu yüzden ne zaman üzgün ya da stresli olsam, çoğu zaman Lily hakkında, oraya gidip saklanırım.

       Birçok kat merdiven çıktık, Harry'nin çıkıntıda oturduğunu ve ayaklarını sarkıttığını gördük.

       "Onunla konuşmama izin ver." diye fısıldadım Lily'nin narin kulağına. Başını salladı.

       Ani hareketler yapmamaya dikkat ederek yürüdüm. Yavaşça elimi oğlumun omzuna koydum, bana baktı, gözlerinde yaşlar parlıyordu, Lily'nin gözlerinde.

       "Hey..." Burnunu çekti, hızla gözyaşlarını saklamaya çalıştı.

       "Anlıyorum Harry..." dedim sözüm kesilmeden önce.

       "Hayır, anlamıyorsun! Hayır, anlamıyorsun! Ölen anne babanın burada gözlerinin önünde olmasının nasıl bir şey olduğunu bilemezsin! Dursley'lerle merdivenlerin altında yaşamak nasıldır bilemezsin, bazen bir hafta yemek olmaz! Hayatın boyunca anne baban olmamasının ve bununla alay edilmesinin nasıl bir şey olduğunu anlayamazsın! Anlayamazsın!" diye bağırdı Harry, şimdi kontrolsüz bir şekilde ellerinin arasında hıçkıra hıçkıra ağlıyordu.

       Lily'ye bakarken olduğum yerde donup kaldım. O da donmuş gibiydi. Hayatımın aşkı ve ben oğlumuzu yetiştiremeden ölüyorduk, kendimi çok kötü hissediyordum.

       "Çok üzgünüm Harry..." Lily geldi ve bize fısıldadı. "Seni seviyoruz."

       Harry'yi kucakladık ve sonsuz gibi gelen bir süre boyunca öylece oturduk.

*******

Jurassic World Kretase Kampı izleyen var mı aranızda? Ay izleyen varsa yorumlara gelsin, sohbet edelim. Finali mükemmeldi, hâlâ aşk yaşıyorum kendisiyle 😍🤭

Kelime Sayısı: 429

A Time Turner Tale - The Marauders ✔️ [Türkçe Çeviri] // TAMAMLANDITempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang