DOĞU KARTALI| 27

9.4K 512 74
                                    

Merhabaaaa biz geldik 🤗🤗🤗
Keyifler nasıl? Umarım iyidir. Size sımsıcak bir bölümle geldim. İyi okuyun bir süre hasret kalabiliriz. 👀

Sertap Erener - Mecbursun

Sınır koymuyorum gidişattan aşırı memnunum oy veren, yorum yapan elleriniz dert görmesin 🥰🥰🥰🥰

Sımsıcak güneş ışınları kötü günleri geride bırakmış olmanın neşesiyle odanın içine sızıp sımsıcak kollarla sarılı bedenime sızlarken gözlerim zorlukla aralandı

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.



Sımsıcak güneş ışınları kötü günleri geride bırakmış olmanın neşesiyle odanın içine sızıp sımsıcak kollarla sarılı bedenime sızlarken gözlerim zorlukla aralandı. Uykumu alamadığımdan değildi bu zorluk. Yerimden çok memnun olduğumdandı.

Gözlerim önce boş duvarla buluşurken onun yüzünü görmek için kıpırdandım. Hareketlenmemle homurdansa da ısrarla kollarını gevşetmesini sağladım. Farkında olmadan fazla güç uyguluyordu ve dönüşümü engelliyordu. Neyse ki bollaşan elleriyle yüzümü yüzüne dönmüştüm. Hayır, uyurken başı benim göğsümdeydi şimdi nasıl sırtım göğsüne yaslı olabilirdi ki?

İkimiz de fazla hareketli uyuyor olmalıydık. Bunun başka bir açıklaması olamazdı.

Bakışlarım önce çıplak ve sert göğsüne kayarken yutkunmamak elde değildi. Hele de onun esmer tenine yaslı olan beyaz göğüslerimi görünce bir miktar utanmış bile olabilirdim ama dün geceyi düşününce şu durumumuz devede kulak kalırdı. Bu yüzden bu ayrıntıya en azından o gözlerini açana kadar takılmayarak gözlerimi bedeninden yüzüne kaldırdım.

Güzel yüzü güneşin ışınlarıyla aydınlanmıştı ve bu görüntü gözlerime seyirlik bir zevk sunuyordu ama bu durumdan kendisi pek memnun olmayacak olmalı ki orta kalınlıktaki kaşları çatılmıştı. Ama uyanmamakta da ısrarcıydı.

Belinde gelişigüzel duran ellerim yavaşça fazla gür olmayan ama seyrek de sayılmayacak olan sakallarına kondu. Sakallarının sivri uçlarının parmak uçlarıma batması harika hissettiriyordu. Ne diyebilirdim ki, sakal benim adamıma çok yakışıyordu.

Bir süre daha yüzünde parmaklarımı dolaştırsam da günlerdir uykusuz olduğunun farkındaydım. Bu yüzden sımsıkı kollarından çıkmaya çalıştım. Ellerimi yatağa yaslayıp biraz daha zorlasam da bu mümkün bile gözükmüyordu. Adeta kollarına kelepçelemişti beni.

"Kıpraşma Akşın!"

Ben de nerede kaldı bizim Cihan diyordum. Heh, işte buradaymış. "Kollarını çöz Cihan. Kalkacağım."

Başını sağ tarafına doğru eğip burnunu yastığa sürterek homurdandı. "Uyuyalım, kalkma."

"Sıkıldım, yorgunsun sen uyu biraz daha." Dedim, beni anlamasını ümit ederek.

Uykulu, erkeksi sesiyle, "Ama sen kalkarsan ben uyanırım ki," dedi.

Sözleri bedenimin hareketini keserken içimdeki kelebekler dışarı çıkmak için çırpınıyorlardı. "Ayrıca kıpraşarak aklıma başka şeyler sokuyorsun. Yapma, yanarız."

DOĞU KARTALIWhere stories live. Discover now