NAKAVT

FİNAL

Finali okuduğunuz tarih? (25 Haziran 2022)

Coldplay - Hymn For The Weekend

İyi okumalar...

"Hayır."

Arya'nın cevabı hızlı ve kesin bir şekilde dudaklarından dökülmüştü. Biraz ötesindeki Selim'in yüzü bozulmaya uğrarken Arya, Selim'in kendisini saran kollarının arasından sıyrılıp ondan uzaklaştı ve tekrardan "Hayır," dedi.

"Seni sevmiyorum. Hiçbir zaman da sevmedim zaten. Ufacık bir hoşlantıydı, aşk olduğuna dair kendimi kandırmışım ama eğer seni gerçekten sevseydim Uzer benim aklımı karıştıramazdı. Tıpkı senin şu an yapmaya çalıştığın ama başaramadığın gibi."

Arya, çenesini sıkarak sinirle çocukluk arkadaşının yüzüne baktı. Öfkesi derindi, mümkün olsa bakışlarıyla onu delip geçerdi. Nasıl böyle bir şeye cüret edebilirdi? Bugün, Arya'nın düğün günüydü. Uzer'le evlenecekti ve Selim kalkıp ona hislerini açıyordu. Bu yaptığı çok büyük bir terbiyesizlikti.

"Gonca'nın veya senin amacın ne düşünmek bile istemiyorum. Düşünerek bu özel günü kendime zehir edemem. Şimdi, saçmalaman bittiyse çık git buradan. Gonca'yı da yanında götür mümkünse. Bir daha ikinizin de suratını görmek istemiyorum."

"Arya-..."

"Çık dedim!" diye bağırdı Arya. "Gelmiş burada bir şansımız kaldı mı diye soruyorsun bir de! Bizim en başından beri bir şansımız yoktu, Selim. Seni isteseydim alırdım, anlıyor musun? Eğer hislerimi gözümde değil de kalbimde büyütmüş olsaydım gelip sana açılırdım ama yapmadım. İyi ki de yapmadım. Ben Uzer'i seviyorum, ona âşığım ve onunla evleneceğim. Buna da hiçbir güç engel olamayacak. Kendini daha fazla düşürmeden yıkıl karşımdan."

"Ben... Özür dilerim," dedi Selim mahcup bir şekilde. Genç kızın yüzüne dahi bakamıyordu. Arya, sinirden titrememek için yumruklarını sıkarken Selim "Gideceğim," diye mırıldandı. "Ama öncesinde... Sana bir şey daha söylemem gerekiyor."

"Dinlemek istemiyorum."

"Beni dinlemeyeceksin zaten." Selim, kapıya doğru yönelirken Arya, onun hareketlerini çatık kaşlarıyla izliyordu. "Onu dinleyeceksin," dedikten sonra odanın kapısını açtığında içeriye giren kadınla Arya'nın başından aşağıya kaynar sular dökülmüştü.

"Anne?" diye fısıldadı, fısıltısı öyle zayıftı ki sesini yalnızca kendisine duyurabilmişti.

Karşısındaki kadın, yabancı gözlerle ona bakıyordu. Arya, tüm bedenini nasıl ayakta tutabildiğinden habersiz dikilirken Selim'in konuştuğunu duydu. "Umarım bu düğün güzel şeylere vesile olur," diye mırıldandıktan sonra Arya'ya baktı. "Verdiğim rahatsızlık için üzgünüm. Hoşça kal, Arya."

Ardından odadan çıkıp gitmişti. Arya, sertçe yutkunarak karşısındaki kadına, onu doğuran kadına, bakarken ne düşünmesi veya ne söylemesi gerektiğini bilmiyordu. Annesini babasının anlattıklarından biliyordu. Ne Arya babasını üzmemek için çok soru sorardı ne de babası detaylı anlatırdı. Belki de Arya'nın kırılmaması için detaylı anlatmıyordu. Her ne olursa olsun, karşısındaki kadın onu doğuran kadındı.

"Merhaba," diyerek konuşmaya giriş yaptı kadın. "Isparta'ya, beni görmeye gelmişsin. Haberim yoktu."

"Evet," dedi Arya uzun bir süreden sonra. "Geldim."