62- Evine Hoş Geldin

20.6K 2K 3.8K
                                    

"Oğlum, sen arkada rahat mısın?"

İmge, bu soruyu bariz bir şekilde Çınar'a sormuş olsa da üstüne alınması gereken asıl kişi Egemen'di. Çünkü sevgilisi ve onun abisiyle aynı arabadaydı. Korkudan bakışlarını Çınar'ın hemen yanında oturan Gaye'ye dahi çevirememişti ve Çınar'a değmemek adına da ufacık bir alanda oturuyordu. Yolu izlemekte kararlıydı.

"Rahatım, teşekkür ederim."

"Az bir yolumuz kaldı zaten," dedi İmge gülümseyerek. Çınar da gülümseyip başını önüne çevirdi. Az bir yollarının kalmış olmasına seviniyordu çünkü kadıncağızın başı arkada kalmıştı. Devamlı omzunun üzerinden ona bakıyor, kontrol ediyordu. Bu da Çınar'ı ister istemez geriyordu.

Buna engel olamıyordu. Birinin devamlı onunla ilgilenmesine alışkın değildi. Rahatsız olmuyordu. Aksine, kadının ilgisi samimiydi. Gözlerindeki endişe, gülüşündeki sıcaklık... Sadece Çınar'ın bilmediği bir ortamdı. Bir kadın nasıl olur da daha önceden hiç tanımadığı birine bu kadar sıcak davranabilirdi?

Kendi annesi bile onunla böyle ilgilenmemişti.

Gerçi abisi ona sahip çıkan ailenin nasıl iyi insanlar olduğundan bahsetmişti. Gerçekten de söylediği kadar vardı. Abisi zaten kişileri ve olayları abartan biri değildi ancak Çınar, kadından böyle ilgi görmeyi de beklemiyordu.

"Çok ağrın var mı oğlum?" Bu sefer konuşan kişi arabayı süren adamdı. Karısı gibi o da oldukça ilgiliydi.

"Yok, daha iyiyim. Teşekkür ederim."

"Tamamen iyileşene kadar kendini çok yoracak şeyler yapmaman gerekiyor. Ardıç bu konuda sana oldukça dikkat edecektir ancak onun da antrenmanları yoğun oluyor. O yüzden bir şeye ihtiyacın olursa..." İmge, duraksadı ve kafasını iki yana sallayıp güldü. "Kesinlikle söylemezsin. Ardıç'ın kardeşi olduğunu unutmuşum. Neyse artık, ben de her gün sizi rahatsız ederim."

Kadının içini okumasıyla ne olduğuna uğrayan Çınar, şaşkınca gözlerini kırpıştırmanın ötesine gidememişti. Yanındaki Egemen'in kıkırdadığını duyduğunda başını ona çevirdi. "Komik olan bir şey mi var?" dedi dişlerinin arasından. Egemen seslice yutkunduktan sonra mavi gözleriyle Çınar'a baktı.

"Dışarısı komik. Baksana," dedikten sonra eliyle bir yeri işaret etti. "Kedinin biri yoldan geçen herkese sataşıyor." Çınar, gözlerini kısarak Egemen'in gösterdiği yere baktığında sarı bir kedinin yoldan geçen insanlara pati attığını görmüştü. Egemen'in gülüşü şiddetlendi. "Kediler aşırı eğlenceli. İnsan bu kadar eğlenceli hayvanlar varken neden balık-..." Dudaklarını birbirine bastırıp sustu. Hiçbir şeyden haberi olmayan balıklara bulaşıp durduğu için başına tüm bunlar gelmişti.

"Evet, geldik." Araba nihayet durduğunda Egemen, kendisini anında dışarıya atmıştı. Çınar, Adal'ın yardımıyla arabadan inerken Gaye, kolunun altına girerek ona destek olmak istedi ancak Çınar, başını iki yana sallayarak yardım teklifini reddetti. Gözlerini Egemen'e diktiğinde Egemen, koşarak oradan uzaklaşması gerektiğini biliyor olsa da bir cesaret duruyordu.

"Egemen," dedi Çınar hafifçe gülümseyerek. "Sen yardımcı olsana bana. Boylarımız birbirine daha yakın, daha rahat ederim."

"Edeyim tabii, yardım edeyim." Egemen, teyzesine ve eniştesine onu kurtarmalarını diler gibi bakmıştı ancak bir kız kardeşi olan eniştesi keyifle sırıtmaktan başka hiçbir şey yapmamıştı. Teyzesi ise kocasının sırıtışına erimekten yardıma muhtaç yeğenini görmemişti.

Egemen, yutkunarak Çınar'a doğru ilerledi ve kolunun altına girerek ona yardımcı oldu. Tüm ağırlığını Egemen'e veren Çınar, hem Egemen'in onu taşıyabilecek kadar güçlü olmasına sinir oluyor hem de bu durumdan tuhaf bir şekilde keyif alıyordu.

NAKAVTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin