𝐶ℎ𝑎𝑝𝑡𝑒𝑟 𝟚𝟜

1.6K 142 102
                                    

Yaklaşık iki aydır Hogwarts'da KSKS Profesörü olarak çalışıyordum. Hogwarts'da ki en geç Profesördüm ve uzun zamandan sonra ilk defa rahata kavuşmuştum. Aptal öğrencilerle muhattap olmayı sevmesemde, sevdiğim dersi anlatmak kötü değildi. Üstelik kalacak yerimde vardı, daha ne isteyebilirdim ki?

Hafta sonu Gaunt Malikanesine gittim. Daha önce Tom'un bana yaptığı gibi, iki ay onu ziyaret etmedim. Ne durumda olduğunu merak etmiyor değildim.

Zindanlara indiğimde hızlanan kalp atışlarımı görmezden geldim.

"Günaydın." dedim parmaklıkların önünde durup. Arkası bana dönüktü ve yatakta oturuyordu. Kafasını bana çevirdiğinde karşılaştığım yılanımsı gözlerle geriye adım attım.

Ancak gördüğüm görüntü yalnızca saliselikti. Gözlerimi ovuşturup Tom'a baktım. İki ay önce olduğu kadar iyiydi.

"Ne yaptın bensiz?"

"Seni aptal işe yaramaz-"

"Başlama yine." dedim elimi kaldırarak. "Hakaretlerini dinlemek için gelmedim."

Kaşlarını çattı "Ne işin var burada? Hogwarts'da değil miydin?"

"Evet. Seni özledim geldim?"

"Özleme." diye tısladı dişlerinin arasından "Hasretini istemiyorum."

"Umrumda mı?"

"Juliette." dedi parmaklıklara yaklaşırken "Benimde Hogwarts'da çalışmam gerekiyor."

Tek kaşım merakla havalandı "Neden?"

"Hortkuluklarımı saklamak için."

Göz devirip içeri girdim ve Tom'un karşısında durdum.

"Hayır. Burada bana yaşattıklarını yaşamadan hayı-"

Tom'un yaptığı ani hareketle asamı çıkarıp arkasından ona doğrulttum. Anlamış olacak ki duraksadı.

"Bilerek arkamdan kilitlememiştim." dedim alayla "Seni denemek için."

Arkasını yavaşça döndü ve bana yaklaştı. "Ne hakla beni deniyorsun sen?"

"Sen beni denediğin zamanlar hakkın vardı ama?" dedim bende ona doğru adım atarken. Cevap vermediği zaman aramızda neredeyse hiç mesafe kalmamıştı. Bakışlarım Tom'un dudaklarına eriştiğinde yutkundum. Bunu yapmamam gerekiyordu. Güçsüz gibi durmaktan nefret ediyordum.

Tek eli belimi kavrayıp mümkünmüş gibi beni kendine biraz daha çektiğinde nefesim kesildi. Suratına bu kadar yakından bakarken nefes almak işkence gibiydi.

"Benim sana zamnında yaptıklarımı yapacak mısın?"

"Seni öpmeyeceğim." dedim dişlerimin arasından. "Çek elini."

"O zaman ben yapacağım." dedi. Yüzünü bana doğru eğdiğinde kafamı geriye çektim.

"Kandırma artık beni." dedim kızgın gözlerle "Eğer senin beni öpmene izin veriyorsam oyunlarına kandığımdan değil. Sana büyük duygusal yük bağladığımdan da değil. Yalnızca kendi isteğim için."

"Bana duygusal his besliyorsun Juliette."

"Hayır. Seni sadece çekici buluyorum."

Kaşlarını çattığında belimde ki eli gevşedi ve bıraktı. "Beni seviyorsun."

"Hayır." dedim kafamı iki yana sallayarak "Öyleymiş gibi davranıyorum."

"Emindim. Beni seviyordun?"

"Neden takıldın seni sevmememe? Normalde herkesin senden nefret etmesi gurur kaynağın değil mi? Bana falan mı bağlandın yoksa?"

Cevap vermedi. Uzun süre derin yeşillerinde bir şeyler arasamda istediğimi bulamadım.

𝗧𝘂𝘁𝘀𝗮𝗸 || 𝗧𝗼𝗺 𝗠𝗮𝗿𝘃𝗼𝗹𝗼 𝗥𝗶𝗱𝗱𝗹𝗲Where stories live. Discover now