𝐶ℎ𝑎𝑝𝑡𝑒𝑟 𝟟

2.8K 182 130
                                    

Yine her zaman olduğu gibi Tom yüzünden başım belaya giriyordu.

"Burada ne yapıyorsunuz?"

"Ben, Hagrid beni davet etmiş. O yüzden geldim."

Dumbledore Hagrid'e döndüğünde Hagrid şaşırmış bir şekilde konuştu 

"Ben kimseyi davet etmedim."

"Oh.." dedim ensemi kaşıyarak "Bir öğrenci söylemişti, her denilene inanmamalıyım sanırım." dedim sahte bir gülümseme ile. Dumbledore bana şüpheli bir sekilde bakarken Hagrid gülümsedi

"İzininizle." dedim onların yanından ayrılırken. Sinirli adımlarla yürürken kolumu kavrayan bir el beni durdurdu

"Ne halt ettigini sanıyorsun?!" diye çıkıştım.

"Sende cisimlenmeyi akıl etseydin yakalamazdın."

"Dumbledore benim arkadaydı, senin de karşında!"

Tom cevap vermeden yürümeye başladığında göz devirip onu takip ettim.

* * *  

"Tom nerede kaldı? Normalde gelirdi, üç haftadır gelmiyor."

Konuşmasının yasak oldugunu hatirladigimda sinirle soluyup bağdaş kurdum. Her ne kadar hapis olmayı sevmesem de- kim sever zaten- eski kaldığım zindan çok çok daha iyiydi. Kesinlikle daha iyiydi. Ve şu an o zindanda yanımda istemediğim çocuk kalıyordu. Çok sinir bozucu bir durumdu ama Tom bundan zevk alıyordu.

Beni sinir etme fetişi?

Ondan beklenir.

"Önemli bir soru bu. Lord'un hakkında önemli bir şey soruyorum. Bana söylemen gerekir, yoksa seni şikayet ederim."

Bu ölüm yiyen fazla saftı, bu yüzden içinde şikayet geçen her cümlemde benden korkuyordu.

"Şu sıralar oldukça önemli işleri var. Toplantıları çok yoğun."

"Ne gibi önemli işler?"

"Daha fazla soru cevaplayamam."

Keskin bakışlarıma maruz kaldığında tekrar konuştı

"Hortkuluklarını Hogwarts'a saklamayı düşünüyor. Bir şekilde Hogwarts'a girmesi gerekiyor." 

"Anladım." diye mırıldandım.

Ufak bir korku altıma sıçmama neden olsada halimden memnun bir şekilde uyandım.

"Niye her zaman beklemediğim an geliyorsun?"

Sinsice sırıttı

"Sürpriz olsun diye."

"Baya güzel sürpriz. O kadar hoşuma gitti ki altıma sıçtım." dedim yalandan gülerek

Yanıma iki adımda ulaşıp saçımı narince sağ kulağımın arkasına attı ve parmağını çeneme getirerek başımı hafif kaldırdı.

Bana her bir dokunuşunda, bakışında, gülüşünde kendimi kaybediyordum.

Hepsini beni manipüle etmek icin yaptığını bilsem bile.

Ve o an daha önce hiç ondan duymadigim bir cümle döküldü dudaklarından

𝗧𝘂𝘁𝘀𝗮𝗸 || 𝗧𝗼𝗺 𝗠𝗮𝗿𝘃𝗼𝗹𝗼 𝗥𝗶𝗱𝗱𝗹𝗲Wo Geschichten leben. Entdecke jetzt