𝐶ℎ𝑎𝑝𝑡𝑒𝑟 𝟙𝟙

2.4K 164 109
                                    

Juliette yataktan doğruldu ve ölüm yiyenin karşısına dikildi

"Çıkmam gerek, tuvalete gideceğim."

Ölüm yiyen parmaklıkları açtığında kızın çıkmasına izin verdi. Juliette'nin yanından yürürken Juliette duraksadı.

"İçeriye de benimle girmeyi düşünüyorsun herhalde."

"Kapında beklemeliyim."

Juliette göz devirdi ve ölüm yiyenle yürümeye devam etti. Gözü ölüm yiyenin cebinde ki asaya kaydı. Bakışlarını tekrar boşluğa çevirdi ve bir süre düşündü. Kısıtlı zamanı vardı, yapacaklarını bir an önce yapması gerekiyordu.

Bu kısa zaman bir dakikadan çok daha azdı.

Gerginliğini üzerinden atmak amacıyla parmaklarını açıp kapattı. Ter damlalarını alnında hissedebiliyordu. Açık vermemek için şüphelendirici bir hareket yapmaması gerekiyordu. Bir kaç saniyede aklında dört plan kurdu.

Birincisi, kendini yere atacaktı. Böylece ölüm yiyenin dikkati dağılacaktı ve bir şey olduğunu sanacaktı. Ölüm yiyenden yardım eli isteyip ayağa kalkarken onu da kendini çekip ölüm yiyenin yere düşmesini sağlayacaktı. Böylece üzerine atlayıp ölüm yiyenin asasını alıp ona saldıracaktı. Ve hızla zindan katında ki çıkışa koşacaktı. Bunun olasılığını hemen kafasında tarttı. Ölüm yiyen sandığından çok daha zekiyse ona yardım eli uzatmazdı.

Birinin köpeği olmayı kabul edem insan ne kadar zeki olabilirdi ki zaten?

Juliette gözlerini sıkıca kapattı ve bu planı kafasından attı.

İkincisi, altına kaçırdığını söyleyecekti. Ölüm yiyen muhtemelen yüzünü buruşturacaktı ve dikkati dağılacaktı. Midesi bulanacaktı, bu yüzden kızın dibinden gitmeyecekti.

Bu en kötü plandı. Eğer ölüm yiyen ondan uzaklaşırsa asası da uzaklaşmış olacaktı. Hayır diye mırıldandı kendi kendine. Tuvalete her yaklaştığında beyni daha hızlı çalışıyor, gereğinden fazla ter döküyordu.

Üçüncüsü, tuvalete girip ölüm yiyen onun kapıda beklerken havalandırmaya tırmanacaktı. Ancak olası seste ölüm yiyen tuvalete dalabilirdi. Eğer tuvaletin önünde değil, dışarıda ki kapıda beklerse ses daha az duyulurdu. Bunu ona ikna ettirmenin yolları çoktu. Ama asıl risk o değildi. Juliette'nin klostrofobisi vardı ve havalanmada bir dakikadan fazla durmazdı. Sonucunda muhtemelen bayılırdı, ve eğer kimse onu bulmazsa ölürdü.

Bu riskede giremezdi.

Dördüncüsü, tam şu an elini ölüm yiyenim cebine atıp asayı alacaktı ve beklemeden ona büyü atacaktı. En az risklisi buydu. En fazla olacak şey ölüm yiyenin onun elini fark etmesiydi.

Tuvalete gelmiş sayılırlardı. Zindanların olduğu koridor çok uzun olduğu için lavaboya gidene kadar bir dakika geçiyordu.

Juliette dört saniye içinde planlarını tekrar düşündü ve kendini hazır hissettiğinde elini hızla ölüm yiyenin cebine atıp asayı aldı

"Stupefy!"

İlk aklına gelen büyünün bu olması ile kendine kızarken odağını yere düşen ölüm yiyene verdi.

"Avada Kedavra!" dedi nefes nefese

Sıkıntılı bir iç çekti ve stresle etrafına bakındı. Çıkışı gördüğü an koşacakken arkadan birinin elbisesini tutmasıyla geriye tökezledi.

"Lord'a ne hakla ihanet edersin!"

"Bırak beni!" diye sinirle bağırdı genç kız bir yandan yere düşen asayı almaya çalışırken

𝗧𝘂𝘁𝘀𝗮𝗸 || 𝗧𝗼𝗺 𝗠𝗮𝗿𝘃𝗼𝗹𝗼 𝗥𝗶𝗱𝗱𝗹𝗲Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang