"Poyraz, yaşadığımız bu olayla ölümün bir kez daha ensemizde olduğunu hissettik, benden sana küçük bir tavsiye.

Bunu söylemek bir abi için zor ama kardeşimin mutluluğu için söyleyeceğim, Yıldız uyandığında ona duygularını açıkça söyle çünkü bizim yarınımız yok, hatta bizim bugünümüzde yok.

Nerde, ne zaman, hangi tehlike ile karşı karşıya kalacağız bimiyoruz, belki dün bir acı yaşamadık ama bir gün o acıyı yaşamak zorunda kalacağız, işte o zaman ikiniz içinde geç olmasın."

"Savaş, bazen duygularımı açıkça Yıldıza söylemek için adım atıyorum ama beni ters tepiyor, biliyor musun son zamanlarda onunda bana karşı daha yakın olduğunu hissediyordum.

Hatta gözlerini kapatmadan öncede, kalbindeki duvarları yıkmaya başladığımı söyledi. Bu zamana kadar bir kez cesaret ettim ve cesaretim Yıldız'ın kalın duvarına çarpıp kırıldı sonrasında da Yıldız'ın tamamen benden uzaklaşmasından korktum ama artık korkmayacağım."




Sahra'dan Devam

"Kahretsin!"

Aldığım haberden sonra sinirlerime halim olmadım ve yataktan kalktım, odanın içinde volta atmaya başladım. Nasıl olurda kimsenin burnu bile kanamaz? Nasıl olurda planım işe yaramaz?

"Bu iş nasıl oldu Rojin? Nasıl!"

"Seni bu konuda uyardım Sahra ama sen beni dinlemedin, ilaç askerlere tam etki etmemişti bu yüzden de bir şekilde engellediler."

Sinirle sehpaya bir tekme attım, yaptığım ani hareket yaralarımın acımasına neden oldu, bu olay fazlası ile canımı sıkmıştı. Rojin'in konuşması ile bakışlarımı ona çevirdim.

"Sahra, biraz daha sakin ol kendine zarar veriyorsun, bak yaraların kanıyor. Otur şurayada bakayım."

"Bırak Rojin kanasın, belki çektiğim bu acı kendime gelmemi sağlar."

"Daha fazla saçmalam ve otur."

"İyi, ne yapacaksan çabuk yap."

Rojin yaralarımı kontrol ederken benimde aklıma bir fikir geldi ve hemen Rojinle konuşmaya başladım.

"Rojin."

"Bir şey mi oldu Sahra?"

"Bana Yıldız'ın yattığı hastaneye bul ve bütün bilgilerini öğren, hangi doktor ilgileniyor, hangi saatlerde kontrol ediliyor ve hangi saatlerde ilaç veriliyor. Hepsini öğrenmeni istiyorum."

"Öğrenirim de Neden?"

"Bakalım bu seferde, kahraman askerlerimiz Hayalet'i kurtarabilecekler mi?

Senden özel bir ilaç yapmı istiyorum ama bu ilaç çok kuvvetli olmalı ki Yıldız'ın sonu olsun."

"Büyük bir zevkle yapacağımdan emin olabilirsin."

"Üzgünüm Yıldız, seni oyun dışı bırakmam lazım."





Poyrazdan Devam

Savaşı, zorlada olsa üzerini değiştirmesi ve birazda olsa dinlenmesi için evine göndermiştim, Yıldız'ın güvenliği için her şeyi planlamıştık.

Yanına giren sağlık çalışanları bile belliydi, sonuçta Sahra'nın ne zaman nasıl bir kötülük yapacağı belli değildi. Rıza Albaydan gelen telefon ile nöbet tutan askerlere dikkatli olmalarını söyledim ve ordan biraz uzaklaşıp konuşmaya başladım.

"Komutanım?"

"Poyraz, hala hastanede misin?"

"Evet komutanım, Savaşı eve gönderdim bende Yıldız'ın yanındayım, bir şey mi oldu?"

DAĞLARIN SÖNMEYEN YILDIZI(HAYALET)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin