41.BÖLÜM

6.9K 493 134
                                    

Evet yeni bir bölüm ile karşınızdayım, umarım bölümü beğenirsiniz.

Okuduktan sonra ne yapacağınızı biliyorsunuz canlarım😁😁😁

Hepinize mutlu pazarlar diliyorum. Hadi bakalım şimdi bölümü okuyalım😄😄😄.





Yıldızdan Devam

Doktorla birlikte gözlem odasından çıktık ve hemen ana merkeze geçtik. Hemen özel kullandığımız  telefonlardan Karan, Sinan ve Ferite toplu arama yaptım ve olanları onlara anlattım.

Onlardan şu an da Yunus'un yerini bulmalarını istedim ve en ufak bir iz bulduklarında  bile beni aramalarını söyledim.

Yunus'un kaçırıldığını öğrendiklerinde onlarda çok sinirlendiler ama öncelikle Yunusu bulmaya odaklandılar. Ben en az  kendim kadar Kartallar ekibine de güveniyorum, onlar Yunusla ilgili bir iz bulmadan buraya gelmezler.

Biraz daha sakinleştikten sonra Rıza Albaya  mesaj attım ve görüntülü konuşma yapmamızı bu konuşmada Savaşı'nda olmasını istedim.

Görüntülü konuşma için biz hazırlıklarımızı tamamladık, Rıza Albaydan da onay gelince maskelerimizi taktık ve görüntülü konuşma için bağlantıyı kurduk.

İlk önce görüş açıma Rıza Albay ve Savaş girdi, bulundukları ortamdan anlaşıldığı üzere şu an da toplantı odasındalardı.

Kafamı sol tarafa çevirdiğimde Ömer Albayı gördüm, onu karargahda görmeyi beklemediğim için biraz şaşırmıştım.

Ömer Albay'ın yanında biri daha vardı, daha önce karargahta görmediğim birisiydi ama pek fazla üzerinde durmadım çünkü Rıza Albay onu bu toplantıya kabul ettiyse bir bildiği vardır.

Öncelikle Rıza Albaya ve Savaşa selam verdim daha sonra da Ömer Albaya döndüm ve konuşmaya başladım.

"Hoş geldiniz Ömer Albayım, açıkçası sizi de burda görmeyi beklemiyordum ."

"Maalesef pek hoş bulmadım hayalet, uzun süre sonra karşılaşmamızın böyle bir olayla olmasını istemezdim."

"Bende böyle kötü bir olay vasıtasıyla sizinle karşılaşmak istemezdim Ömer Albayım ama size şunun sözünü verebilirim, o askeri orda bırakmayacağım."

Ömer Albayın bakışlarından cevabımı aldım, biliyorum diyordu sen hiç bir askeri öylece bırakmazsın canın pahasına onları kurtarırsın diyordu.

Ömer Albaydan bakışlarımı çekmemi sağlayan şey Savaş'ın konuşması oldu.

"Ne planlıyorsun hayalet? Askerimi nasıl bulacağız?"

"Ben ve ekibim çoktan harekete geçtik, araştırmaya başladık Savaş komutan.

Ayrıca o şerefsizi bulmamız uzun sürmeyecektir çünkü onun asıl derdi benimle, bu yüzden de onu bulmam için bir iz bırakmıştır.

Rıza Albayım sizden bir ricam olacak; şu an da sahada bulunan istihbaratçılara da bilgi verin, unutmayın biz ne kadar hızlı olursak Yunus o kadar az zarar görür."

"Ben gerekli kişilere haber verdim hayalet. Benimde senden bir isteğim var, Karanlığın yerini bulursan ya da bir iz ile karşılaşırsan oraya tek başına gitmeyeceksin, bizide bilgilendireceksin."

"Rıza Albayım sizde çok iyi biliyorsunuz ki yanımızda fazladan birilerinin olması çok tehlikeli."

"Biliyorum hayalet ama şunu da çok iyi biliyorum, Karanlık şu an da seni bir tuzağa çekiyor ve ben sana ne kadar dur desemde o tuzağa bile bile gideceğini biliyorum.

DAĞLARIN SÖNMEYEN YILDIZI(HAYALET)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin