Mahkum

42 3 0
                                    

Sırtımı onun göğsüne dayayıp hem karnımdan sarılan eline hem de boynumdan dolandırıp omzumda tuttuğu eline sarıldım.

"Ne sormak istiyorsan sor. Daha sonra cevap vermem." sürekli konuşmak için hazırlanıp sonra sessizliğe bürünmesinden ve bu sessizğiliğin beni o lanet evdeki anılara götürmesinden sıkıldım.

"Sorup merakımı gidermek istiyorum ama sıkılıp şu durumu bozmandan da korkuyorum." ellerini daha sıkı bastırınca kendimi ona doğru ittim.

"Bir şey oldu..."

"Biri canını sıkmış belli."

Ona söyleyip destek olmasını istiyorum ama işleri kendi bildiği gibi halletmek isterse işler karışırdı.

"Boşver."

"Geldiğinde korkuyordun. Güvende hissetmek istiyordun Nerina, o durumu biliyorum."

Klaus ben bu olayları bilmeden önceki hayatımızda çoğu zaman yorgun ya da sinirli geldiğinde kendini neden kollarıma attığını şimdi anladım.

"Keşke o zamanlar söyleseydin."

"Keşke... Şimdi sonucu bariz belli olan benim yolumdan gitme ve ne olduğunu söyle."

"Emin misin? Sadece planı baltalamaman gerekiyor."

"Takım arkadaşın olabilirim." gülümseyerek kollarından çıktım. Onun gülümsemesinin yarıda kalma sebebini anlamak zor değildi. Benim yanından ayrılacağımı düşünmüştü ama onun bana yaptığını ben ona yapmak istemiyorum. Bu yüzden yüzümü ona dönüp tekrar gülümseyerek bana sarılmasına izin verdim.

"O da olabilir ama şu durumda suç ortağına ihtiyacım var." parmakları yüzümde gezmeye başlayınca elini ittim. "Şu durum için geçerli Klaus hala söylediklerimin arkasındayım. Affettiğimi düşünme bile."

"Ne zaman bozacağını merak ediyordum yaptın, tamam anlaştık söyle bana."

"Ayrılıkçılardan biri meclise saldırmış."

"Anne ve baban iyi mi?"

"Onlar iyi." ne tür bir tepki vereceğini merak ediyorum ama ondan daha çok merak ettiğim şey benim ne tepki vermemi istediğiydi.

"İsveç cadısı için üzülüyorsan aynısını benden bekleme, diğer odaya gider kahkaha atarım."

"Bellamy de iyi Klaus." gözlerimi devirsem de içten içe iyi arkadaş olacakları gerçeğine de güldüm. "Bizden zarar gören kimse yok... Birini yakalamayı başarmışlar. Hatta kaçanlardan birinin de maskeli olduğunu söylediler."

"Ordakilerin tanıyacağı biriydi demek. İçerideki hainler genelde kardeşlerim olur ama şuan hepsinin haklı bir mazereti var." mazeret dediği şey ikisinin hançerli birinin hapis birinin de takıntılı deli teyzelerinde olması. "Peki yakalanan konuştu mu? Yoksa otelde bir oda daha açabiliriz."

"Kız... Stan'ın kardeşiydi."gözlerinin boynumdaki damarda takıldığından o kadar eminim ki.

"O hala hayatta mı?"

"Öyleymiş ama şuan vampir." bakışlarımı onun yüzüne kaldırıp duygu belirtisi aradım. "Bellamy sorgulamayı aldı ama konuşur mu bilmiyorum."

"Senin sorgulaman daha iyi olurdu."

"O da halledebilir. Sorun şu ki onu bir kez daha görürsem öldürürüm." öncesinde intikam alarak.

"O sorun değil olması gereken." Büyük parçası tamamlandı. Duymak istediğim ilk şeyi söylemişti bana. Aması ya da eğeri olmadan, sonrasını düşünmem gerektiğini söylemeden. Hafif geriye başımı atıp yüzünü inceledim. Bazı imkansızlıklar, sadece onu görene kadar sürüyordu resmen. Çünkü bir saat önce asla sakinleşmeyecekmişim gibi hissediyordum. Klaus lütfen seni affetmemi sağla. "Cadıları ve Cassie'nin sorununu hallettikten sonra ona döneriz olur mu? Nerina tek başına yürütmeye çalışma Ayrılıkçılar düzensiz ordu gibi gözükselerde çok değişik sistemleri var."

ECNADEYN: IŞIĞIN BATIMIUnde poveștirile trăiesc. Descoperă acum