Sonunda Azat'ta işten dönmüştü.
Döner dönmez hemen odamıza gelmişti. Çok özlemişti beni , bebeğimizi...
"💋💋💋"
Evet önce yanaklarımı , sonra karnımı öptü. Daha sonra yanıma uzanıp sarıldı bana. Bende beni saran ellerini tuttum , öptüm.
"Özleniyorsun Azat ağa! Hasretinle yanmamak için bir çaremiz yok mu?"
"Mmm var aslında Gönül hanım."
"Nasıl?"
"Sürekli görüntülü arayıp birbirimizi izlersek sıkıntı kalmaz."
"Hahaha saçmalama."
"Aslında şakaydı ama güzel fikir deneyebiliriz."
Azat'la gülüştük. Sonra elini karnıma koydu. Okşadı. Bende karnımdaki eline elimi koydum.
Ona gülümseyerek baktım. O da öyle baktı.
"Seni seviyorum adam."
"Bende seni seviyorum kadın."
Yüzünü yüzüme yaklaştırdı. Burnu burnuma değer şekilde pozisyon aldık. Şimdi yüzüm onun avuçları arasındaydı.
Dudaklarıma minik bir buse bıraktı. Ardından o şekilde elini geri karnıma koydu. Bir şeyler mırıldandı.
"Oğlumuzu senin gibi cesur , senin gibi güçlü , çalışkan bir şekilde büyüteceğiz. O ikimizin bir umudu."
"Yaaa..."
"O zaman oğlumuzun adını Ne koyuyoruz?"
"Umut Şadoğlu."
En sonunda oğlumuzun , minicik bebeğinizin adını koyduk. Yeniden gülümsedik ve sarıldık uzanarak.
