Ataman Koleji

33. bölüm

Harika

Bu aralar okula gelmeyi hiç istemiyordum. Bu hırsızlık olayı ortaya çıktığından beri insanların alaycı bakışları üstümdeydi. 'Harika manyaslı hırsızlık yapıyor.' Kimsenin aklına gelmezdi böyle bir şey. Ama hastalıktı işte. Zaten istediği an istediği şeye sahip olabilicek birinin bir şeyler çalmasının başka bir anlamı olamazdı.

"Kaç izlenmiş?" Sesi duyunca olduğum yerde kaldım. Bu selindi. Süsen ve talyayla kavga ettiğimde bir süre onla takılmıştım. Yanında bir kız vardı. "İki bin izlenmiş. Of ya! Keşke kendi hesabıma yükleyebilseydim." Dedi kız. "He canım he. Harika manyaslının hırsızlık videosunu kendini ifşa ederek internete yükle de gör gününü. Ağzına şıçar. Hatırlamıyor musun şu aybike denen kıza napmıştı." Dedi. Olay aklıma gelince bir rahatsız oldum. "Ay doğru allah korusun." Dedi kız korkuyla.

"Yanındakiler buna nasıl bunca zaman nasıl katlanmış?" Dedi selin. Dayanmayıp yanlarına gittim. "Siz ikiniz!" Dedim yüksek bir sesle. Korkuyla bana döndüler. Tabi orda bulunan herkes bana dönmüştü. "Ne söylicekseniz yüzüme söyleyin. Öyle arkamdan dedikodumu yapıp internette video mu yaymakla beni alt edemezsiniz." Dedim. Selin ayağa kalkıp "Tatlım bize gerek yok. Sen zaten kendi kendini bitiriyorsun. Böyle gudubet bir tip olursan üç kedili huysuz bir yaşlı kadın olarak ölüceksin haberin olsun. Gerçi senin yanında kedi bile durmazda neyse." Dedi kendi beğenmiş bir tavırla.

Şaşkınca ona baktım. "Sen bittin!" Diyip üzerine saldırdım. Suratına bir tokat attım. Sarıya boyadığı saçlarını sertçe çekip onu koridorda sürüklemeye başladım. Biri beni kolumdan tutup "Harika bırak kızın saçını." Dedi. Bu oğulcandı. Saçı sıkıca tutan ellerim gevşedi. Kız bunu fırsat bilip elimden kaçtı. Herkes dağıldı. Oğulcan çantasını açıp içinden bir mendil çıkartıp bana verdi. "İstersen elini bir yıka." Dedi. Elime baktım. Avcumun içi kanamıştı. Kızın saçını çekerken çok bastırmış olmalıydım. Gülümseyip "Teşekkürler." Dedim.

Aybike yanımıza geldi. "Dalga geçmeye mi geldin?" Dedi. "Yoğ. Sadece kızı fena yolduğun için teşekkür etmeye geldim. Ne güzel yoldun kızı ya." Dedi aybike. Ona şaşkınca baktım. "Neyse biz gidelim." Dedi ve sınıfa dogru yürüdü. Oğulcanda arkasından gitti. Bende öylece kaldım.

Talya yanıma geldi. Ona sinirle baktım. "Vay be! Aybikeye bak sen. Seni hiç taktir etceğini düşünmemiştim." Dedi. Süsende yanımıza geldi. "Harbi he!" Dedi süsen. "Neyse gel elini halledelim." Dedi talya. "Size ihtiyacım yok." Dedim. Süsen "Bak biz seninle arkadaşız. Sen nekadar ikna olmasanda hatta bazen bizi aşığılasanda bizim birbirimizde başka arkadaşımız yok." Dedi. Talya "Bunun için bukadar küslük yeter. O video olayında bir süre kurtulamazsın ama biz hep yanında oluruz. Tabi huysuzluk yapıp bizide kaçırmazsan." Dedi. Bir şey demedim. "Neyse gel şu elini halledelim." Dedi talya. Elime oğulcanın verdiği peçeteyi bastırdım. İster istemez gülümsedim. Beni düşünmesi hoşuma gitmişti.

Aybike

Sınıfa girdik. Herkes bana şaşkınca bakıyordu. "Nevar?" Dedim umursamazca. "Sen az önce harikaya arkadaşça mı davrandın?" Dedi ömer. Şok olmuştu. Harikayı hala sevmiyordum. Ama oğulcan onu deliler gibi seviyordu. Aralarında bir engel olduğumu hissediyordum. Abimin mutlu olması önemliydi. "Hiç. Sadece o kızı dövmesi hoşuma gitti. Önceki olayı hatırlarsınız." Dedim. Hoca geldi. Parmağımı dudağıma götürüp "Şişş. Hoca geldi." Dedim.

Ders başladı. Sanırım berk bugünde yoktu. Tolganın bakışları herzamanki gibi üzerimdeydi. Dersin bitmesine yirmi dakika kala kapı çaldı. Hoca "Gel." Dedi. İçeri nöbetçi öğrenci girdi. "Hocam kusura bakmayın dersi bölüyorum ama elif hoca aybikeyi çağırıyor." Dedi. Hoca "Önemli değil. Aybike git hadi." Dedi. Kafamı salladım. Tolga manyağının bakışlarından bir süreliğine kaçmak çok iyi gelicekti.