1. bölüm

4.2K 64 50
                                    

Okula girer girmez heycanla etrafıma bakındım. Çok heycanlıydım. Resmen koleje gelmiştim. Sırf buraya gelceğim için gece uyuyamamıştım. O salak okuldan kurtulmuş en önemli hayatındaki en büyük parazitten kurtulmuştum. Hayatımın en harika günüydü. Kuzenlerim ve şapşik kardeşimle sınıfımıza doğru ilerliyorduk.

"Durun durun!" Diyip herkesi durdurdum. Hepsi bana boş boş bakarken "Yani bir foto çekilicez heralde. Zengin okuluna geldik sonuçta." Dedim gülerek. Hepsi gözdevirip güldü. Oğulcan "Sister'im istediğin bir fotoraf olsun. Hadi poz verelim." Dedi oğulcan. "İşte beni kardeşim." Dedim. Herkes toplanıp poz verdi bende telefonla çektim.

Asiye "Artık gidelim mi derse geç kalmayalım." Dedi. "Aman bizim çalışkan kızımız." Diyip yanağını sıktım. Ömer "Hadi asiye haklı amma oyalandık." Dedi. Daha dersin başlamasına on beş dakka var. Sınıfta mı oturucaz. Okulu keşfedelim biraz." Dedim heycanla. "Aybike bizimki gibi bir okul. Tek fark daha büyük ve daha bakımlı." Dedi asiye "Deli misin sen? Buraya bizim okulla aynı demek bu okula bir hakaret ben bunu kabul etmiyorum." Dedim. Güldüler bende güldüm. "Neyse tamam sınıfa gidelim. Ama tenefüste yüzde yüz okulu geziyoruz. Tamam." Dedim. Hepsi kafasını salladı. "Süper!" Dedim ve sınıfa doğru önden önden yürümeye başladım.

Sınıf kapısının önüne geldiğimizde kapıdan doruk ve kızıl saçlı çocuk çıktı. Kızıl saçlı çocuğu gördüğümde kalbim çok hızlı bir şekilde atmaya başladı. Ama bunun olmaması gerekiyordu. Bir manyaktan yeni kurtulmuşken o bana alayla bakarken kuzenlerimle ve kardeşimle uğraşırken ben ona böyle şeyler hissedemezdim. Gözlerini bana çevirdiğinde yüzündeki alaycı tebessüm daha da büyüdü. Gözlerimi kaçırmak yerine ona ölümcül bakışlarımı attım.

Doruk "Vay kimleri görüyorum ya. Ömercik nasılsın?" Dedi doruk her zamanki gevşek tavrıyla. Ömer sinirle doruğun üstüne yürüdü. Asiye onu kolundan tutup durdurdu. "Ömer boşver. Onların istediği de bu zaten." Dedi asiye. Doruk alaya sırıtarak "Vay güzel. Birinizin aklının çalışıyor olması güzel. Biriniz sınırı geçince öteki hop tasmasını çekiyor." Dedi o iğrenç tavrıyla. Bir insan nasıl bukadar pislik olabilir aklım almıyor.

Asiye yine o gururlu duruşuyla "Benim kimsenin tasmasını çektiğim yok. Üç kuruşluk egonuzla çarpışıp eğitim hayatımla oynayamam." Dedi asiye. Güldüm. Kuzenim güzel laf çakmıştı bu mallara. Kızıl saçlı çocuk dudaklarını büzüp kaşlarını kaldırıp doruğa baktı. Dorukta aynı surat ifadesiyle kızıl saçlı çocuğa bakıyordu. Bu hallerine daha güldüm.

Doruk ellerni birbirine çarpıp parmağıyla asiyeyi göstererek "Cool!" Dedi. "Bak bu kızı sevdim. Biraz akıllı gibi." Dedi. Oğulcan "Nadir akıllı cümleler duyuyorsun ya ondandır. Hadi çekilinde geçelim." Diyip sınıfa doğru ilerledi. Kızıl saçlı çocuk oğulcanın önüne geçip "İzin vermezsek nolur. Garson abinize mi söylersiniz yoksa ha bebeğim." Dedi tatlı bir ses tonuyla. Okadar sinirliydimki bebeğim diyişine bile düşmedim.

Oğulcan tam ağzını açmışken araya ben girdim. "Abimizi böyle boş şeylerle meşgul etmeyiz. Sizde burdan bakınca baya boş görünüyorsunuz bebeğim." Dedim kızıl şeytanı taklit ederek. Doruk bana alayla bakıp "Dün akşam öyle değildiniz ama." Dedi gülerek. Sonra yüzünü düşürüp "Doruk bey. Lütfen. Elinizi ayağınızı öpiyim bizi affedin. Arabanızın parasını ödicez. Biz sizsiz açlıktan ölürüz." Dedi doruk yalvaran bir ses tonuyla.

**dün akşam**

ÖMER
Pilav arabamla sahilde durup satış yapıyorduk. Oğulcan her akşam bana yardıma geliyordu. Bu aralar iyi satış yapıyorduk. Buralarda bilinen bir pilavcı olmuştum. Hayatımdaki en büyük başarım buydu. Oğulcan "Oha oğlum şu kız kim?" Dedi harikayı göstererek. Gözdevirdim. "Oğulcan hiç onlara bulaşma. O kız dorukla sevgili. Hem onunla sevgili olmasa bile burnu havada sana bakmaz." Dedim. Onun iyliği bunu demem gerekiyordu. Çünkü anladığım kadarıyla acımasız tiplerdi. Kuzenimin üzülmesini istemezdim. Arada başıma bela açsada o benim kuzenden öte kardeşimdi.

Ataman KolejiWhere stories live. Discover now