İntikamını İstiyorum

15.8K 1.1K 693
                                    

Önceden Usul da Rehine de hemencecik yüz yorumu buluyordu ama git gide azalıyor. Beni üzüyorsunuz :(

Ne demiş Napolyon: Yorum, yorum, yorum!

Dudaklar yabancı değildi. Dudağımı kavrayan, ısıran ve çeken dudaklar, lezzetli ve tanıdıktı. Başımı döndürüyor olmalarını seviyordum çünkü Arslan dışında hiçbir şey içimdeki gerçek adrenalin duygusuna dokunamıyordu.

Kucak yabancı değildi. Ellerini kalçalarımda hissetmek, soğuk bedenimi ondan gelen ateş ile ısıtmak ve tutuşu ile havanlanmak güzeldi. Ayaklarımı kalçalarının etrafına dolamayı seviyordum. Ellerimin omuzlarını, ensesini ve saçlarını bulmasına bayılıyordum. Dokunuşları aynı sırada ilerliyordu ve ben ilk defa bir şeyden sıkılmıyor ona alışıyorum.

Beni yatak odasına götürmesi de oldukça beklendikti ama sırtım yatağı bulmadı. Onunla sarhoş olduğum için nereye gittiğimize dikkat etmedim bile.

Kapıyı kapatmak için arkasını döndüğünde içine girdiğim odayı omzunun üzerinden gördüm. Kapıyı kapatarak odayı ışıksız bıraktı ama zaten gün ışığına ihtiyacı olan bir yer değildi.

Evde girmediğim tek odada olduğumu anlarken dudaklarından ayrıldım. Gözlerim etrafta gezerken nefesimi tuttuğumun farkında değildim.

Gördüğüm şeylerin ne olduğunu anlamamak için ya çocuk ya da salak olmam gerekiyordu.

Beni kaçırdığı ilk zamanlar deli gibi korkutuğumu, ona yalvardığımı ama hiç acımadığını unutmuştum. O zamanlar dokunuşları yumuşak ya da duygulu değildi ve ben değişimine güvenerek sürekli cüretkâr olarak daha fazlasını istemiştim.

İstediğin bu mu? Demişti ve ben onu onaylamıştım. İstediğim kesinlikle bu değildi. İplerden sadece elimdelerken bile nefret ederken onlara bağlanıp havada asılı kalmayacaktım.

"Hayır." Cezayı hakediyor olabilirdim ama bunu değil. Ayrıca beni seviyordu ve istemiyor olmamı umursamalıydı.

"Evet." Dudakları dudaklarımı bulmadan önce sırıtırarak söyledi kelimeyi.

Tek eli ile tişörtümün eteğinden tutarak yukarı doğru çıkardı ve tek hamlede üzerimden çıkarıp attı. Hemen ardından belim yumuşak zemini buldu.

"Beni asmayacaksın." Dedim anında doğrularak. Omuzundan iterek tekrar yatırdı ve susturmak için tekrar öptü.

Geri çekildiğinde tatlıca; "Asmayacağım." Dedi. Gülümsediği için ona eşlik ederken boynumdan geçirdiği kemeri görmeyecek kadar aptaldım. Biraz boşluk bırakarak kemeri bağladığında anca fark edebildim ve sinirle kahkaha attım.

"Bu olmayacak." Kafamı kaldırmaya çalıştım ama gerçekten bağlamıştı.

Üzerime doğru eğildiğinde dağılmış saçları aşağı sarktı. Yüzündeki gülüş genişlemişti. Elini deri koltuğa atarak yaslandı. Ne ara olduğunu bilmesem de üzerindekiler gitmişti. Kırmızı ışık altında vücudu o kadar çekici duruyordu ki bu görüntüye bakarak çekebilirdim.

"Hoşuna gidecek Doruk." Yukarı çıkan ellerimi yakaladı. Birini dizinin altına koyarak tutarken boşa çıkan elini kaldırarak burnuma hafifçe dokundu. Bir çocukla konuşur gibi bir hali vardı. Tatlı bir şekilde tehdit ediyordu. "Ama ben hoşuna gitmemesi için elimden gelen her şeyi yapacağım."

Ellerimi ya da bacaklarımı bağlanmadan aşağı indiğinde onlarla neden ilgilenmediğini anlamayarak elimi boynumdaki kemere attım.

Deliğimde hissettiğimin parmakları olduğunu sandım ama içeri ilerlettiği anda titremeye başladılar.

Rehine - BxBKde žijí příběhy. Začni objevovat