23. Bölüm

14.3K 906 157
                                    

Geldimmm. Nasılsınız dostlarım, umarım iyisinizdir :-)

Daha fazla bekletmeden iyi okumalar 💕 💕

Gelmişti...

Şeytan gelmişti, ellerimi ve ayaklarımı hissedebilmemin sebebini şimdi anlamıştım.

Yinede onu affedemeyecektim. Canımı çok acıtmıştı, hala daha acıtıyordu...

Vampir beni bıraktıktan sonra bir kaç adım geriye gidip yere, dizlerimin üzerine düşmüştüm. Sağ elimi boynuma götürdüm sanki yanması geçecekmiş gibi üflediği yere bastırdım.

Ne yapmıştı bana? Nefes alış verişim hızlanmıştı, çok fazla terliyordum. Sanki biri boynuma bir şey çiziyormuş gibi belli bölgeler acıyordu.

Olup biteni görmek için başımı kaldırdım ama savaşın kanatları ve çıplak sırtından başka bir şey göremedim. Kanatlarını sanki beni saklamak istercesine açmış ve vampirin beni görememesini sağlamıştı.

"Mert" Savaş konuşmaya başlamıştı. "Seni görmek ne güzel" Dedi iğneleyici bir sesle. Tiksiniyormuş gibi konuşuyordu. Bu ses tonunu biliyordum, çünkü benle de gitmeden önce böyle konuşmuştu...

"Ne yazık ki ben senin için aynı şeyi söyleyemeyeceğim Savaş" Dedi adının Mert olduğunu öğrendiğim vampir.

"O zaman sende benim yaptığımı yap" Savaş biraz duraksadı."Yalan söyle" Dedi. Bu şeytan asla akıllanmazdı...

Vampirden gülme sesi geldi. "Hiç değişmemişsin Savaş" Dedi. Yüz ifadelerini göremiyordum ama şeytanın sırıttığına emindim. Sonuçta hiç bir durumda ciddi değildi.

"Bu aralar çok göze batıyorsun Savaş" Dedi. Bu vampirler kesinlikle bizi izliyordu. "Sana yaptığım süprizi beğendin mi? Annen ve babanla da uzun süredir konuşmuyorduk, bu bir fırsat oldu" Dedi. Krallığa yapılan baskında söz ediyordu. Demek ki şeytanın ailesi oradaydı.

Göremesem de vampirin bu sözleri onu çok kızdırmıştı.

Etrafta biraz göz gezdirdim. Abimlere bakmam lazımdı. Yaratıklar çok fazlalardı geçen sefer şeytanlarda bize yardım ettiği için kazanmıştık ama şimdi kimse yoktu. Sürü zorlanıyordu.

"Koruyucu bağlanmış" Vampirin benim hakkımda konuşmasıyla ona baktım. Lütfen Savaşa bağlandığımı anlamamış olsundu. Bir uzaklaşma vakası daha kaldıramazdım. O saniyeler gözümde canlanınca irkildim. Bir daha böyle bir şey yaşanmasını kesinlikle istemiyordum.

Savaşa bağlı olduğumu öğrenirlerse, bunu bize karşı kullanabilirlerdi ve ellerinde bir koz olurdu.

Vampir rahat konuşmasına devam etti. "Şu işe bak ki senin gibi kokuyor"  Bu Vampirlerin ve kurtların koku alma duyusu beni öldürecekti... Gerçektende Savaş gibi mi kokuyordum? Bundan benim niye haberim yoktu?

"Ve sürekli buralardasın, bundan bir anlam çıkartmalı mıyım?" Titrek bir nefes aldım. Zaten canım acıyordu, vampirin konuşmasınıda kaldıramayacaktım...

Şeytan konuşmuyordu, sanki söyleyecek bir sözü yokmuş gibi susmuştu. Onun bu haline alışık değildim.

Kanatlarını kapattı. Görüş alanıma Mert girmişti. Yavaşça gözlerini, yerde boynunu tutan bana çevirdi. Onun karşısında çaresiz görünmek istemiyordum. En savunmasız halimizden yararlanıyordu.

"Çok geç" Dedi ve elimle tuttuğum boynuma baktı. "Geç kaldınız" Bana bir şey yapmıştı, ama ne?

"Çek şu gözlerini onun üzerinden" Savaş çok fazla sinirli konuşuyordu. Mert gözlerini gözlerimden çekti ve Savaşa baktı.

Dolunayın AltındaWhere stories live. Discover now