92.BÖLÜM - Aramızdaki Nuri Alço..

45.1K 1.8K 243
                                    

Hepinize çok teşekkür ederim :) Biraz geciksem de uzun bir bölümle geri döndüm. Umarım beğenirsiniz. Keyifli okumalar ^^

Gecenin ilerleyen saatlerinde yatakları hazırlamak için üst kata çıkıyorum. Önceden hazırladığım temiz çarşafları misafir odasındaki çift kişilik yatağa güzelce sererken jilet gibi durmasına da dikkat ediyorum tabi. Tam bu sırada odanın kapısı açılıyor ve içeriye Sevim Anne giriyor.

“Yardım edebileceğim bir şey var mı Zeynepcim?”

“Yok anne. Ben hallettim.” diyorum gülümseyerek yastıkları yatağın üzerine yerleştirirken. Bunun üzerine Sevim Anne de gülümseyerek beni izlemeye başlıyor.

“Ne kadar güzelmiş bu nevresim.”

“Ben de çok seviyorum.”

“Sana gelin bohçası için aldıklarımız da şahane ama.”

Ya tabi tabi.. Çok şahane. O kadar şahane ki hiçbirisini kullanmaya kıyamadığım(!) için ambalajlarında ilk günkü gibi duruyorlar.

“Evet. Hepsi çok güzeller.”

“Benim en favorim olanı kırmızı saten takımdı.” diyor gülümseyerek Sevim Anne. “Kullanıyor musunuz onu?”

Ben onu görmeye bile tahammül edemiyorum, kadın bana kullanıp kullanmadığımızı soruyor.

“Tabi tabiiii..” diyorum hemen onaylayarak. “Hatta şu anda onu kullanıyoruz. Çok güzel.”

“Aa! Gerçekten mi?” diyor Sevim Anne memnuniyetle gülümseyerek.

“Evet.”

Yalandan kim ölmüş sonuçta.

“Bir duş alayım da sonra bana göster Zeynep. Çok merak ettim nasıl durduklarını. Sabahlığınla falan da takımdı o zaten. Kim bilir ne kadar uyumludur.”

İşte şimdi sıçtın kızım Zeynep! Aldın yine başına belayı. Tutamıyorsun ki o çeneni. Bi tutsan, belki dünya senin için huzur dolu bir yer olacak.

“Tamam.” diyorum kocaman yutkunarak gülümsemeye çalışırken. “Sen banyoya gir ama önce. Sonra bakalım. Duş aldıktan sonra daha rahat incelersin hem.”

Evet bu da yalan. Çünkü benim acilen gidip kırmızı satenleri yatağa sermem ve bu durumdan da oldukça memnun görünmem gerekiyor.

Sevim Anne gülümseyerek beni onaylayıp daha sonra da banyoya girdiğinde hemen yardırarak yatak odasına koşuyorum tabi ki. Bi bu eksikti şimdi!

Nerde bu nevresim takımları ya? Nereye koymuştum ki ben onları acaba? Sabahlıkları da bulmam lazım. Of! Şimdi işin yoksa uğraş dur.

Bütün dolapları tek tek aramaya başlarken bir yandan da söyleniyorum. Annemleri mi arasam acaba? Teyzemle o yerleştirmişti çünkü bohçaları.

Uzun aramalar sonucu bir örtüyle sıkıca sarılmış o kıpkırmızı şeyleri görünce derin bir iç çekiyorum. Allah’ım sana şükürler olsun. Şu örtünün içinde define bulsam ancak bu kadar sevinebilirdim herhalde. Annemler de hangi akla hizmet bunu örtüye sarmışlar acaba? Kaşıkçı elması olsa ancak bu kadar korunur yani! Pes!

Yataktaki nevresim takımını aceleyle kaldırıp, yerine kırmızı çarşafları sererken evladından koparılan anne misali hüzünlenmemen çok zor.. Bu nedir ya? Resmen kör olalım diye icat edilmiş. Birine işkence yapmak istiyorsan koy önüne, bakarken şaşı olmazsa ben de Zeynep değilim!

NUMARA 12Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin