30.BÖLÜM: ARTIK VARDI

862 29 7
                                    

Hikayemizin finali olan son bölüm, sizlerle beraber. Benim için uzun bir yolculuktu çünkü uzun zamandan beri yazdığım bir hikayeydi, ilk bölüme başladığım gün daha dünmüş gibi hissettiğim için şimdi finali yayımlıyor olmak hem üzücü hem de heyecan verici. Olması gerektiğine inandığım bir son yazdım hikayeye ve karakterlere, hepimizin içine sineceğine inanıyorum. Daha söyleyecek çok şeyim olsa da lafı fazla uzatmadan sizi önce Mesel için hazırladığım kısa videoya, ardından bölüme doğru bırakıyorum.

Hepinize son kez iyi okumalar canlarım, seviliyorsunuz.

*

İnsanın hayatı genelde ölümle burun buruna kaldığı zaman gözlerinin önünden geçer diye bilinirdi. Şu anda çok daha başka bir anı yaşıyor olmama rağmen bu güne kadar yaşadığım her şey, gözlerimin önünden sıra sıra geçiyordu. Her uyandığım yeni günde unutmaya ant içtiğim o günlerin hepsini hatırlıyor ve bunları daha önce hiç olmadığı kadar sakin karşılıyordum. Bana şimdi uzaktan da öte gelen fakat bizzat yaşadığım o günleri şimdi oturduğum bu kahveci dükkanında, elimde kahvemle etrafa bakınırken neden anımsadığımı bile bilmiyordum ama kendimi engellemek de istemiyordum.

Gözlerimin önüne gelen çocukluğum bile bana şimdi bir başkasının çocukluğuna bakıyormuşum gibi hissettiriyordu; o zamanlarda her şeyden habersiz, olan biteni sadece görmek istediklerine göre yorumlayan, elde etmeyi arzuladığı o harika aile portresine ulaşmak için kendisini yiyip bitiren birinden başkası değildi. Ruhsuz bir tebessümle başımı iki yana salladım, küçüklüğümün yerine daha büyümüş ve artık bazı olayların daha farkına varmış olan ergenliğimi getirdim; o isyan dolu, değil bir başkasından duyduklarına, kendi sözlerine bile tahammülü kalmamış, karşısındaki insana zarar verdiğini zannederken aslında sadece kendisine zarar vermiş ama bunu yıllar sonra fark edecek olan halime de gülümsedim. Onu da geri de bırakıp gözlerimi ağır ağır kırparak yerinde daha tanıdık gelen benliğimi getirdim; bakıldığında çok değil, sadece beş yıl önceki o her şeyden vazgeçmiş, bulunduğu yerden memnun olmayan ve bundan kurtulmayı düşleyen ama bu arzusu için hiçbir şey yapamayan, farkında olmadan o hayatı da benimsemiş olan benliğime bu sefer gülümseyemedim.

Ne yaparsam yapayım içimden o boşa geçen yıllarımın pişmanlığını bir türlü atamıyor, neden çok daha öncesinde harekete geçmediğime yanmadan duramıyordum.

Beni engelleyen bir şeyler vardı belki ama esas mesele bu değildi. Beni harekete geçirecek bir nedenimin olmayışı, olduysa bile bunu görememiştim çünkü karanlıktan başka hiçbir rengin olmadığı hayatıma gözlerim o kadar alışmıştı ki bir körlük yaşıyormuşum gibi hiçbir şeyi fark edememiştim. Sonra beklemediğim bir günde, o karanlığıma gözlerimi kamaştıracak bir renk girmişti, o günde açılan gözlerim sayesinde anlamıştım, nihayet beni harekete geçirecek o nedene kavuşmuştum. Yaşadığım hayatı zaten istemiyorken beni yeniden hayata döndüren o nedenden sonra her şey daha katlanılmaz gelmeye başlamıştı, öfkeden başka bir şey hissetmediğim o malum kişiye artık onu bile hissedemez hale gelmiştim. Zoraki bir evliliğin yükünü istemesem de sırtımda taşımıştım ve farkında olmadan yüke alışmıştım, en sonunda o yükü sırtımdan atabildiğimde bile ağırlığı yüzünden oluşan kamburumu hemen düzeltememiştim, hayatıma ışık gibi giren o nedenle birlikte yavaş yavaş ama en sonunda istediğim gibi bir benliğe kavuşmaya başlayabilmiştim.

O ışığın da içinde barındırdığı bir karanlık vardı, bazen o karanlık büyüyüp diğer renkleri ele geçirecek gibi olmuştu ama hiçbir zaman kendini o karanlığın eline bırakmamıştı. Onun da sırtını büken yükleri olmuştu, bunlardan tam kurtuldu derken yenisi ve çok daha ağırları da gelmişti ve belini daha da bükmüştü ama o da benim elimi tutarak, bu yüklerin altında dayanmaya çalışmıştı. Bazen renklerimizden bazılarını kaybeder gibi olmuştuk, istemeden de olsa kendimize yeni yükler de yükleyebilmiştik ama bunların hiçbiri kalıcı olmamıştı; o izler artık silinmeye başlıyordu, o kaybolan renklerin yerine çok daha parlak olanı bir şekilde geliyordu.

MESELWhere stories live. Discover now