( Yazar'dan )
Gecenin yarısında Serkan yine midesini bulandığını hissetti. Gözlerini açıp oturur pozisyonu aldı. Bir eli ile karını bastırıyordu diğer eli ile de ağızını kapatmıştı. Annesini ve babasını uyandırmamaya çalışarak yataktan kalktı. Tam kapıyı açmıştı ki öğürmesi DefÖm'ü uyandırdı. İkisi de telaşla kaltılar ve Serkanın arkasından koştular. Serkan yine kusmuştu. Yüzünü yıkadıktan sonra onu yere bırakıp ikiside önüne çöktüler.
Ö: Oğlun nasılsın?
D: Miden bulanıyor mu hala?
Serkan karnını tutarak zor konuşmuştu.
SE: İ-iyim.
D: Oyyy kıyamam ben sana.
Deyip Serkanın saçlarını düzeltti ve yanağına kocaman bir öpücük kondurdu. Serkan iyim diyordu ama belli idi iyi olmadığı. Ömer onu kucağına aldı ve saçlarına bir öpücük kondurdu. Serkan gözlerini kapatmaya başladı.Odaya dönünce Ömer Serkanı yatırdı ve Defneye döndü.
Ö: İyi değil galiba.
D: Bence de. İyim diyor ama.
Ö: Bir hastaneye mi gitsek ben çok korkuyorum.
D: Yarın olsunda. Belki daha iyi olur. Sabah gideriz.
Ömer başını "tamam" anlamında salladı. Yatağa oturdular ve Serkanı izlemeye başladılar. Bütün gece uyumadılar. Ömer sürekli Serkanın saçlarını okşuyor, kokusunu içine çekiyordu. Sabaha doğru Defne ve Ömer sırtlarını yatağın başlığına dayamışlar hala Serkana bakıyorlardı. Serkan uyanmaya başlamıştı. Defne ve Ömer dikleştiler.
Ö: Serkanım miden mulanıyor mu paşam?
Serkan başını olumsuz anlamda salladı.
D: Serkan? Senin kulakların niye kızarmış?
Ö: Sıcaktandır.
D: Yok kesin ateşi var.
Deyip elini Serkanına anlına koydu. Gözleri fal taşı gibi açıldı.
D: ÖMER BU ÇOCUK YANIYOR.
Ö: N-nasıl yanıyor?
D: Ateşi var.
Ömer yataktan fırladı.
Ö: A-A-ATEŞ? NA-NAPICAZ? İLAÇ VERELİM? YOK OLMAZ O. HASTANEYE GİDELİM? DEFNE KALKSANA. SERKANIM? PAŞAM KALK ASLANIM HASTANEYE GİDİCEZ.
D: ÖMER BAĞIRMA. SAKİN. AYYY NAPICAZ? HA ŞEY DUŞ. DUŞA SOKALIM.
Defne Serkanın üzerinden battaniyeyi çekmek istedi ama Serkan sıkıca kavramıştı kumaşı.
D: Oğluşum hadi bak ateşini düşürelim.
SE: Ç-çok soğuk.
D: Biliyorum oğlum ama daha iyi olacaksın sonra.
SE: Donuyoyum ama.
Ö: DONUYOR. Yapma Defne bak donuyor çocuk. Tamam paşam merak etme sen ben buradayım.
Deyip iyice sardı Serkanı battaniyeye.
D: Ömer dur napıyorsun?
Ö: E donuyor çocuk. Göz göre göre oğlumun donmasına izin vermem ben.
Birden kapı açıldı ve içeri Can Sude Neriman ve Necmi girdiler.
Nec: Çocuklar noluyor burda? Niye bağırışıyorsunuz?
Ö: Ya çocuğun ateşi var donuyor Defne onu soyundurmaya kalkıyor. Tabi bende izin vermiyorum.
Ner: Ömüş delirdin mi sen? Çocuğu öldürecek misin?
Ömer şaşkın şaşkın bakmaya başladı. Nermin hiç beklemeden bir hışımla battaniyeyi Serkanın üzerinden çekti. Serkan titriyordu.
Ö: Ya bıraksana çocuğumu titiriyor.
Ner: Ömer karışma.
Neriman ilk defa bu kadar sert çıkışmıştı Ömere. Neriman Serkanı kaldırdı ve kucağına aldı.
Ö: Kolu şey oldu. Ha. Yavaş düşüreceksin oğlumu. Bırak ya çocuk tir tir titriyor.
D: Ömer bırak kadın işini biliyor.
Ö: Yav titriyor Defne.
D: E titriyecek tabi ateşi var.
Bunları konuşurken banyonun önüne gelmişlerdi.
Ö: Bana bak yenge sıcak su ile yıka oğlumu tamam mı? Zaten dondu.
Neriman içeri girdi. Ömer tam içeri girecekti ki Neriman kapıyı suratına kapattı ve kilitledi.
Ö: Kilit sesi miydi o? YENGE?
İçeriden su sesi gelmeye başladı. Ve Serkanın sesi duyuldu.
SE: Dondum. Yenge noluy düydüy şu suyu.
Ö: Ya daha da hasta edicek oğlumu.
C: Ömer bir sakin ol. Belli ki kadın anlıyor yaptığı şeyden.
10 dakika sonra Neirman Serkanı havluya sarılmış bir şekilde banyodan çıkardı. Ömer hemen onu kucağına aldı ve havluyu iyice sardı oğluna.
Ö: Paşam? Çok dondun mu?
Serkan başını "evet " anlamında salladı.
Ö: Kıyamam ben sana.
Deyip odaya yöneldi. Odaya girince hepsi çıktı sadece Neriman kaldı yanlarında. Defne Serkanı kuruladı ve giydirdi. Yatağa yatırınca Neriman Serkanın anlına elini koydu.
Ner: Ateşi biraz düştü. Ama hastaneye gitmemiz lazım yine yükselebilir.
Defne gülümsedi ve başını salladı. Neriman kapıyı açtı. Tam çıkacaktı ki Ömer onu durdurdu.
Ö: Yenge. Sağ ol.
Neriman gülümsedi ve odadan çıktı. Ömer Serkanın yanına oturdu ve saçlarını okşadı.
Ö: Aslanım iyi misin şimdi?
SE: Çok soğuk baba.
Ömer onu kucağına aldı Defne de onların üstüne ince bir çarşaf attı. Ömer Serkana sarılarak onu ısıtmaya çalışıyordu. Defne yanlarına oturdu ve Ömerin dağılmış saçlarını düzeltti. Serkan uykuya dalmıştı bile.
Ö: İyi şimdi değil mi?
D: İyi.
Ö: Çok korktum ben. Ona bir şey olacak diye ödüm koptu.
D: Fark ettim onu. Bir dövmediğin kaldı kadını.
Ö: Napim? Çocuk donuyor o almış soyunduruyor banyoya sokuyor. Bende dellendim tabi. Oğlum karşımda "donuyorum" diyor biz mal mal bakıyoruz sadece.
D: Ya şimdiye kadar Serkan çok hastalandı. Normal tabi çocuk sonuçta. Ama bende ilk defa bu kadar panikledim.
Ö: Hastaneye ne zaman gidicez?
D: Serkan uyanınca gideriz.
Ö: Aslan parçam benim. Bal yanaklı oğlum. Benim paşam. Şehzadem.
Deyip anlına bir öpücük bıraktı. Defne gülümsiyerek izliyordu ikisini.
Ö: Yalnız yengem ne sert yaptı haa.
D: E hakettin. "bırak oğlumu" diye evi inlettin resmen. Kadın yardım ediyor sen engel oluyorsun.
Ömer güldü.
Ö: Napim? Bir de çocuğu kucağına aldı. Kolu falan kıvrıldı.
D: E yürütse miydi çocuğu bu halde?
Ö: Yok canım. Bana söyleseydi. Ben de babası olarak onu kucağıma alayım dimi paşam?
Deyip uyuyan Serkana bakıp gülümsedi. Ömer kolunu açtı. Defne de daveti anlamış olacak ki hemen yanına sindi. Ömer onu kolula kendine çekip sardı.
Ö: Böyle ikinize sarıldığımda gerçek huzuru tadıyorum. Bütün hayatımı böyle geçirebilirim. Bir yanımda sen, bir yanımda Serkan ve diğer yanımda bebeğimiz. Dörtlük hayatımıza mutlu huzulu devam ederiz. Yada dur. Vazgeçtim. Belki 5, belki 6. Olmadı 10, 11. Ha ne dersin?
D: Futbol takımı mı kuruyorsun derim. Ben nasıl doğurayım o kadar çocuğu?
Ö: Yaparsın sen yaparsın.
Defnenin yanağına kocaman bir öpücük kondurdu. Gözlerini kapayıp kendilerini uykunun kollarına bıraktılar.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Hepinizin kurban bayramı kutlu olsun. Herkese sağlık ve huzur diliyorum.
Yb yarın gelecek.
Yorumlarınızı ve Votelerinizi bekliyorum