( Yazar'dan )
Arabada Ömer her zaman ki gibi Serkanı kendine çekmiş ve sarılmıştı. Eli Serkanın bacağının yanında idi. Ömer camdan dışarı bakıyordu, Serkan Şükrüye arabalar hakkında soru sorup bilgi topluyordu, Defne ise Ömeri izliyordu. Elini Ömerin elinin üstüne koydu. Ömer dokunuşu hissettiğinde şaşırdı. Ama hiç bir şekilde pas vermedi. Defne biraz bozuldu ama elini daha sıkı tuttu.
Şirkete geldiklerinde Rosso katında Defne asansörden inmeden önce Serkanı ve Ömeri yanaklarından öptü. Passioniste Serkan Korişin yanına gitti. Ömerin odasına Sinan geldi. İşler hakkında konuştular. Sonra Ömer başka konuya geçiş yaptı.
Ö: Eee ne zaman yiyoruz yemeği?
Sİ: Hangi yemeği?
Ömer güldü.
Ö: İddia vardı ya hani.
Sİ: Haaa sen onu diyorsun. Tamam ya o iş bende. Yarın akşam yiyoruz o zaman.
Ö: Tamamdır sen haber verirsin herkese.
Sinan başı ile onu onayladıktan sonra odadan çıktı. Aynı zamanda Serkan koskoca Koray Sargına maruz kalmıştı.
K: ... Bende sonra dedim ki "Iııvvvvyyyy paçoooz. Ucuz ayakkabılarınla Nişantaşında ne işin var? Çarpııık. Hayatım bir kuaföre git dip boyan gelmiş çok çirkinsin. Bak Allah var yükarda çok çirkinsin" dedim.
SE: Sıkılmıyoy musun?
K: Neyden Serkoşum?
SE: İnsanlayı ağşalamaktan.
K: Ay sanane be. Sanki seni aşağlıyorum. Gerçi hayatım seni aşalarsam o manyak baban beni keser. Ama seninde aşağlanacak yerin yok. Zeka desen sende, yakışıklılık desen sende biraz boy kısa ama olacak o kadar. Herkes mükemmel değil.
SE: Daha çok küçük olduğum için olabiliy mi?
K: Ne hayatım?
SE: Boyumun kısa olması.
K: Kız sen çok iyisin böyle. Kim demiş kısasın diye? Valla parçalarım onu. Saçını başını yolalım-
Serkan hayretle Koraya bakıyordu. Korayın lafını kesen telefonu idi. Ekranda "Nörom" yazdığını görünce ellerini göğüsüne doğru çekti ve korkmuş ifade ile Serkana bakıyordu. Serkan ne olduğunu anlamamış o da ekrana baktı ama hiç bir şey okuyamadı.
SE: Açmiyacak mısın?
K: Açıyayım mi?
SE: Nasıl isteysen bana niye soyuyosun?
K: Bilmem sormayayım mı?
SE: Vayya beynim yandı ya. Ben niye hiç biy şey anlamıyoyum. Acaba salaklaştım mı yoksa Koyiş doğuştan mı böyle?
K: Nasıl hayatım?
SE: Susma hakkımı kullanmak istiyoyum.
Koray aynı şekilde bakmaya devam ediyordu. Serkan da ona garip garip bakıyordu. Telefon hala çalıyordu ve Serkan sonunda dayanamadı.
SE: E AÇSANA.
K: Bağırma bana. Bağıramazsın.
Sonra işaret parmaklarını yanaklarına koydu ve gözlerini tavana dikti.
K: Ama sen bir İplikçisin. Ne yapmak istersen yaparsın. Niye? Çünkü sen bir İplikçisin.
Telefon sustu.
SE: İplikçi olunca özel güçleye mi sahipsin nasıl yani?
K: Ay ben bir Nöromu arayım.
SE: Telefon susnca mı aklına geldi Koyiş?
Koray eline telefonu aldı ve yine çalmaya başladı.
K: ARIYOR.
SE: Aç.
Koray açtı.
K: Nörüm kuşum nasılsın. Sağ ol bende iyim. Kız valla yalnızım. Serkanı hiç görmedim bugün. Hayatım niye yalan söyleyeyim? Görmedim dedim ya. .... Ha doğru sen daha bir şey dememiştin dimi. .... Yalnızım hayatım. Kız valla bak Serkoş yanımda değil. .... Ha öyle bir şey söylemedin dimi. .... Kız yapma Ömüş bizi kesecek. .... Dur sorayım. Serkoş Neriman yengen ile konuşur musun kuşum?
Serkan kafasını "hayır" anlamında salladı. Korayda "anladım" der gibi gözlerini kırptı.
K: Bekle hayatım şimdi konuşacak.
SE: Hayıy hayıy olmaz. Babam çok kızacak.
Demeye kalmadan Koray telefonu eline tutuşturmuştu.
SE: Alo. .... İyim teşekküy edeyim siz nasılsınız? .... Kusuya bakmayın kapatmam lazım. Hoşçakalın.
Dedi ve kapadı.
K: Kız niye kapattın?
SE: E babam kızay dedim ya.
Koray ve Serkan tartışmaya devam ederken Defne Ömerin odasına gelmişti. Kapıyı tıklattı ve "gir" kelimeyi duyunca kapıyı açıp girdi. Ömer kafasını dosyalardan kaldırmadan sadece gözlerini kapıya çevirdi. Defneyi görünce gülümsemesini bastırmaya çalıştı ve umursamıyormuş gibi yaptı.
Ö: Efendim?
Defne koltuğun arkasına gitti ve ellerini Ömerin omuzlarına koydu.
D: Nasılmış bakalım yakışıklı kocamız?
Ö: Biraz yorgun.
D: E gel bakalım biraz dinlendirelim sizi Ömer bey.
Ömer gülümsedi ama Defne fark etmeden hemen ciddileşti. Defne sandalyeyi geri çekti ve Ömeri elinden tutup kaldırdı. Deri koltukalrından birine oturttu ve ceketini çıkardı. Gömleğin iki kopçasını açtı ve yine arkasına geçti. Masaj yapmaya başladı. Ellerini yavaş yavaş sürterek öne getirdi. Ellerini göğüsünde birleştirdi ve çenesini omuzuna dayadı.
D: Nasıl iyi geldi mi?
Ö: Çok.
Defne gülümsedi ve boynuna bir öpücük kondurdu. Böyle sarılırken Defne açtığı kopçaları kapattı ve bu sefer yanağını öptü. Ömer dayanamadı ve onu kolundan tutup kucağına düşürdü. Defne kucağına iyice yerleşince ellerini boynuna doladı.
Ö: Bugünün özeli ne?
D: Anlamadım.
Ömer Defnenin yüzüne düşen saçını kulağının arkasına sıkıştırdı.
Ö: Böyle şeylere alışık değililm. Şımarırım sonra hep isterim.
D: Ben sana her zaman yaparım. Ne zaman istersen. Masajım sana özel.
Ö: Hmmm. Öyle mi?
D: Öyle.
Yüzlerini yaklaştırdılar. Burunları birbirine değidi ve Ömer dudaklarına eğildi. Milimetlerel kala kapı çaldı. Defne apar topar kalktı ve yine arkasına geçti. Kapı açılınca Derya içeri girdi.
Ö: Ne var Derya?
Der: D-dosyalar Ömer bey.
Ö: Ver.
Ömerin sert konuşmasından Derya ürkmüştü. Ömer dosyaları aldı ve önündeki sehpaya koydu. Bir kalem aldı ve imzaladı. Derya çıkarken odaya koşarak Serkan girdi.
SE: Anneeee napıyoysunuz?
D: Hiç oğlum babana masaj yapıyorum.
Deyip yine ellerini omuzlara koydu. Serkan kocaman gülümsedi ve Ömerin kucağına atladı.
SE: Bende istiyoyum.
Ö: Paşamıza masaj yapmiyacağız da kime yapıcaz dimi.
Ömer başından öptü ve ona masaj yapmaya başladı.
SE: Ayy bu gıdıklıyoymuş ama.
Defne ve Ömer kahkaha attılar.
SE: Siz bayıştınız mı?
D: Yaniiii.
SE: Vayya bayışmazsanız... Şey yapıcam. Şey.
Ö: Napıcan?
SE: Şey. Evlencem.
DefÖm yine kahkaha attı.
Ö: Paşamızın şantajına bak. E oğlum sen ister istemez bir gün evleniceksin.
SE: Olsun ben de eykenden evlencem.
D: Barıştık biz annecim. Merak etme.
Ö: Ha Defne yarın akşam hep beraber akşam yemeğine davetliyiz.
D: Kim davet etti?
Ö: Sinan.
Dedi gülerek.
D: Haaa şu iddia meselesi.
Ö: Aynen.
D: Sen içmeyeceğine emin misin?
Ö: Hemde çok.
D: Öyle olsun bakalım.
Dedikten sonra burnunu saçlarına koydu ve derin derin nefesler ile kokusunu içine çekti.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Dün yaptığınız yorumlar için çok teşekkür ederim. O isyanı yazmak ve yazmamak arasında çok gidip geldim. Fazla mı şımarık olacak diye ama sonunda yazdım.
Yb yarın gelecek.
Yorumlarınızı ve Votelerinizi bekliyorum