NAKAVT

By Fesatrice

1.7M 157K 201K

*Eski adı: Oyunbozan 2* Ardıç: Bana birini ayarlamaya çalışma artık Ardıç: Beni kimseyle yakıştırma Ardıç: Be... More

1- Oyuncu ve Oyunbozan
2- Hayatının Aşkı
3- İlişki Korkusu
4- Ardıç'ın Kriterleri
5- Ardıç Çok Sevmeli
6- Yedek Anahtar
7- Kahvaltı
8- Evlilik Düşünmüyorum
9- Aşk Yok
10- Sabah Koşusu
11- Tuhaf Ziyaret
12- Numara
13- Aşk, Nefretle Başlamaz
14- Nasıl Birisin?
15- Beş Dakika
16- Kendine Ayarla
17- Kavga
18- Sınırlar ve Engeller
19- Sana Bağlıyım
20- Siyah Mont
22- Sevgili Olmalıydınız
23- Dilek Hakkı
24- Taklit
25- Rüya'nın İstekleri
26- Karşılaşma
27- Ardıç'ın Kırık Ruhu
28- Kırık Ruhumu İyileştiren
29- Sana Âşığım, Aptal Kız
30- Kulak Misafiri
31- Maç Günü
32- Yasak Bir An
33- Yaşananlar Hakkında
34- Gece Ziyareti
35- Yol Arkadaşı
36- Nefes Al, Rüya
37- Bu Kadar Yaklaştın
38- Şüphe
39- Rüya Yüksel
40- Aklımı Karıştırıyorsun
41- Şimdi Ödeştik
42- Bana Güvenmiyorsun
43- Yanılgı
44- İlk Çatırdamalar
45- Ardıç'ın Kıskançlığı
46- En Sonunda Beni Çıldırttın
47- Mercan
48- İşini Zorlaştırıyorum
49- Rüya'nın Oyunu
50- Gerçekler
51- Satılık Çocuk
52- Efe Gümüş
53- Beni Öpme
54- Üç Kardeş, Üç Farklı Soyadı
55- Bana Razı Olma
56- Arkadaşlığımızı Bozmak İstiyorum
57- Her Yerini Öpmüyorsam
58- Beni Sevmediğini Söyle
59- Yüzleşme
60- Şimdi Ağla, Ardıç
61- Teslim Oluyorum
62- Evine Hoş Geldin
63- Kalp Meselesi
64- Sadece Sana
65- Durmamı Söyle
66- İlk Yumruk, Tek Yumruk
67- Aramızda Sır Olmamalı
68- Babasının Oğlu
69- Öldür Kendini
70- Ayrılalım
71- Damat Adayları
72- Çınar Yüksel
73- Zaman, Tüm Yaraların İlacı
74- Büyük Gün, Büyük Sorun
FİNAL
Özel Bölüm
Özel Bölüm 2
Özel Bölüm 3
Özel Bölüm 4
Özel Bölüm 5 / Part-1
Özel Bölüm 5 / Part-2

21- Melek Gibi

19.3K 1.8K 1.6K
By Fesatrice

Meghan Trainor - Title

İyi okumalar.

Rüya: Aferin, aptal çocuk

Rüya: Ne güzel anlaştın Gaye'yle

Rüya: Kıza laf atmadan 2 saniye duramadın mı?

Egemen: Kuzi vallahi denedim

Egemen: Cidden denedim ama engel olamadım kendime

Egemen: Yazdığını görünce bile laf atasım geliyor

Rüya: Balıkların ne günahı vardı?

Egemen: O konuda fikrimin arkasındayım

Egemen: Balıkları sevebiliyor ama benden haz etmiyor, öyle mi?

Rüya: Taktın bakıyorum da

Egemen: Yoo, hiç de takmadım

Rüya: Ayrıca, senden hoşlanmak zorunda değil

Rüya: Seni tanımıyor

Rüya: Ve bu saatten sonra hoşlanacağını da sanmam çünkü kızın balıklarına laf attın

Egemen: Benden hoşlanması gereken kişi o değil

Rüya: Deli ediyorsun beni

Egemen: Dünyaya bunun için geldim

Rüya: Farkındayım

Rüya: Sizi ilk tanıştırdığım günden sonra dershanede kızlara rastladığımda ne oldu, biliyor musun?

Rüya: Ağızlarını aradım

Rüya: Egemen nasıl biri sizce gibisinden işte

Rüya: Gaye senin için ne dedi, tahmin et bakalım

Egemen: Ne dediğini umursamıyorum

Rüya: Ama umursamalısın

Rüya: İyi birine benzediğini söyledi

Rüya: Senden hoşlanmamasının seninle bir alakası yok çünkü

Rüya: Sadece tedbirli davranıyor ama sen çok kişisel algıladın olayı

Rüya: Sonuçta seni tanımıyor ve kankasının hayatına girip onu elinden alacaksın gözüyle bakıyor

Rüya: Aynısını bizim yaşadığımızı düşünüyorum, sanırım ben de başta istemezdim

Rüya: Elbette mutluluğun mutluluğumdur

Rüya: Ama artık minik bebeğim olamayacaksın çünkü bir ilişki yaşayacak kadar büyümüş olacaksın

Egemen: Vicdan azabı çekmem için mi anlatıyorsun bunları?

Rüya: Evet

Rüya: Vicdan azabı çekmelisin

Rüya: Ve anlaman gerekiyor, Egemen

Rüya: Herkesle anlaşamazsın

Egemen: Anlaşabilirim

Egemen: Ama Gaye ile anlaşmama gerek yok

Rüya: Tabii ki de yok

Rüya: Yine de kavgaya yer aramasan daha iyi olabilir

Egemen: Elimde değil

Egemen: Enerjimiz tutmuyor kızla

Egemen: Geriyor beni

Egemen: Bir insan nasıl balıkları sevebilir?

Rüya: Taktın sen de ama

Rüya: İstediği hayvanı sever

Rüya: Sana ne?

Egemen: Tuhaf bir kız olduğunu kabul etmek zorundasın

Egemen: Şu kamera fobisine ne demeli?

Egemen: Gerçekten de fotoğraf çekilmekten nefret ediyor olamaz

Rüya: Olabilir

Egemen: Olamaz

Rüya: Niye olmasın?

Egemen: Hadi ama

Egemen: Görüyorsun sen de

Rüya: Görmüyorum

Egemen: Fark etmedin mi?

Rüya: Neyi?

Egemen: Gıcık biri olabilir ama yiğidi öldür, hakkını yeme demişler

Egemen: Melek gibi görünüyor

Egemen: Bir kız olsam ve o kadar güzel olsam fotoğraf çekilmekten nefret etmezdim

Egemen: Hatta her an kendimi çekip paylaşırdım ki insanların gözü gönlü açılsın

Egemen: Tabii ben kız olsam Gaye'den çok daha sevimli bir kız olurdum

Rüya: Melek gibi mi görünüyor?

Egemen: Evet

Rüya: Bilemedim şimdi

Rüya: Yani normal bence

Egemen: Saçmalama

Egemen: Aşırı güzel

Rüya: Aşırı mı?

Egemen: Evet

Egemen: Bir saniye

Egemen: Sen ne yapmaya çalışıyorsun?

Rüya: Seni anlamaya çalışıyorum

Rüya: Demek Gaye melek gibi görünüyor

Egemen: Hoşlanmadım diye hakkını yiyemem, güzel kız

Rüya: Hoşlanmamış mısın?

Egemen: Rüya.

Rüya: Egemen.

Egemen: Ne yapmaya çalıştığını anlıyorum ama yemez

Egemen: İlk görüşte hoşlanmadığım bir insandan sonradan da hoşlanmam

Egemen: Gaye beni huzursuz ediyor

Rüya: Böyle diyorsun ama Gaye'den başka bir şeyden bahsetmiyorsun

Egemen: Hiç de öyle yapmıyorum bir kere

Rüya: Ya, kızın melek gibi göründüğünü de ben söyledim çünkü

Egemen: Yalan mı söyleseydim?

Rüya: Yani, bunu belirtmene pek gerek yoktu

Rüya: Israrla Gaye'nin çok güzel olduğunu söyledin

Egemen: Çünkü sen benim kuzenimsin ve sana her şeyi anlatırım

Egemen: Ayrıca, içim dışım birdir benim

Rüya: Aslında öyle değilsin

Egemen: Nasılım peki?

Rüya: Boş ver, kendin yaşar görürsün

Rüya: Benim şimdi çıkmam lazım

Rüya: Ardıç'ın kurtardığı köpeği dayıma götüreceğiz

Rüya: Görüşürüz

Egemen: Dayıma selam çak benden

Egemen: Görüşürüz

***

Rüya, Ardıç'ın oturduğu apartmanın kapısının önünde beklerken bir yandan da etrafa göz kulak oluyordu. Köpeğin sahibinin evden çıktığını görmüşlerdi, o buralarda değilken köpekle beraber kaçacak ve dayısına gideceklerdi.

Ardıç, nihayet apartman kapısında göründüğünde ceketindeki şişkinlikten köpeği ceketinin içine sakladığı anlaşılıyordu. Dışarıya çıkmak konusunda ürkek olan köpek, kurtarıcısı olarak gördüğü Ardıç'ın göğsüne büyük bir memnuniyetle sığınmıştı. Rüya, bu görüntü karşısında tebessüm ederken Ardıç, bakışlarını kaldırdı ve ona gülümseyerek bakan Rüya'yı gördü.

Saçlarını ortadan ayırıp iki tarafı da örmüş olan Rüya'nın üzerinde siyah bir tayt ve yumuşacık olduğu uzaktan bile belli olan bir kazak vardı. Kızın görüntüsüyle sarsılan Ardıç, aklını toparlamak için birkaç saniyeye ihtiyaç duydu ancak kafayı yiyecekti. Çok tatlı görünüyordu.

"İnanmıyorum," dedi Rüya şaşkınca. Ona doğru gelirken yüzündeki gülümseme genişledi. "İlk kez bu kadar uzun görüyorum sakalını."

Ardıç, Rüya dediği için mi bilinmez, tek eliyle yanağını kaplayan sakallarını kaşıdı. Normalde hiç uzatmazdı ama kucağındaki işe yaramazla ilgilenmekten kendine vakit ayıramamıştı. Ardıç'ın kendine vakit ayıramamanın sonucu olarak gördüğü sakalları Rüya ona epey yakıştırmıştı. Genç adam nefes kesici görünüyordu.

Rüya, iyice yakınına girdiğinde kızın kokusu da tüm hücrelerini işgal etmişti. Yakından bakınca saçlarını yeni yıkadığını, hâlâ bir kısmının nemli olduğunu görebiliyordu.

Tam ona saçlarını iyice kurutmadan dışarıya çıktığı için kızacaktı ki Rüya, eğilerek Ardıç'ın ceketinin içinde gizlenmiş köpeğin başını okşadı. Saçlarından yükselen şampuan kokusuyla iyice sarhoşa dönen Ardıç sonuç olarak hiçbir şey söyleyememişti.

"Nasıl ayrılacak senden? Şuna bak, yapışık ikizin gibi resmen."

Ardıç'ın kucağına sığınmış köpeğe ve onun ürkekliğine bakarken Rüya'nın gözleri dolmuştu. Hüngür hüngür ağlamak istemediği için elini istemeye istemeye köpekten çekti ve gözlerini kırpıştırdı. Kızın yaşarmış gözlerine bakarken Ardıç'ın içi gitmişti. İmkânı olsa ceketinin diğer yanına da Rüya'yı saklayacaktı ancak bu konudan bahsetmek yerine konuyu geçiştirmeyi tercih etti. Çünkü bahsederse daha kötüsü olabilir, Rüya ağlayabilirdi.

"Hadi, gidelim artık. Burada daha fazla dikilemeyiz."

Ardıç'ın kucağındaki köpek, başını kaldırıp Ardıç'ın suratını yalamaya yeltenirken Rüya, Ardıç'ın başını çevirmesini kıkırdayarak izledi. Huysuzluk ediyordu, söyleniyordu ama dudaklarında filizlenen o gizli tebessümü Rüya'dan saklayamazdı. Bu köpeğe bağlandığını inkâr etse de bunun bir yalan olduğu oldukça açıktı.

"Yılışık," diye homurdandı Ardıç. Köpek, başını Ardıç'ın göğsüne iyice yaslayıp aşağıdan onun suratına aşkla baktığında Rüya, kahkahasını tutamamıştı.

Ardıç, göz ucuyla Rüya'ya bakıp içten içe eridi. Kızın hoş kahkahası, gülerken kısılan gözleri tatlı görüntüsünü mümkünmüş gibi daha da ileriye götürmüştü. Rüya, Ardıç'a doğru yanaşıp "Sana âşık işte," dediğinde Ardıç, ilk birkaç saniye ne dediğini algılayamamıştı. Bakışlarını kucağındaki köpeğe çevirdi.

"Hayır, değil. Yılışık hayvanın teki yalnızca."

"Ama seviyorsun bu yılışık hayvanı."

"Özel bir sevgi yok," diye ısrar etti Ardıç. Rüya, başını onaylamazca iki yana sallayıp bakışlarını önüne çevirdi. Ardıç, dilediği kadar inkâr edebilirdi ancak Rüya, onun o köpeğe ne kadar bağlandığının fakındaydı.

Rüya, önündeki yola bakıp sessizce yürümeye devam ederken uzaklardan gelen adamı gördüğünde başından aşağıya kaynar sular döküldü. Köpeğin sahibi henüz fark etmemiş olsa da onların olduğu tarafa doğru yürüyordu ve köpeğini Ardıç'ın kucağında gördüğünde... Hiç de iyi şeyler olmayacaktı. Rüya, bir şey yapmak zorundaydı.

İkinci kere düşünmeden kendini Ardıç'ın önüne attı. Ardıç'ın da adımları dururken bedenleri birbirine çok yakın duruyordu. Ardıç'ın kahverengi gözleri sorar bakışlarla gözlerine bakarken Rüya, elini ona doğru uzatıp konuştu. "Saçında bir şey kalmış."

Sesindeki gizli imayı çözen Ardıç, hızlıca Rüya'nın arkasına baktı. Tekrar Rüya'ya döndüğünde yüzünde olanları anlamış birinin bakışı vardı. Başını Rüya'ya doğru eğip aslında saçında olmayan şeyi alması için ona izin verdi.

Rüya, elini Ardıç'ın dalgalı saçlarına daldırdığında onu karşılayan tutamlar oldukça yumuşaktı. Daha öncesinde Ardıç'ı sakinleştirmek için ona sarıldığında yalnızca ensesindeki tutamlara dokunabilmişti. Onun gibi sert olmak adına bu kadar çok uğraşan bir erkeğin böyle yumuşacık saçlarının olması Rüya'ya biraz komik geliyordu.

Kahkahasını bastırsa da dudaklarında filizlenen tebessümü bastıramayan Rüya, Ardıç'ın saçlarındaki aslında olmayan şeyi almakla çok meşguldü. Ardıç, dibine kadar girmiş bu tebessüm eden yüze baktı. İç geçirmemek adına nefesini tuttu. İkisinin bedeni olayı hissetmiş ve korkmuş köpeği güvenle saklıyordu. Yine de Ardıç, adam tam yanlarından geçtiği esnada paniğe kapılmıştı.

Elini Rüya'nın beline koyarak sağa doğru döndü. Rüya da onunla beraber dönerken Ardıç, Rüya'nın belindeki eliyle onu kendine doğru çekmişti. Ardıç'ın kokusu etrafını sararken Rüya'nın kalbi hoplamıştı. Genç adamın saçlarında gezinen parmakları duraksadı, eli saçlarından yavaşça düştü. Elini çekerken yanağındaki sakallara da değmişti.

Ardıç'ın ağırlaşmış kahverengi gözlerine bakarken bekledi. Kulaklarının etrafı sanki bir katmanla sarılmış gibiydi, dışarıdaki seslere fazlasıyla kapalıydı. Arkasından geçen adım seslerini çok derinden duyuyor gibiydi. O adım seslerinin geçmesini bekledi. Bu esnada Ardıç'ın beline sardığı parmaklarının altındaki teni karıncalanıyordu.

Genç adamın tutuşu nazikti ancak belini kavrayış şekli sahipleniciydi. Sanki bu beli kavraması gereken tek kişiymiş gibi, bunu istediği zaman yapmaya hakkı varmış gibi... Olmadığını Ardıç çok net bir şekilde biliyordu. Yine de ona dokunmanın getirdiği büyüleyici hissin tadını çıkardı. Ömrü boyunca Rüya'ya en fazla bu kadar dokunabilirdi. Bununla yetinmek zorundaydı ancak bu çok zordu.

Ardıç, fark etmeden Rüya'yı biraz daha kendisine doğru çekti. Ardıç'ın sert bedenine hafifçe yaslanan Rüya, yüzüne hücum eden kandan dolayı başının zonkladığını hissediyordu. Kalbi... Kalbi neden bu kadar çok ağrıyordu? Ritmindeki düzensizlik Rüya'nın gözünü korkutmuştu.

"Gitti," dedi Ardıç uzun bir süre sonra. Aslında adam oradan çekip gideli epey bir oluyordu ancak Ardıç, bedenine yaslı bu sıcacık bedenden ayrılmak istememişti. Elini istemeyerek Rüya'nın belinden çekti. Genç kız, geriye doğru bir adım atmadan başını kaldırdığında Ardıç, onun yüzündeki tuhaf ifadeye birkaç saniye için tanıklık etmişti.

"Kusura bakma," diye mırıldandı bir süre sonra. "Ceketimin içindeki şişkinliği görmesini istemedim."

"Evet," dedikten sonra geri çekildi Rüya. "Bunu ben de istemem. Sonuçta o şişkinliğe bir şey olursa kahrolursun."

Ardıç, gözlerini devirdikten sonra yürümeye kaldıkları yerden devam etmişlerdi. "Bir hayvan zarar gördüğü için üzülürüm yalnızca. Kahrolmam."

"Ne zaman bu köpeğe bağlandığını itiraf edeceksin?"

"Hiçbir zaman çünkü böyle bir şey olmadı."

"Oldu," diye ısrar etti Rüya.

"Olmadı," dedi Ardıç.

"Off, tamam! Olmadı."

Rüya, onun bu köpeği sahiplenemeyeceğini biliyordu. Evinde bakamazdı. Çünkü onu sahibinden çalmıştı ve az önce atlattıkları riskten sonra köpeği böyle bir ortamda barındıramazdı. Köpeğin dışarıda özgürce koşması ve oynaması gerekiyordu. Bu yüzden köpeği sahiplendirmek zorundalardı.

Ama en azından köpeğe bağlandığını kabul etse çok güzel olacaktı. Çünkü Rüya, dayısının dünyalar tatlısı bir adam olduğunu ve Ardıç'ın da istediği zaman ziyarete gidebileceğini biliyordu. Eğer bağlandığını kabul ederse köpeği sık sık ziyaret edebilirdi. İkisine de çok iyi gelecekti.

Rüya, sırıtarak Ardıç'ın yüzüne baktı ve son lafı söylemek amacıyla dudaklarını araladı.

"Ama bağlandın."

Continue Reading

You'll Also Like

1.3M 52.9K 26
(18+ cinsellik ve şiddet içerir.) Başımızın üstünde ki elçilik binasının içinde bir ses yankılandı. "Şuandan itibaren; Onun tek bir saç teline zarar...
NOKTALI VİRGÜL By D.

General Fiction

9K 334 1
Panomdaki duyuru okuyarak kitaba başlayın. ❝Sana unutturulmayan her anı, defalarca kez yırtarcasına çevirilmeyi bekleyen, ucu göğsünde tetikte bekley...
1.6M 99.1K 61
Ulaş: Ev alma, komşu al demişler. Işık: Öyle mi demişler. Ulaş: Öyle demişler. Alacağım seni kendime. Mecburuz.
15.6K 1.6K 32
Ben Kayla Kamer, doğum gününde babası gözünün önünde yedi kurşunla katledilen Kayla. Ben Kayla Kamer, annesinin evlendiği pislik adamdan şiddet gören...