videocall | chanlix

By nuevomes

262K 20.4K 5.2K

3RACHA pandemi dolayısıyla buluşamadığı hayranlarıyla online fan meeting yapmaya karar verir -soft -tek bölüm... More

0
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
özel bölüm
özel bölüm 2

61

2.6K 215 93
By nuevomes

Minho gördüğü haberlerden sonra hızla küçük kardeşine yazmış ancak cevap alamayınca evine gelmişti. Kapıyı açan sevgilisine şaşkınca baktı, "Oh sincap?"

Küçüğü gülerek boynuna sarıldı, "Hoş geldin sevgilim."

Minho küçüğünün gülüşü ile rahatladığını hissetti, işler düşündüğü kadar karmaşık değildi demek ki. Ayakkabılarını çıkarıp kapıyı kapattıklarında yürümeye başlayan sevgilisini tuttu, "Nereye?"

"İçeri geçmiyor muyuz?" Küçüğü şaşırmıştı.

Minho gülümseyip sevgilisini kendine çekti, "Önce birazcık seveyim seni." Jisung'un cevap vermesine fırsat bile vermeden küçüğünün dudağını öptü, Jisung boştaki elini sevgilisinin ensesine bıraktı, oradaki saçlarla oynamaya başladı. Küçüğünün alt dudağını dişlerinin arasına sıkıştırıp çekti Minho. Jisung ensesine asılıp inlemişti.

Aynı anda içeri geri gelmeyen kardeşini merak eden Chan bağırdı, "Jisung kim geldi?"

Jisung ıslak bir sesle sevgilisinin dudağından ayrıldı, "Minho gelmiş hyung." Sevgilisinin dudaklarına ıslak ve hızlı bir öpücük bırakıp içeri geçti.

Koltuğa oturduğunda sevgilisinin kolunun altında olan Felix güldü, "Dudakların kızarmış." Jisung omuz silkti, Minho'nun yanına oturması için işaret etti.

Minho sincabının yanına oturup elini omzuna atarken konuştu, "İnsan telefonuna bakar. Merak ettim haberleri görünce."

Chan dudaklarını birbirine bastırdı, "Telefonuna ben el koydum, üzgünüm Minho. Görmemişim aradığını. Bir süre ilgilenmese iyi olur diye düşündüm."

Minho duydukları ile gülümseyip teşekkür etti, kardeşini düşünen bir sevgilisi vardı. Felix için içi çok rahattı. Gözlerini ikilinin üzerinde gezdirirken sordu, "Ne yapmayı planlıyorsunuz peki? Bahse girerim sizi her an takip edeceklerdir, sadece sen değil Chan hyung, artık Felix de gözetim altındadır."

Chan gülümsedi kafasını sallarken, "Biz de tam bunu konuşmak üzereydik."

Pekala, Chan bunun bu kadar uzun gitmeyeceğini elbette farkındaydı. Bir yerde patlayacaklardı. Sevgilisinin omzundaki eli onu rahatlatmak istercesine okşuyordu.

"Şey desek? Benim çizimlerimi görüp benimle tanışmak istediğinizi. Bence garipsenmez hı?"

Jisung kıkırdadı, "Geri kalan diğerleri değil de neden sen?"

"Bence çok mantıklıydı." dedi Minho da kaşlarını çatıp.

Jisung elini sevgilisinin yanağına çıkardı, "Bebeğim, hayranlarımız böyle şeyleri yemez. Bir kere görüşür iki kere görüşür ancak bu sürekli devam edecek." Kaşlarını çatıp karşılarındaki ikiliye döndü, "Edecek değil mi? Boşuna düşünmüyoruz burada."

Felix'in gözleri Chan'a kaydı, Chan ona baktı ve gülümsedi. "Edecek tabii." Dudaklarını çillerin üzerine bastırdı. Felix titrek bir nefes çekip gözlerini kapattı, ta ki dudaklar ondan ayrılana kadar.

"Bence yol basit." dedi Chan, kendinden emin bir şekilde, "Her şeyi açıkça söylemeliyiz."

Felix hızla kafasını kaldırdı, sevgilisine baktı. "Tanrım! Çok fazla nefret alırsınız, şirket ayrıca. Bu kadar basit mi? Ya grubu dağıtırlarsa? Hayır hayır. Olmaz." Hızla kendi kendine konuşmaya başladı küçük olan.

Chan gülümsedi, karşısındaki ikiliye seslendi, "Gözlerinizi kapatın." İkili güldü ancak kapattı, görmek istedikleri bir manzara değildi zaten. Chan, Felix'in konuşan ağzının üzerine dudaklarını kapattı. Felix'in sesi önce boğulmuş, sonra tamamen kesilmişti.

"Sakin olur musun bebeğim? Her şeyi halledeceğiz." Felix mayışmış gibi sevgilisine baktı. Sessizleşmişti, bu yöntem oldukça hoşuna gitmişti.

"Bitti mi?" diye bağırdı Jisung gülerek.

Minho tek gözünü açıp baktı, "Bitmiş sevgilim. Bakabilirsin."

"Changbin ile Jeongin'den haberiniz var mı?" Felix aklına gelen ayrıntı ile sordu.

"Jeongin oldukça sakinleşmişti. Changbin etkisi herhalde. Öptü mü ne yaptı da şoka girdi bizimki bilmiyorum. Konuşturamadım da."

Minho olanları öğrenemediği için hiç mutlu değildi, sevgilisi de onu onayladı, "Changbin hyungdan da ben hiçbir şey alamadım. Sizin durumunuzdan daha çok keyfimi kaçırdı bu. Kesin öpüştüler ya. Nasıl kaçırdık?"

Chan karşısındaki ikilinin tavırlarına güldü, küçük çocuklar gibi mızıklanıyorlardı. Sevgilisinin kulağına eğildi, "Ben öğrendim neler olduğunu."

Felix duyduklarıyla anında ayaklandı, "Ah Channie, haydi şey yapalım, kahve. Evet, kahve en iyisi."

Chan koltuktan kalkıp gülerek sevgilisini takip etti, odadan çıkarlarken arkalarından Jisung'un konuşmasını duydu, "Kesin öpüşecekler mutfakta. Ondan kaçıyorlar. Bassak mı onları?"

Minho'nun boğuk sesi cevapladı, "Ya da biz de onların yaptığını yaparız."

"Hemen anlat, hemen." Mutfağın kapısından girdiği gibi yerinde zıplamaya başlamıştı küçük olan.

Chan filtre kahve makinesine kahve koyarken konuştu, "Kahveyi demleyelim önce."

Felix, sevgilisinin kendi mutfağında hareket etmesini izlemekle kaldı sadece. Demek Chan böyle hissediyordu, kendisi onun mutfağında bir şeyler yaparken. Bu hissi sevmişti. Büyük olan bardakları tezgaha bıraktığında onu izleyen sevgilisine döndü.

"Gel bakalım yanıma." Felix itiraz etmeden yaklaştı. Chan belinden kavradı sevgilisini, "Aramızda kalacak tamam mı? İçerideki yamyamlara belli etmemelisin. Utandıracaklar yoksa." Felix güldü ancak kafasıyla onayladı onu. Chan aldığı onay ile konuşmaya devam etti, "Changbin, geçen akşam buluştuktan sonra eve geldiğinde Jeongin'in ismini değiştirdi rehberinde, Gyu yaptı. Bu ne demek biliyor musun?" Felix'in bildiği tek Gyu, Changbin'in uyku peluşu Gyu idi. Gözleri açıldı fark ettiği şeyle, Chan sevgilisinin tepkilerini adım adım izlemişti. "Tam olarak öyle sevgilim. Changbin bir başkasına Gyu diyorsa ki bu bizim için imkansızdı, o zaman gerçekten bir şeyler hissediyordur."

"Oh bunu bilerek sessiz kalmak çok zor olacak, sen nasıl çatlamadan durabildin?" Felix'in sorusuna güldü büyük olan.

Omuz silkti, "Seni düşünmekle meşgul oluyorum bu aralar çokça, aklımdan çıkmış."

"İflah olmaz bir romantiksin Channie, ama çok seviyorum yine de."

"Ben de güzelim, ben de seni seviyorum." Saçların arasına bastırdı dudaklarını genç adam. Kahve makinesi öttüğünde birbirlerinden ayrıldılar, Felix kahveleri bardaklara dökmeye başladı. Salona geçmeden hemen önce Chan mutfak kapısını çarptığında Felix dönüp ona baktı, korkmuştu. Elindekileri dökecekti az daha.

Chan masum bir şekilde sırıttı, "İçeride onları dudak dudağa ya da kucak kucağa yakalamak istemiyorum. Toparlanmaları için süre vereyim dedim." Felix kıkırdadı, yürümeye devam etti.

Salonda oturan çifte baktılar ancak bir şey demeden oturdular. Felix bardağını bacağına yaslayıp sevgilisinin omzuna yaslandı, arkasında hissetmek içini güvenle dolduruyordu. Minho güldü, "Hey Lix, sanırım bizden korkmalılar. Baksana 3RACHA'yı nasıl tavladık ama." Beklemedikleri bu cümle salonun içini kıkırtılar ile doldurmuştu.




Ay benim gıybet kazanı içinde yaşamak isteyen libidolu çiftim Minsung.. Ete kemiğe bürünecekler diye korkuyorum, o kadar içimizden gibi yazıyorum ki onları 😂

Kaos yazmayı sevmeyen, yazdığı kaosu anca bir bölüm ucundan gösteren yazar benim, evet. Asla üzemiyorum bebeklerimi. Kafamızı dağıtmaya geldiğimiz şu platformda dert sahibi olmayalım bir de... sdşlgisdklh

Diğer bölüm sizin bölümünüz ;) Görüşelim o zaman. Sizi seviyorum 💝

Continue Reading

You'll Also Like

4.7K 673 16
beomgyu: ablamdan uzak duracaksın yeonjun: ? UYARI: Mature Content, rahatsız olan okumasın.
103K 10.6K 32
"Aşkın habercisidir kuşlar, bilmiyor musunuz prens'im?" "Aşk; aptalların uydurduğu en gereksiz duygudur" | HyunIn | | Mpreg |
9K 1.7K 40
"biraz daha kavga edersek ev sahibi anamızı sikecekmiş."
5.6K 859 18
"Cehennemin kapıları daha fazla dayanmaz, şeytan uyanıyor. Kanatlarım insanlara faydalı olabilecek mi?" "Kanatlarını koparmak çocuklarım için bir zev...