Bölüm -10 OMG !

7.2K 270 74
                                    

Ne kadar zaman boyunca takside ilerliyoruz bilmiyorum. Ben ise başımı cama yaslamış, yolun bitmesini bekliyorum. 'Belki Berke ile konuşmak bana iyi gelir' düşüncesiyle şuan burada bulunuyorum. Lakin tek düşündüğüm o psikopat, sadist, öküz, aptal, kendisini kötü çocuk sanan bir hayvan ! Tamam belki hiç bir şey değiliz, belki o öpmedi, O kız öptü ! Olabilir. Bu kalbimin ağrısına 'dur' diyemeyecek kadar güçlü !

Şu hayatıma kadar hiç birisiyle öpüşmeyen ben, şu andan itibaren hoşlandığımı kabul ettiğim çocuğu gözümün önünde başka bir kızla öpüşürken gördüm. Zaten asla ben ve Mert diye bir şey olmayacaktı ! Böyle bir şey imkansız ! Düşünsenize ; Mert ve Ben ?

"Masal geldik bebeğim !" Beni düşüncelerimden uzaklaştıran Berke oldu. Kafamı olumlu anlamda salladım ve taksiden çıkmak için hamle yaptım. O anda havalanmam bir oldu. Tabii ki de Berke !

"Berke sen ne yaptığı-" beni sözlerimden Bölen, beni Berke'nin değil de Mert'in taşıdığını görmem oldu. Şaşkınlıkla Mert'e bakarken Mert 32 diş sırıtıyordu. "M-Mert ? Ne işin var senin burada ?" Dedim.

"Ne o beni gördüğüne hiç mi sevinmedin mi ?" Dedi Mert hala Gülerken. "Sevinmedim. Şimdi indir beni ! Hemen !" Mert'in sırıtışı yüzünden bir anda silindi ve kendimi yerde buldum. Beni cidden yere mi attı o ?

Ardından beni boğazımdan tuttu ve demirlere sürükleyerek, Kafamı oraya çarptırdı. Şuan beyin felci geçirebilirim. Acıdan da ölebilirim. "Eğer. Bir daha. Bana. Emir verirsen.-" sinirini kontrol etmeye çalıştığı bariz ortadaydı. Ama bu ondan nefret ettiğim gerçeğini değiştirmez ! "Seni öldürürüm !" Dedi ve hızla yanımdan uzaklaştı.

Şuan kendimi bayılmamak için zor tutuyorum ! "M-Masal (!) ? Ne oldu böyle sana ?" dedi Berke ve hızlıca yanıma geldi. Ben ise artık kendimi tutamayacak derecedeydim. Bu kadar güçsüz olmak zorunda mıydım ? Elimi kafamın acıyan yerine götürdüm ve baktığımda elimde kan vardı. Elimi yumruk yaptım ve ağladığımı bile bilmeden ağlamaya devam ettim.

"B-Berke bana yardım et..."

**

"Bir sorun yok değil mi doktor bey ?" Diye soran Berke 'nin sesiyle Gözlerimi araladım. "Hayır efendim, hiç bir sorun yok !" Gel bir de bana sor onu ! "Beyin çarpma şiddetiyle biraz hasar Görmüş, şanslı ki çarpma Şiddeti çok fazla değilmiş." Dedi doktor. Ben ise uyandığımı belli etmemeye çalışıyordum. Çünkü 'nasıl oldu' sorularına pek hazırlıklı değilim.

"Masal ! Uyanmışsın hiç söylemiyorsun bak ! Kızarım ama !" Dedi Berke ve 32 diş sırıtmaya başladı. Ben ise bu davranışına karşı Gözlerimi devirmekle yetindim. "Şuradan bir çıkalım. Mert'in ağzına sıçıcam..." Berke bildiği bütün küfürleri sıralarken ben elimdeki serumu çıkartıp, okul çantamı aldım.

"Hadi Berke ! Gitmiyor muyuz ?" Dedim. Berke küfürlerini bırakıp, bana döndü ve sırıttı. "Hadi gidip Mert'in icabına bakalım... Bayanlar önden !" Dedi ve Kapıya doğru elini uzattı. "Mersi." Dedim ve Kapıdan çıktım. Berke iyi bir çocuğa benziyordu. Öyle olmasa beni hastanede tek Başıma bırakıp gidebilirdi ! Ama gitmedi. Herkes Mert değil Masal !

"Mert'e ne yapıyoruz ?" Dedim büyük bir Hevesle. "Benden onunla kavga etmemi Düşünme ! O beni döver lan." Dedi ve Güldü. "Ama çok güzel bir şey bulmalıyız. Mert her ne kadar seni sevsede, itiraf etmiyor. Bu yüzden acımasızca oynayacağız." Dedi ve hızlıca yürümeye başladı.

Berke'yi Mert'den ayıran tek özelliği; insan olması sanırım. Mert böyle bir özellik bulundurmuyor.

**

Berkenin beni eve bırakmasının ardından, bir buçuk saat geçmişti ve ben bu zamandır test çözüyordum. Neden mi ? Çünkü test çözerken sadece soruya odaklanmış oluyorum ve biraz bile olsa bugün Olanları düşünmüyorum. Test çözmenin en güzel yanı bu değil mi zaten ?

İyi Kızlar Kötü Çocukları Sever Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin