Özgür'ün Özgürlüğü

2.8K 111 111
                                    

Selamlar sevgiler..

"Miran bırakın yatağa alınmamayı odaya sokulmamayı bile haketti. Reyyoşa kocasını kapı önünde süründürmeler yakışır" diyerek yeni bölümden spoiler bırakıp kaçıyorum.

Bölümün devamı bana, oylar ve yorumlar size emanet..🌾

"Son birkaç aksesuar kaldı. Ne zamandır bekliyorum ancak gelemedi bir türlü. Sanırım bir iki güne gelir. Kendi elimle getirip yerleştirmek için sabırsızlanıyorum. Tümü özel tasarım. Çok özel parçalar. Onlar da yerleşince oda tamamlanmış diyebileceğiz" derken karşısında duran çifte bakıyordu. "Neyse yine görüşeceğiz ama yinede sizinle çalışmak fazlasıyla zevk verdi teşekkür ederim" dedikten sonra elini Miran'a uzatmıştı Özgür hanım.

Miran göz ucuyla bir saniye kadar Reyyan'ı kontrol ettikten sonra gerginliğini hissettirmemek için hiç bozuntuya varmeden kendisine uzanan eli sıktı. "Biz teşekkür ederiz. Elinize sağlık"

Ardından Reyyan'a dönerek "görüşürüz Reyyan hanım" dedi.

"Görüşürüz" dedi Reyyan bir daha adını bile duymak istemediğini çok iyi bildiği kadına.
Özgür, kendisine eşlik eden Esma hanımla beraber merdivenlerden aşağıya inerken Miran'ın yüzüne bile bakmadan odaya girmişti Reyyan. Ne hayallerle yaptıracağı odanın her köşesine Özgür'ün elinin değdiğini düşündükçe midesi bulanıyor, burada nasıl kalacağını düşünüyordu. Biraz sonra Miran geldi odaya. Mahçup hali yüzlerce kilometreden anlaşılabilirdi. Reyyan yüzünü buruşturarak Miran'a bakmış hemen ardından gözlerini devirerek eşsiz manzarlı pencereye yönelmişti. Pencere önünde durup birkaç dakika kafasını topladıktan sonra odadaki sessizliği bozdu.

"İlk getirdiğin akşam anlamış mıydın?"

"Hayır Reyyan. Sana yemin ederim anlamadım"

Küçümser bir gülücük attıktan sonra yüzünü kapı dibinde suçluluk duygusuyla iki büklüm olan adama çevirdi.

"Belkide odayı illa o yapsın diye tutturduğunda, övgülerin birini alıp dokuzunu ona gönderdiğinde, resmiyeti tamamen ortadan kaldırdığında ve buna benzer sayamadığım veya benim görmediğim pek çok şeyden dolayı sen düşürmüşsündür eşşeğin aklına karpuz kabuğunu! Ne dersin?"

Evet Miran suçluluk hissediyordu. Reyyan'ı kızdırmak için yapmayacağı bir şeyi yaparak fazla yakın davranmıştı Özgür hanıma. Devam eden günlerde Özgür'ün, otelde sürekli yan yana gelme çabası içerisinde oluşu, sebepli sebepsiz telefon aramaları ve açık imalarıyla niyetini iyiden iyiye belli etmesinden sonra, buna kendinin mi sebep olduğu sorusu beynini kemiriyordu. Bununla beraber, gerek olmadığı halde konağa sürekli olarak gelip gitmesi, yeri gelince tüm gününü konakta geçirmesi ve çalışanlardan kendisi hakkında bilgi edinmeye çalışması gözünden kaçmamıştı. Reyyan tamda bu duruma çıldırıyordu ve kim haksızsın diyebilirdi ki

"Benim yüzümden olduğunu düşünüyorsun ama hiçbir kadın ufacık bir şey için bir adamla bu kadar ilgilenmez Reyyan" dedi özür dolu bir sues tonuyla.

"Ha yani seninle ilgilendiğini kabul ediyorsun. Ayan beyan ortada olan bir durum için, yanlış anlamışsın Reyyan demiyorsun. İyi, bu da bir şey. Ayrıca haklısın kimse ufacık bir şey için bir adamın, üstelik evli bir adamın eteklerinde bu kadar dolanmaz"

"Buna benim fırsat verdiğimi mi düşünüyorsun. Bu imaların hoşuma gitmiyor haberin olsun. Oteldeki iş birkaç güne bitiyor sonrasında yüzümü bile görmeyecek birisi için yaptığın itham çok ağır olmadı mı?"

Miran, birkaç gece önce karısının göğsünde uyanınca olayı tatlıya bağladığını düşünmüştü oysaki. Sonraki zaman içinde Özgür'ün niyetinin farklı olduğunu ve yanaşmak için her fırsatı kolladığını anlayınca mesafeyi koymuştu. Reyyan'ın üstü kapalı söylemeye çalıştığını hakettiğini düşünmüyordu. Hatta karısına kırıldığı bile söylenebilirdi. Ancak hamileliğin fizyolojik olduğu kadar psikolojik de bir süreç olduğunun ve bu davranışın fazlasıyla bu sürece bağlı olduğunun farkındaydı. Bu yüzdendir ki karısının imalarına daha sakin cevaplar vermeye çalışıyordu.

Yanacaksak ReyMir İle Yanalım 🔥Where stories live. Discover now