(Yılbaşı Özel. [Yılbaşı geçti ama ])
Kırmızı elbisemi giydim ve aynada kendime son bir bakış atıp aşağıya indim.Beni bekleyen partnerim son derecede yakışıklı olmuştu.Giydigi siyah takım ile seksi taktığı siyah papyonu ile Tatlı olmuştu. Koluna girdim ve bana önderlik etmesine izin verdim.
Bugün her zamankinden daha kibar dı. Siyah arabanın kapısını açtı ve ben binince nazikçe kapattı. Kendi tarafina geçti ve arabayı çalıştırarak sahilin olduğu yola saptı. Meraklı bir şekilde etrafıma bakıyordum. Hava soğukta ama içimdeki heyecan beni ısıtmaya yetiyordu.
Araba iskelenin olduğu yerde durdu. Zayn bu sefer kapimi acmayarak odunluguna geri dönüş yaptı. Arabadan inerek yanına gittim ve uzattığı elini hayal kirikligiyla tuttum. Ben ikimiz ait bir gece olur sanıyordum, ama onun beni getirdiği yer herkesin olduğu bir yat partisiydi.
Yavaş adımlarla lüks yata doğru ilerledik. Kapidaki adam Zayn'e basiyla selam verdi ve kapıyı açarak içeriye girmemizi sağladı. Merdivenleri kullanarak yukarı çıktık. Zayn beni köşede gördüğüm koltuğa oturttu.
"Burdan ayrılma geliyorum" onu başıma onayladim ve bana küçük bir öpücük verip gözden kayboldu.
Elimdeki meyve suyumla etrafı seyrediyorum. Yat denize açılalı yaklaşık yarım saat oluyordu. Yüksek sesli bir müzik ve kendinden geçmiş insanlar. Herkes yani her çift önümde dans ederken ben tek başıma etrafı seyrediyordum.
Birden bir gürültü koptu. Sesin geldiği yöne döndüm ve oluşan kavgaya bakmaya başladım. Müzik sesi bir anda durmustu. Tanımadığım iki çocuk kavga ederken biri diğerini ittirip denize düşmesini sağladı ama düşen çocuk onuda tuttuğu için ikisi birden düşmüş oldu. Birden yattaki herkes çığlık atarak denize atladı ve yavaş melodide bir müzik sesi duyuldu.
Insanlar uzaklastikca elinde çiçek olan Zayn bana yaklaşmaya devam ediyordu.
Bir dakika.
Elinde çiçek olan zayn.
Yüzündeki büyük gülümseyle yanıma geldi.
"Aman tanrım Zayn" şaşkınlıkla ona bakıyordum.
"Buraya geldiğimiz gördüğünde ki surat ifadeni asla unutamam. O yüzden bende böyle bir şey yapmaya karar verdim."
"Peki onlar?" Başımı denize doğru çevirdim.
"Ben herşeyi ayarladim. Sadece sen ve ben olacağız şimdi bırak onları."
Elindeki gülü bana uzattı. Kollarimi boynuna doladım, sıkıca. Geri çekildi ve nazikçe dudaklarımı öpmeye başladı. Elleri belimi bularak beni kendine çekti.
"Ve eğer şimdi bana izin verirsen seni Odamıza götürmek istiyorum"
"Sen benden izin mi istiyorsun yani?" Gülümseyerek bakmaya devam etti.
"Sadece bu özel ana mahsus alışma güzelim"
Basimla onay verdim ve elimden tutarak beni oda dediği yere getirdi. Yerdeki ve yatağın üzerindeki kırmızı gül yaprakları dikkatimi çeken ilk şeydi. Kapının önünde beni kucağına aldı ve öyle içeriye girdi. Beyaz yatağın önüne gelerek beni yavaşça yere bıraktı.
Kalbim göğüs kafesimi zorluyordu. Zayn çarpıcı gulumsemsini atarak beni geriye doğru itti. Beni neden buraya getirdiğini ve neden bu kadar hazırlık yaptığını anlamıştım.
Yatakta geriye doğru giderek daha rahat konum aldım. Zayn ceketini ve ayakkabisini çıkarttı ve onları odanın bir köşesine gönderdi.
Ağırlığını üzerime vermeyecek şekilde üzerime çıktı. Elinin tersiyle yüzümü oksamaya başladı ve kalp ritmimi bozan sözleri söyledi.
"Çok güzelsin ve bu güzelliğin benimle daha güzel hale geliyor" çarpık bir şekilde güldü ve dudaklarını dudaklarıma kapadı.
Ellerim ensesini buldu ve ordaki saçları oynamaya başladı. Zayn dudaklarını çekti ve boynuma doğru yol aldı. Diliyle bıraktığı darbeler beni kendimden geçirmişti. Boynumda oyalandiktan sonra dudakları koprucuk kemigime ordan ise elbisenin açık bıraktığı göğüslerime geldi.
"Bence bundan kurtulmaliyiz" elbiseden bahsettiğini anlamistim. Ellerimi arkaya goturecektim ki bir el beni durdurarak kendisi halletti.
Elbiseyi de odanın bir köşesine attıktan sonra tekrar öpmeye başladı. Ellerim bu sefer gömleğine gitti ve düğmeleri çözmeye çalıştı. Heyecandan titreyen elimle düğmeyi açmak zordu. Iki yandan tutarak asildim ve bu şekilde gömlek yirtildi. Zayn geri çekildi ve siritarak bana bakmaya başladı.
"Vahşi kızım benim"
Ellerimi karnına koydum ve sert kaslarını hissettim. Ordan aşağı kaydirarak pantolonuyla oyalandim. Zayn ellerimi ittirerek kendi açtı ve onuda gereksizler köşesine gönderdi.
Eliyle belimi yukarıya kaldırarak sutyenimi çıkarttı. Dudakları göğsüme hücum ederken ben kendimi çok zor tutuyordum. Ellerimle sıkıca çarşafi tutmustum. Zayn beni daha fazla delirtmemek için orada daha az oyalandi.
Kilotumu ve boxerını çıkarttı. Kalbim her zamankinden daha hızlı atıyordu.
"Hazır mısın." Konuşacak halim yoktu.
Boynundan tutarak onu kendime çektim ve cevabını almış olabileceğini düşündüm.
Organını yavaşça içime soktu ve bedenim kasildi. Ellerimi Zayn'in sırtına koydum ve her gelip gidisinde tirnaklarimla sırtına iz bıraktım.
Yorgunlukla kendini yanıma attı. Ve benim her gece duymadigimi Sandığı ama duyduğum o cümleyi bu sefer yüzüme karşı söyledi.
"Seni seviyorum"
Baygın gözlerle, gülümseyerek yüzüne baktım.
"Bende seni seviyorum"
Ve ona arkami dönerek bana sarilmasina izin verdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DON'T LEAVE ME (Zayn Malik Fan Fiction)
Fanfiction"Bana bu kadar sıkı sarılman için illa denizde mi olmalıydık?" İntikam ile başlayan,ama aşka dönüşen bir hikaye.Tam olarak intikam aşkı dedikleri şey bu olsa gerek. Erin normal bir kız değil,diğer kızların aksine. Zayn'de normal bir erkek değil,diğe...
