DON'T LEAVE ME (Zayn Malik Fan Fiction)

DON'T LEAVE ME 12

Telefonum gürültülü bir şekilde çaldı.Elimi komidine doğru uzatıp gereksiz aleti elime aldım.Ekranda gördüğüm isime cevap verme zorunluluğum olmadığı için kapatıp yanıma koydum.Ama rahat verirmiydi?

Hayır?

"Efendim?"uzun süre ses gelmedi.

"Zayn..?"arka plandan derin nefes alış sesleri geliyordu.

"E-erin."sesi kısık çıkıyordu.

"Zayn neyin var?"5 saniyenin ardından cevap verdi.

"Çok kötüyüm.Bana gel"sesi gittikçe kısılıyordu ve aralıklı konuşuyordu.

"Geç oldu gelemem"başımı kaldırıp duvardaki saate baktım.Saat 9.15 gösteriyordu.

"Gelirmisin demedim.....Gel dedim erin"kötü olmasaydı çağırmazdı diye geçirdim içimden.

"10 dakikaya ordayım"telefonu suratına kapattım ve garaja girmek için aşağıya indim.

Cebime koyduğum telefonum titredi.

"Efendim Han?"bu sefer kulağımı hıçkırık sesi doldurdu.

"Hannah?"yüzüme düşmüş olan bir tutam saçı kulağımın arkasına kıstırdım.

"Bize gelirmisin Erin.Çok kötüyüm"şu anda ortada kalmış gibiydim.İki yakın arkadaşımda kötü olduklarını belirterek beni yanlarına çağırıyorlardı.

"En geç yarım saat veya bir saate ordayım"tahminimce şu anda gözlerini siliyordu.

"Erken gelmeye çalış lütfen"bir şeyler demişti ama çoktan telefonu kapatmıştım.Arabanın kapısını açıp içine yerleştim ve Zayn'in evine doğru sürmeye başladım.

Tam kapıdan dönmek üzereyken,berbat halde olan Zayn kapıyı açtı.Evdeki esrar kokusu kendini belli etmişti.Camları sonuna kadar açıp Zayn'in yanına ilerledim.Kendini koltuğa atmış elleri yanda duruyordu.Alnı terlemiş,ve masanın üzerinde adını bilmediğim maddeler duruyordu.Elimi alnına doğru götürüp terini sildim.Gözlerini açıp bana baktı ve gülümsemeye çalıştı.

Zor bela odasına çıkartabilmiştim.Banyonun kapısını açıp Zayn'in içeriye soktum ve klozetin üzerine oturttum.Tişörtünü seri hareketle çıkartıp,gelişi güzel bir yere fırlattım.Aynı şeyi pantalonunada yaptıktan sonra tekrar ayağa kaldırıp,boş olan küvete oturttum.

Soğuk suyu açıp elimle yokladıktan sonra Zayn'in üzerine doğru tuttum.Kız gibi atılan çığlık ürkmemi sağlamıştı.Elleriyle suyu önlemeye çalışıyor,küfür ediyor ve ayağa kalkmaya çalışıyordu.Ama su ayaklarını kaydırdğı için sert bir şekilde geri yerine düşüyordu.

Ten rengi kendine geldiğinde suyu kapatıp Zayn'i yerinden kaldırmaya çalıştım.Elinin birini omzuma attım ve bende kendi elimi onun beline sararak odaya doğru götürmeye çalıştım.Zayn'i yatağa yatırarak ona kıyafet bulmak için dolaba doğru yürüdüm.Gri bir eşofman altı,siyah tişört ve çekmeceden boxer alıp çekmeceyi kapattım.Arkama döndüğümde,Zayn'yorganı etrafına sarmş,yastığına sıkıca sarılmış bir şekilde yatıyordu.

Elimden sert bir şekilde çekip yatağa düşmemi sağlamıştı.Belimden sıkıca sarılıp,başını saçlarıma gömmüştü.Görmesem bile hissetmiştim.Yaklaşık yarım saat uyumasını bekledim ve sonunda uyumuştu.Uyandırmamaya özen göstererek yavaşça ayağa kalktım.Uyurken daha masum gözüküyordu.Dudaklarımı uzatıp yanağına masum bir öpücük kondurdum ve evden çıktım.

"Merhaba Melis teyze"Hannah'ın annesi türk soyundan geliyordu yani türktü.

"Hoşgeldin kızım.Selin yukarıda ah pardon Hannah"bana gülümseme bahşedip kapının önünden çekildi.Hannah'ın annesi türk olduğu için diğer adıda türktü.Hatta Hannah bana anlatmıştı,annesiyle babası ayrı soylardan olduğu için isim kavgası bile yapmışlar.Hannah ve ben diğer isminin telefuzunu yapamıyoruz.

Kapıyı elimle iki kere vurup içeriye girdim.Yatağın üstünde bağdaş kurmuş ağlıyordu.İlk önceki kadar olmasada.Karşısına oturup ona bakmaya başladım.

"Yine nolduda ağlıyorsun?"burnunu sesli bir şekilde çekip,elindeki buruşmuş peçeteyle yüzünü sildi.

"Erin ben ölmek istiyorum.Dayanamıyorum artık,kimse beni sevmiyor beni isteyen yok."elleriyle oynayıp gözlerin benden kaçırıyordu.Çok saçma değilmiydi?Hayatta yaşamak isteyenler doluyken,ölmek isteyenlerin olması.

"Seni böyle düşündüren ne?"bir kez daha iç çekip saçını kulağının arkasına attı.

"Sevdiğim çocuk beni sevmiyor.Beni sevmediğini yüzüme bastıra bastıra söyledi"iç çekişi yerini hıçkırıklara bıraktı.Bana sarılacakken geri çekilip buna engel oldum.

"Sen ne dediğinin farkındamısın?"yüzüne anlamamış surat ifadesini taktı.

"Ben burda acı çekiyorum.Kaç gündür geceleri ölmek istemiyorum diye ağlıyorum.Her geçen gün saçlarım biraz biraz daha dökülüyor.Ha sen bilmiyorsun değilmi.Ben tekrar hastalığıma yakalandım Hannah.Ne kadar iyi arkadaş olduğunu gör işte"bir kez daha hıçkırdı.Bana acıyarak bakıyordu.

"Bana o surat ifadeni kullanma.Sakın bana acıma,senin bana acımanı istemiyorum senin bana yardım etmeni istiyorum"soğukkanlı ifademi korumuş yüzüne karşı içimi dökmüştüm.

"Erin ben bbilmiyordum öözür dilerim,gerçekten"işaret parmağımı kaldırdım.

"Dileme.Sen herkezden bağını kestin,tek derdin o işe yaramaz çocuk.Benim yanımda sen olmalıydın Zayn değil.Beni hastaneye sen götürmeliydin,bana ilgi göstermeliydin.Her işimizi beraber yapmalıydık."birden arkamda kalan kapı açıldı,içeriye annesi telaşla girdi.

"Erin hadi kızım evine git.Gecenin bir yarısı gelmiş kavga olmaz,annen baban merak eder"Hannah itiraz etmek için ayağa kalkıp yanıma gelmişti.

"Özür dilerim.Zaten şimdi gidiyordum,ve ayrıca belirtmek istediğim bir şey var unuttuysanız annem ve babam yok benim"bugün herkez bana acıyormuydu?

Kapıdan hızlıca çıkıp aşşağıya doğru inmeye başladım.Arka planda Hannah'nın annesine bağırış sesleri duyuluyordu.Ve Hannah'nın bana seslenişi.

Başımı direksiyona yaslayıp ne yapacağımı düşünmeye başladım.Eve gitsem muhtemelen sabaha kadar düşünüp beynimi yoracaktım.O yüzden gideceğim tek bir kişi vardı.Arabayı durdurdum.Kapıları,anahtardaki düğmeye basarak kilitledim ve kapıya doğru ilerleyerek zili uzunca çaldım.

Saçları birbirine girmiş ve uykudan gözlerini açamayan Zayn belirmişti.Şirin bir şekilde gülümsedim.

"Bu gece misafirin olabilirmiyim?"gülüşü kulaklarıma doldu ve bedenimi titretti.

"Geç bakalım baş belası"geçmem için çekilip kapıyı geri kapattı.

"Aman Tanrım!Zayn"sevinçle ona döndüm.Bana aşkla bakan gözleri dışında başka hiçbir şeyi görmüyordum.Boynuna sıkıca sarıldım,bırakmak istemezcesine.Eğer sıkı sarılmazsam tekrar gideceğini biliyordum."Beğendin mi?"diye sordu.Hafif gözlerim dolu bir şekilde hızlıca başımı salladım.Bu halime güldü.Ağaçtaki yüzüğü alıp nazik bir şekilde parmağımdan geçirdi.Kırılmamı istemiyor gibi bir hali vardı.Ama bilmiyordu ki haberi bile olmadan beni kaç kere kırdığını.Onu seviyorum,ve beni bırakmaması için elimden ne gelirse yapmaya hazırdım.