BÖLÜM 83

5.8K 655 384
                                    

*KEYİFLİ OKUMALARRR 🦋🌈*



Beraber masayı kurduktan sonra yemeğimizi yemeye başlamıştık. Faun normalde iyi bir aşçıydı ama bugünki çorbanın tuzunu o kadar çok kaçırmıştı ki püskürtmemek için oldukça direnmiştim.Üstelik tuzu dışında da çorbanın tadı çok garipti. Màrvic ve Audra 'ya kısa birer bakış attığımda onların da benden pek farkı olmadığını farketmiştim. Ağızlarındaki çorbayı yutmaya çalışırken ikisinin de rengi bozulmuştu.

Faun ise tamamen habersiz bir şekilde tabağına salata koyuyordu. " Ee nasıl olmuş yemekler ? Özellikle çorbayı merak ediyorum. Bir  saat boyunca onu hazırlamak için uğraştım. "

Faun bana doğru dönüp kaşını meraklı bir şekilde kaldırınca gülümseyerek "Ellerine sağlık," dedim. İyi ya da kötü bir şeyi bilerek söylemeyip işi diğerlerine bırakmıştım. Audra bunu farkettiği için bana kısık gözlerle sinirli bir bakış attı. Faun ona dönüp merakla " Tadı nasıl ? " diye sordu.

" Bilmem sen yemedin mi ? "

" Tadına baktım çok tuzsuzdu. Sonradan biraz tuz ekledim ama yeterli değil galiba."

Gizlemeye çalıştığım sırıtışımla tuzluğu alıp Audra 'nın kasesine biraz daha döktükten sonra " Bence de biraz tuzsuzdu. Şimdi dene bir de Audra," dedim. Audra çaresizlikle gözlerini kırpıştırsa da aşağıdan bana bir tekme atmayı ihmal etmemişti. Mecburen kaşığına biraz çorba aldı ve ağzına götürdü. " Imm , çok leziz. "

Faun neşeyle ellerini çırpıp arkasına döndüğünde Audra aldığı peçeteyi hızla ağzına götürüp muhtemelen tükürmüştü. Ben ona gülerek bakarken peçeteyi arkadaki çöp kutusuna fırlatmıştı. Màrvic ise gülmemek için ayrı bir savaş veriyordu.

Faun " Ben yukarı gidip geliyorum şimdi, " deyip ayağa kalktığında Audra nefesini rahatlamayla dışarı verip merdivenleri tırmanmasını izledi. O görüş açımızdan çıktığı anda ayağa fırlayıp hepimizin kaselerini çöpe dökmüştü. Arada bir yukarı kayan bakışları orayı kontrol ederken ben de gülerek onu izliyordum.

" Eğer tadının kötü olduğunu farkederse günlerce bundan bahseder gereksiz tripler atar. Hiç bunlarla uğraşamayız gerçekten," deyip onun kasesini de çöpe boşaltmıştı. Sonra da üzerlerine peçete atarak biraz olsun gizlemeye çalışmıştı.

Màrvic bakışlarını Audra 'ya çevirip güldükten sonra onun uzattığı iki kaseyi de alıp önüne koymuştu. Faun tekrar aşağı inip kasesinin yerinde olmadığını farkedince kaşlarını çattı." Çorbam nerede ? "

Màrvic omuz silkip " O kadar lezzetliydi ki seninki de içtim. Çok aç olmasam biliyorsun asla yemem de işte dünden beri bir şey yemedim. Bana kızmadın değil mi ?"dedi.

" Yok amca niye kızayım ? Afiyet olsun. Bu kadar beğendiyseniz bol bol yaparım. "

Boş kasemi ona gösterip "Cidden çok güzeldi ama arada bir farklı şeyler denemekte fayda var," dedim. " O zaman yarın yeni bir tarifle karşınızda olacağım. "

Gülümseyerek onaylasak da muhtemelen üçümüz de bunun kadar kötü olmaması için yalvarıyorduk.
Diğer yemekler Tanrı' ya şükür normaldi. Bir yandan yemek yerken bir yandan da Màrvic 'e soru sormaya başlamıştım.

" Şimdi ne olacak peki ? "

Ağzını peçeteyle temizledikten sonra arkasına yaslanıp bana dönmüştü. " Dün bize saldıranları birbir yargılayacağız. Çoğu hafif cezalarla kurtulacaktır muhtemelen ama Başbüyücü 'yü uzun bir sorgulama bekliyor. Olaylar araştrıldıkça çok farklı şeylerle karşılaştık. Başından beri yönetimindeki çatlaklar sorunlar ve cevapsız sorular var. İş ölüm emrine bile gidebilir. "

KARMAWhere stories live. Discover now