BÖLÜM 58

7.6K 714 370
                                    

*KEYİFLİ OKUMALARR 🖤*



Ağaçtan inip yürümeye başladım. Göz yaşlarımı son kez silip ormandan çıkarak yola girdim .Orman bir parkla bağlantılıydı ve etrafta yüzlerce insan vardı. Kimi yeşil çimlerde uzanıyor kimi de çeşitli alanlarda  farklı sporları yapıyordu.

Adımlarımı yavaşlatıp etrafımdaki normal insanlar gibi yürümeye başladım. Onlara çok özeniyordum. Keşke ben de öldürülme korkusu olmadan parkta koşuya çıkıp arkadaşlarımla normal bir şekilde eğlenebilseydim.

Parkta bir saat kadar dolaştıktan sonra çıkışa yöneldim. Bir anda şehirin kalabalığına ve gürültüsüne girmek beni şaşırtmıştı. Korna sesleri reklam panolarından çıkan sesler, insanların sesleri hepsi birbirine karışıp muazzam bir gürültü oluşturmuştu.

Hangi yöne gitmem ya da ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. Kocaman binalar arasında ve kalabalığın içinde kaybolmuştum. Rastgele bir yöne doğru yürürken bunun o kadar da kötü olmadığını farketmiştim.

Kalabalığın arasına karışıp omzuma çarpan ya da ayağıma basan insanları umursamadan yürümeye devam ettim.Kalabalık metro istasyonuna doğru gidince ben de onları takip etmiştim. Çantama çıkmadan önce attığım parayı çıkarıp günlük seyahat kartlarından satın aldım.

Metroya binmeden önce durağın isimine bakmayı unutmamıştım. Bu sayede kaybolmayacaktım.Metro hareket ederken boş koltuklardan birine oturdum.

Bakışlarımı yerden kaldırdığımda tamamen benim gibi giyinmiş sarışın bir çocukla göz göze gelmiştim.
İkimiz de siyah spor ayakkabı, siyah pantolon, beyaz tişört, siyah deri ceket giymiştik. Tek farkımız onda yüzünü kapatan şapka ve gözlük yoktu. Sarı ve dağınık saçlarıyla yeşilin oldukça güzel bir tonundaki gözleriyle ve kemikli yüzüyle kesinlikle yakışıklıydı. Ona baktığımı farkedince gülümsemişti. Ben de aynı şekilde gülümsedikten sonra bakışlarımı farklı bir yöne çevirmiştim.

Metro yavaşlayarak durduğunda geldiğimiz yerin adına baktım. Greenstone pek de ilgimi çekmemişti. İsmini beğendiğim için bir sonraki durağa baktım. Destdexer onu da beğenmemiştim. Metro tekrar harekete geçerken diğer durağa baktım. Mungnum kesinlikle ilgi çekiciydi ve oraya gitmeye karar vermiştim. Nasıl yerler olduklarını bilmediğim için isimlerine göre karar vermek zorunda kalmıştım.

Mungnum 'a gelince metronun yarısıyla  beraber indim. Merdivenlerden yukarı çıkıp geldiğim yere baktım.Karşımda onlarca tarihi eser vardı. Her biri birbirinden güzel devasa yapıtlara bakarken doğru seçimi yaptığımı biliyordum. Muhtemelen turistik bir bölgeydi ve ben de pek ilgi çekmezdim.
" Merhaba ? "

Bakışlarımı yanımdaki kişiye çevirdim. Metrodaki sarışın çocuktu. " Merhaba," diye karşılık verdim.
Kısaca beni süzüp " Sanırım buralarda yenisin," dedi.

" Evet öyleyim ve şimdi izninle gezmek istiyorum."
Tam giderken hızlıca karşıma geçip yolumu kesmişti.
"Ben de onu istiyorum. İzin ver sana buraları gezdireyim." Kaşım istemsizce havalanırken şüphelenmeye başlamıştım bile. Ama beni bu kadar çabuk bulmuş olamazlardı.

" Gördüğün her kıza bunu mu teklif ediyorsun ? "
Sırıtışı yüzüne yayılırken "Yani hepsine değil ama bir kaçına teklif ettim. Ve genelde ya kafama çanta yedim ya da gözlerime gaz sıktılar," dedi.

KARMAWhere stories live. Discover now