44-Chaos

652 39 13
                                    


Umarım seversiniz
~

Flashback

Bilinmeyen numara
Naber Kook? Jimin nasıl?

Jeongguk
Sen kimsin be?
Jimin'i nereden tanıyorsun?

Bilinmeyen numara
Seni tanımama değil de Jimin'i tanımama mı şaşırdın?
Jimin'i her şeyden koruyabileceğini mi sanıyorsun Jeongguk? Onu koruyamazsın. Özellikle de benden.
Jimin'in eninde sonunda benim olacak. Yoksa eski SEVGİLİN mi demeliydim?

Jeongguk
Sen!
Yugyeom! Sen kendini ne sanıyorsun haysiyetsiz herif!
Jimin'imi benden alamayacaksın. Gördüğüm kadarıyla yanında müttefikin olmadan da bir hiçsin.
Artık annesi bizi biliyor ve ne yazık ki destekliyor. Senin adına çok üzüldüm, artık şu eski vasıfsız hallerine dönebilirsin.

Bilinmeyen numara
Bekle de gör Jeongguk.
Jimin'i senden alacağım! 

~
Yugyeom
Jimin sana bizim nasıl ayrıldığımızı anlatmamıştı değil mi?

Jeongguk
Böyle gereksiz bir şeyi anlatmaya gerek duymadı.

Yugyeom
Sana ona acı çektirdiğimi söylemişti değil mi?

Jeongguk
Evet

Yugyeom
O beni aldattı. Gözlerimle gördüm. Onları yakaladım. Sonra o çocuğu bulup dövdüm. Jimin kendi yaptığı yetmiyormuş gibi her şeye karışan annesine onu aldattığımı söyledi. Ve annesi bizi uzaklaştırdı. Jimin'i ara sıra sıkıştırıyordum. Ama o öyle biri ki, hiçbirinden korkmadı. Ancak canını yakabildim. Sonra seninle aynı gün restorana geldim. Onun sana attığı bakışı gözlerimle gördüm. O senin sandığının aksine sana ilk görüşte aşık falan olmadı. Hatta hiç olmadı. Jimin kendinden başkasını sevmedi sevmez de. O yüzden kendini kandırma.
(Görüldü)

Flashback end
~
"Y-yugyeom?"

"Jimin evde değil değil mi?"

"E-evet değil."

"Oyalanmaya gelmedim Jeon, şunu söylemek için geldim: Şu Taehyung denilen arkadaşı için Doğum günü yapacakmış. Oraya geleceğim ve Jimin'imi alacağım. Bunu engelleyemezsin. Eğer ona söylersen de yemin ederim gelir seni alır, sonra da Jimin'e tecavüz ederim. Acımam ona göre."
~

Doğum Günü

Jeongguk çoktan hazırlanmış sevgilisine bakıp yutkundu. Onu doğum gününe gitmemeye nasıl ikna edecekti bilmiyordu. Ama o çocuğun yapacağı şeylerden çok korkuyordu. Kendine değil de Jimin'ine zarar gelmesinden deli gibi korkuyordu. Yugyeom'un söylediklerinde bir yanlışlık payı olduğunu hissediyordu. Çünkü Jimin eğer ona gerçekten acı çektirmediyse ona karşı o kadar hassas olmazdı. Kafasında kendi kendine konuşurken omzunun dürtülmesiyle kendine geldi.

"Sevgilim? Hadi çıkıyor muyuz?" Jeongguk yutkundu. İşte başlıyordu.

"Jimin! Böyle partiye falan gidemezsin! Ayrıca sinemaya gidiyoruz bu ne süs? Bar için böyle giyindiğini söyleme bana! Seni böyle dışarı çıkarmam." Aslında üstünde ağır bir kıyafet yoktu. Siyah pantolonunun üstüne giydiği kalın kazak ve montuyla gayet normal görünüyordu. Ama Jeongguk bütün kozlarını oynamak zorundaydı.

Jimin üstüne ve Jeongguk'a tuhaf tuhaf baktıktan sonra konuştu. "Sevgilim, iyi misin sen ya? Hem ne varmış üstümde?"

Jeongguk kafasını iki yana sallayıp Jimin'in dudaklarına yapıştı. Her zaman olduğu gibi Jimin ona anında karşılık verdi. Jeongguk da fırsattan yararlanıp onu biraz tahrik etmek için kalçasını okşamaya başladı. Ama Jimin onu ittirerek kendinden ayırdı.

BE TO(GETHER) ~Jikook~Where stories live. Discover now