BE TO(GETHER) ~Jikook~

5-Serendipity

Jimin annesiyle birlikte akşam yemeğine geldiğinde Jeongguk ve babası onları bekliyordu. Jeongguk çok suratsızdı. Resmen birine trip atıyordu. Jimin umursamadı ama endişelenmeden de edemedi.
Yemekte Jeongguk'un babası aynı eve taşınacaklarını söyledi.
Harika. Şimdi de aynı evde yaşayacaklardı.

Jeongguk, yanına bir kız gelene kadar çok tepkisizdi. Kız eğilip kulağına bir şeyler fısıldarken Jeongguk, Jimin'in delici bakışları altında kızın dediği şeylere gülümsedi.
Ardından da kızın elinden tutup onu dışarı çıkardı.
Jimin sinirle çantasında telefonunu aradı. Ancak bir şeyin yokluğunu fark etti. Defteri. Jeongguk'un ona dün verdiği defteri yoktu.
Evde çantasını açmamıştı bile. O zaman Taelerle gittikleri kafede olmalıydı.
Annesine bir şey kaybettiğini söyleyip koşarak defterini aramaya gitti.

Bir yandan da ne kadar sinirli olduğunu unutmuyordu.
Kafede dakikalarca aradı fakat bulamadı. Garsonlar ise görmediklerini söylüyorlardı. En sonunda sabah oturdukları masaya tekrar oturdu.
Park Jimin ağlıyordu. Aptallığına, saflığına ağlıyordu. Onu böyle gören bir garson bir şey demeden ona sıcak çikolata getirdi. Jimin memnuniyetle sıcak çikolatasını yudumlarken telefonu çaldı.
Arayan Namjoon'du.
"Kanka naber?"
"Hiç iyi değilim hyung"
"Ne oldu! Dur oraya geliyorum. Neredesin?"
"Hayır hyung, lütfen. Biraz yalnız kalmaya ihtiyacım var."
Jimin burnunu çekerek telefonu kapattı. Ardından dışarıyı seyretmeye başladı.
Kafe yavaş yavaş boşalmaya başlamıştı ve Jimin dördüncü sıcak çikolatasını bitirmek üzereydi ki adının seslenilmesiyle kafasını kaldırdı.
Jeongguk kapıdan ona doğru geliyordu. Yüzünde endişe okunuyordu.
"Ne işin var bu saatten burada?"diye sordu.
"Sanane! Hem seni ne ilgilendiriyor? Kimim ki ben kızı eve de götürseydin az olmuş bu!"diye çemkirdi Jimin.

Onunla dalga geçmesini beklerken Jeongguk yanına oturdu ve "saçmalama Jimin."Dedi.
Jimin bunun üzerine biraz yumuşayıp burnunu çekerek "Gguk, ben üzgünüm. Hediyeni kaybettim. Bugün bizimkilerle buluşmaya buraya gelmiştik. Tae'le Hoseok birlikte olduklarını açıkladı. Ben de fazla sevindim. Herhalde o arada çantamdan düşmüş. Özür dilerim."Dedi.

Jeongguk ise bunun üzerine iç cebinden defteri çıkarıp ona uzattı. "Kaybetmiş olabileceğin aklıma gelmemişti. Keşke tavır almadan önce sana sorsaydım."dedi buruk bir gülümsemeyle.

Jimin defterini alıp okşarken gerçek bir anda yüzüne tokat gibi çarpıverdi.
Jeon Jeongguk ona trip atmıştı. Park Jimin'e.
İkisi de şaşkınlıkla karışık birbirlerine gülümserken bir ses duyuldu.

"Kook, sevgilim. Bu ne güzel bir tesadüf."

*
işin içine kız katmasam olmazdı. Bölümleri kısa tutmaya çalışıyorum ama yine de uzuyor
Park Jimin triplerine hazır mıyıızzz??