46.BÖLÜM

504 40 57
                                    


(Şarkıyı açıp bölümü öyle                         okuyabilirsiniz iyi okumalar)    

-Batuu ben heycandan ölmek üzereyim.Hadi geri dönelim.

Şu an Batuyla el ele Eylülün doğum günü için Batuların evine gelmiştik ve ben kapıdan girmemek için direniyordum.Aslında annesiyle babasının hakkımda dediği hiçbir şeyi umursamıyordum.

Kendi çocuğunu sevmeyen insanlardan ne beklenirdiki.Sadece onlar olsa tamam orda Batunun ablası teyzeleri eniştesi falanda vardı ve ben ilk defa onlarla tanışıcağım için aşırı heycanlıydım.

-Ya hadi Hayal yarım saattir kapı önündeyiz yemicekler seni.

-Hayal mi olduk şimdi nerde baş belası.

Batu gözlerini devirdi.

-Başımın tatlı belası güzelim hadi girelim artık içeri nolur zaten ne kadar oldu hatırlamıyorum bu eve gelmeyeli kapıda durdukça benimde vazgeçesim geliyor.

Doğru ya ben burda kendi derdime düşmüşüm Batu benden daha fazla zorlanıyor olmalıydı ben dedim elime yüzüme bulaştırırım sevgililiği diye.
Ona döndüm yavaşça.

-Özür dilerim hadi ben hazırım çalabilirsin zili.

Bana bakıp tedirgince başını zile çevirdi.Kapının arkasından gelen eylülün seslerini duyabiliyorduk.

-Batuşşş gelddiiii

Diyerek kapıyı açtı hemen.Arkasındanda Batunun Ablası gelmişti ve biz el eleydik allahım kalpten gidicem şimdi.

Kapı açıldığı gibi Batunun ablası ellerimize bakakalmıştı ardındanda mutlulukla gülümsedi bense gözlerimi kaçırmakla meşguldum.

-Batuşş Hayüşş hoşdeldinizz.

-Dayıcım nasılsın.

Deyip kucağına aldı Eylülü.

-İyiyimm bugün benim doğom gönüm biliyomusun.

Biz resmen yerlerde yatıyorduk gülmekten.

-Bugün senin doğom gönun olduğunu biliyorum cimcime ondan geldik ya zaten.

Eylül Batunun kucağınada kıkırdarken kollarını bana uzattı bir kaç saniye şaşırsamda onu kucağıma aldım bana sımsıkı sarıldığında kulağıma fısıldayarak konuştu.

-Ben demiştim siz şık omussunuz diye.
Deyip kıkırdadı bende gülerek Batuya baktım bana ne dedi diye soran gözlerle bakıyordu ama ona söylemeye niyetim yoktu.
Bende Eylülün kulağına fısıldadım.

-Evet Eylüş ben dayına çok şık oldum.

-Alınıyorum ama ne konuşuyosunuz siz.

Eylül gülerek Batuya baktı.

-Batuş Hayüş abla dedik-

Derken hemen Eylülün ağzını kapattım ablasının önünde rezil olmak istemiyordum.

-Aa doğum günu prensesi bu bizim aramızda bir sır söylemek yok tamam mı.

Eylül başını evet anlamında salladığında rahatlayarak elimi çektim. Batu bana ben sana sorna sorarım der gibi bakıyordu.Batunun ablası daha fazla kapıda durmayalım diye merhabalaşıp bizi içeri almıştı.

İçerisi gerçekten meydan savaşı gibiydi teyzeler çocuklar dedeler burda boğulmadan ne kadar dayanabilirdim bilmiyorum içeri girdiğimiz gibi Batu beni bir kenara çekmiş oraya oturmuştuk gerçekten iyi gözükmüyordu.

BAŞ BELASIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin