41.BÖLÜM

536 42 53
                                    

(Yukarıdaki şarkıyı çok seviyorum sizde bölümü okurken dinleyebilirsini bide şarki hakkında bir bilgi vereyim kart oyununda kupa kızı ve sinek valesi asla üst üste gelemezmiş bu şarkıda asla kavuşamayacak bir aşkı anlatıyor kitapla ilgisi yok ama yinede bahsetmek istedim iyi okumalar...)

Batu şaşkınlıkla dışarıyı izlerken bende onu izliyordum.

-Burası benim yerim yani bende buraya çok sık gelirim

Bu sefer ben ona şaşkınlıkla bakıyordum burası bir iskeleydi deniz kenarındaydı ve karşıdada göz tepe manzarası vardı burda bir tane sandaviçci vardı ve ben Mehmet ustanın sandaviçlerinin üstüne sandaviç tanımıyordum ve İzmirde en güzel gün batımıda burdan izleniyordu

-Mehmet ustanın sandaviçleri...

İkimizde heycanla ve aynı anda konuştuğumuzda gülmüştük.Birlikte otobüsten aşağı  indiğimizde iskelede yürüdük güneş batıyordu etraf sesizdi bir tek kıyıya vuran dalgaların sesi vardı şu an o kadar huzur verici bir ortam vardı ki Batuyla bu huzurun içinde birlikte olduğum için  çok mutluydum sandaviçci Mehmet ustanın sandaviç arabasının önünde  durmuştuk

-Kolay gelsin Mehmet usta
-Ooo Hayal kızım hoşgeldin uzun zaman oldu gelmeyeli Aa Batu oğlum sende burdasın yoksa siz sevgilimisiniz

Adam şaşkınlıkla ve çok mutlu bir şekilde konuşmuştu bende gülerek kafamı hayır anlamında salladım

-Hayır
-Evet

Ne Batu evet demişti birden Batuya döndüğümde fısıltıyla anlatıcam bekle dedi

-Evet ya benim dilim sürşmüş

-Öyleyiz Mehmet usta sen bize 2 sandaviç hazırlarmısın

-Hay hay sizin sevgili olduğunuzu duymuşum hazırlamazmıyım bugün sandaviçler benden

Mehmet usta çok sevinmiş ve mutlu gözüküyordu Batuyla birlikte kücük taburelerden birine oturduk

-Ben küçüklüğümde sıksık evden kaçar  buraya gelirdim Mehmet usta benim babam  gibiydi bu zamana kadar çok arkadaşım veya kız arkadaşımın olmadığını bildiği için üzülüyordu bu sefer sevinsin diye öyle dedim bunu ona   borçluyum

Sen ne güzel çocuksun öyle bee.. Gülerek ona baktım şu an çok tatli gelmişti gözüme

-Bende buranın sandaviçine vee tabiki midyesine  bayıldığım için sürekli buraya gelirdim yemekten  sorna  midyede yermiyiz

Kafasını evet anlamında sallayıp gülümsedi

Sandaviçlerimiz önümüze geldiğinde yemeye koyulduk bu sırada güneş batmıştı hava yavaş yavaş karariyordu gündüze nazaran Batu daha iyi görünüyordu ama  hâlâ içten içe bu konuyu düşündüğünü anlayabiliyordum.

-Batu Emir okula geldiğinden beri seninle uğraşıyordu değil mi

Bu soru nerden çıktı şimdi kızım ya çocuk tam unuttu derken.Batunun yüzü düşmüştü ve istemsizce kaşlari çatılmıştı

-Bu konuyu konuşmak istemiyorum

Tamam anlamında kafa salladım bu konuyu çokta deşmek istemiyordum sandaviçlerimizi ve midyelerimizi yedik ve Mehmet amcaya veda ettik şimdide birlikte iskelenin kıyısında oturuyorduk hava kararmıştı ve karşımızda göztepenin ışıklarla dolu manzarası vardi

-Manzara çok güzel

Sessizliği bozan ben olmuştum

-Evet ben şu an burda napıyorum ya Emiri bulup ağzını burnunu kırmam lazımdı

BAŞ BELASIWhere stories live. Discover now