BAŞ BELASI

2.BÖLÜM

İştee lisem...
Heyecandan kalbim yerinden çıkacak gibi atıyordu, bu heyecan niye acaba sanki ilk defa liseye geçiyordum.

Lise 1 ve lise 2 normal bir lise hayatıydı. Zaten sınıfımla pekte kaynaşamamıştım tek başıma gezer daha çok tenefüslerde ders çalışırdım şimdi artık lise 3teydim.

Bende artık biriyle sevgili olup, normal bir lise hayatı geçirmek istiyordum ve sonunda o gün gelmişti yeni sınıfıma doğru yürüdüm.

Sınıfa girdiğimde geç kaldığımı fark ettim çünkü her yer doluydu zaten sınıfta halihazırda bir oturma düzeni olmalıydı bu yüzden pek de bir seçme şansım yoktu. Arka sıralarda birkaç boş yer vardı bu yüzden arkaya doğru ilerledim. İkili sırada tek başına oturan bir çocuk vardı ve yanı boş olduğu için oraya oturmaya karar vermiştim.  O an onu görünce" ilk görüşte aşık oldum."

Falan demeyeceğim tabi ki de. Havalı bir tip gibi duruyordu fakat ilk günümde insanlara ön yargıyla yaklaşmak istemediğim için yanına doğru yürüdüm ve kendime verdiğim sözü hatırladım.

"İnsanlara soğuk davranma sevecen ve sempatik ol!"

Normalde inek öğrenci olduğum için arkada oturmayı sevmezdim ama mecbur oturucaktım artık.

İçeri girdiğimden herkesin gözlerini üzerimde hissediyordum.Yeni sınıf arkadaşlarımı pek incelememiştim ama onlar haliyle bana bakıp beni merak ediyorlardı.

"sempatik ol,sempatik ol."

Gittim ve sıranın önünde durdum kafasını kaldırıp bana baktı gözlerinin rengi çok güzeldi bir an etkilenmedim desem yalan söylemiş olurdum.

"Merhaba adım Hayal. Başka boş yer kalmamış, sanırım sıra arkadaşı olacağız."

Tatlı söylemeye çalışmıştım ama o hiç bir tepki vermiyordu, gözlerime bakmaya devam etti biraz korkmuştum çünkü ilk günden kimseyle zıtlık yaşamak istemiyordum.

"Oturabilirsin."
Dedi sadece ve sonra da önüne döndü. Bu gıcık çocuğun yanında oturmakta istemediğime şu an karar vermiştim.

Etrafıma bakındım tekrar boş sıra olmadığından emin olduktan sonra sıkıntıyla mecbur oturdum. Sınıfa bir göz gezdirdim, okulun içi çok güzel ve büyüktü. Sınıfta 25 kişi vardı illa biriyle arkadaş olmama gerek yoktu fakat bir kızın heyecanla bana yaklaştığını gördüm. Çok güzel bir kızdı uzun boylu, esmer ve yeşil gözlüydü dalgalı saçları vardı.

Kız gülümseyerek önümde durdu.

"Merhaba ben Aslı. Sınıfımıza gelmene çok sevindim, tanıştığıma memnun oldum."

Bana uzattığı elini tuttum ve sıktım.Biraz ılımlı davranmak için yüzüme o hafif tebessümümü kondurmuştum.

"Tanıştığıma sevindim, bende sizin okulunuza geldiğim için mutluyum."

"Tenefüste sana okulu gezdiririm, tabi istersen."

"Olur çok isterim." dedim gülümseyerek.

Kız gayet sempatik ve tatlı birine benziyordu.Nazik ve arkadaş canlısı olduğu belliydi.

"Merhaba tanıştığıma memnun oldum. Ben sınıfımızın çapkını Cenk senin adın ne güzellik?"

Bir anda arkamdan gelen bir sesle irkildim. Arkamı döndüğümde sarışın, mavi gözlü bir çocuğun benimle konuştuğunu farkettim.

Eskiden olsa ve biri bana güzellik dese ağzının ortasına bir tane geçirirdim.Evet belki çoğu kişi bunu normal karşılardı zaten Cenkin de bunu art niyetle söylediğini düşünmüyordum fakat bu sözcükler beni rahatsız ediyordu.Ağzının ortasına tabii ki çakmadım fakat daha kötü bir şey yapmış olabilirim.

"Çapkın, kız avcılarıyla işim olmaz Cenk."

İşte tam o sırada yanımda bir gülme sesi duydum. Oydu daha adını bile öğrenemediğim gıcık çocuk kafamı döndürüp ona baktım dikkatimi çeken ilk şey gamzeleri olmuştu.Iki tane gamzesi vardı.

Kafamı döndürüp Cenk'e baktım oda gülüyordu.

"Merak etme tatlım tipim değilsin, sadece tanışmaya geldim. Okul hakkında veya özel olarak bir sorun olursa bana sorabilirsin her zaman emrinizdeyim."

Dedi ve  göz kırpıp gitti, tatlı çocuktu aslında ve ben onunla konuşurken bir kızın beni delici bakışlarıyla kestiğini görmüştüm. Kesinlikle Cenk'in eski sevgilisi ya da ona aşık olan bir kızdı ve işte bana doğru yürüyodu.

"Merhaba tatlım ben Sinem. Tanıştığımıza çok mutlu oldum (!)"

Dedi yüzünü buruşturararak ve bu sözcükleri söylerken o sinsi bakışlarını atmayı esirgememişti. Cidden mi? Gerçekten bu aptal aşıklarla ve henüz ergenliklerinin zirvesinde olan tavırlara sahip insanlarla mı aynı sınıftayım? Yine mi... Sinem sarışın, beyaz tenlidi ve fazlasıyla güzel bir fiziğe sahipti.

"Bende çok memnun oldum. Ben Hay..."

Lafımı bitirmeme izin vermeden konuşmamı kesip kendisi konuşmuştu.Harika ilk günden bir düşman edindim. Ne kadar da güzel bir gün.

"Biliyorum tatlım Hayal. Sana birkaç tavsiye vermeye geldim. Her çöplüğün bile bir düzeni vardır ve düzeni bozmaya kalkanlar o çöplükte yem olur. Etrafındaki insanlara ve o insanların yanında olan insanlara dikkat et ve ona göre davran."

Ben artık dayanamıyordum.
Sessizliğimi o tatlış tavrımı bozarak konuştum.

"Bak tatlım, burada senin sözün geçiyor olabilir. Ama Cenk'e senin sözün geçmiyor belli ki. Benimle konuşcağına Cenke anlat bunları istersen." dedim

Hala sakin olmaya çalışıyordum. Dondu kaldı ve hiçbir şey diyemedi.

"Öyle mi, dua et de bu 2 senen güzel geçsin."

O sırada Aslı yanıma gelmişti. Aramızdaki tartışmayı farketmiş olacak ki kaşlarını çatarak Sinem'e döndü.

"Kızla uğraşmayı bırak. Cenk sana bakmıyor diye kızı suçlayamazsın. Git başka yerlerde sinirlen."

Ve Sinem donup kaldı..
Hiçbir şey söylemeden çekip gitmişti bu sırada yanımdaki o çocuk başını kaldırıp olanları izlemeye bile tenezzül etmemişti. Ne sanıyordu bu kendini Aslı'ya dönüp teşekkür etmiştim.

"Rica ederim tatlım Sinem 3 seneden beri Cenk'e platonikte, böyle arada birilerine sarıyor. Sen onu takma ama onlara bulaşayım da deme, yoksa biraz canını sıkabilirler."

Ben fazla önemsemeden tamam anlamında başımı sallamıştım.İçeriye giren geometri hocasıyla herkes yerine oturmuştu.

"Hoşgeldin kızım sınıfimıza, ben Mustafa, Geometri dersi öğretmeniyim umarım bu senen güzel geçer..."

Umarım hocam, umarım...
                                 
                           🎈🎈🎈

Arkadaşlar destek olmak için beğenirseniz çok sevinirim iyi okumalarr...❤