16.BÖLÜM: ❝Kar Tanesi❞

Start from the beginning
                                    

"Tamam."diye mırıldandı ve ayağa kalktı. "Söylerim anne."

Odasına gitti. Telefonunu eline aldı. Hızla mesaj yazmaya başladı.

⚪Annem yemeğe de gel diyor, gelir misin Eylül?

Cevap gelene kadar üzerine bordo bir kazak geçirdi, siyah pantalonunu ve siyah kot ceketini giydi. Saçlarını taradı. Üzerine annesinin aldığı parfümünden sıktı. Aynanın karşısına geçti ve kendine baktı. Daha sonra ise telefonuna baktı, mesaj gelmişti.

O zaman ben evden çıkayım, hemen oraya geleyim. Gamze Teyzenin yemeklerini kaçırmak istemem.

Gülümsedi. "Geliyor anne."

İçeriye geçti, annesi mutfakta tabakları hazırlarken onun yanında ona yardım etti. Yaklaşık on dakika sonra ise Eylül geldi. Üzerinde beyaz boğazlı bir kazak, siyah dar paça pantolon ve açık saçları... Her zamanki gibi çok güzeldi. Çınar da içinden bunu geçirmişti. Çok güzel...

"Hoşgeldin Eylül kızım."

"Hoşgeldin Eylül." Eylül içeri geçerken Gamze de ona terlikleri uzattı. "Hoşbulduk." Eylül terliklerini giyip içeriye geçti. "Mis gibi kokmuş, eline sağlık Gamze Teyze."

"Afiyet olsun evladım. Hadi geç otur."

Gamze, yemekleri koydu ve masaya geçti. Hep beraber güzelce yemek yediler. "Gerçekten de çok güzeldi, eline sağlık Gamze Teyze."

"Eline sağlık anne." Daha sonra ise Eylül, Gamze ile beraber masayı topladı. Bulaşıklar yıkandı.

"Hadi gidelim o zaman Çınar."

Çınar başını salladığında kabanlarını üzerlerine geçirdiler ve beraber evden çıktılar.

Eylül'den...

"Çok güzel olmuşsun."diye mırıldandığında gülümsedim ve dudağımı ısırdım. "Sende çok şıksın." dediğimde şaşkınlıkla gözlerini bana çevirdi.

"Teşekkürler." Gülümsemesi yüzünde büyüdüğünde saçlarımı karıştırdım. "Sen varken o kadar çok gülüyorum ki,dünyanın en mutlu insanı benmişim gibi hissediyorum." dediğinde bu sefer de ben ona şaşkınca baktım ve gülümsedim. "Teşekkürler."dediğimde gözlerini kıstı. "Beni mi taklit ediyorsun? Hım?" dediğinde gülümsemem bir kahkahaya dönüştü. "Bilmem ki. Öyle mi sence? Hım?"

"Bence öyle."

"Belki olabilir."deyip gözümü kaçırdım. "Ama istemeden."

"Hım."

"Hımm."

"Eylül papağanı."

"Çınar papağanı." Güldüğümde yoldan geçen insanların bize tip tip baktığını gördüm. Sanki şurda bir şey yaptım, ne bakıyorsun amca, teyze?

Hiç mi gülen bir insan görmedin?

"Böyle dışarıdaki insanların sanki ben uzaylıymışım gibi bakmalarından artık bıktım."diye mırıldandığımda Çınar beni durdurdu.

"Güzel olduğun için bakabilirler mi?"dediğinde kaşlarımı çattım. "O kadar güzel insan varken dikkat çekeceğimi düşünmüyorum."

Çınar başını hayır anlamında salladı. "Gerçekten çok güzelsin.Hayır aynaya mı bakmıyorsun anlamıyorum ki."

Güldüğümde rüzgarın etkisiyle önüme gelen saçlarımı geriye çekti ve siyah beremi düzeltti. "Hadi çabuk gidelim. Hava soğudu."dediğimde beni onayladı ve hızlıca yürüyerek Rana'nın evine vardık.

Engelsiz Engeller Where stories live. Discover now