"Hogwarts'takilerin sorunu ne?"

1.2K 78 54
                                    


Gözlerimi açmamla biraz doğrularak saçlarımı arkama attım, etrafı inceleme gereksinimi duyunca revir gibi bir yerde olduğumu fark ettim. Esneyerek sırtımı dikleştirdim ve hemen yanımda büyük bir pencere olmasının keyfini çıkarmaya başladım. Hemen solumdan gelen ayak sesleriyle görüş açıma bir kadın girdi. Göz altları morarmış, oldukça yorgun gözüküyordu. Dalgalı ve gri saçlarını alttan bir topuz yapmış, tüm samimiyetiyle bana gülümsüyordu. Hogwarts'ta niye herkes böyleydi?

"Merhaba tatlım, kendini nasıl hissediyorsun?"

Biraz duraksadıktan sonra cevap verdim.

"Bacağım hâlâ acıyor ama eskisinden çok daha iyi. Peki ya siz, kimsiniz ve tam olarak neredeyim?"

"Hastane kanadındasın. Öğrenciler fiziksel olarak sıkıntı yaşadıklarında buraya gelirler. Bana buradaki herkes Madam Pomfrey diye sesleniyor, bir nevi buranın sorumlusuyum da diyebiliriz."

"Bacağının pek bir şeyi yok, bu karışımı düzenli olarak alırsan birkaç güne bir şeyin kalmaz."

Küçük bir şişede bulunan şeffaf sıvının  başka bir kaptaki yeşil karışımı ilave etti. Yeşil rengi tüm sıvıyı kaplarken ben de pozitif olmaya çalışarak tadının iyi olacağını düşünüyordum. Ne kadar kötü olabilirdi ki? Şişeyi tekte kafama diktikten sonra suratımın aldığı hâli tahmin edemiyorum. Tanrım, bu iğrenç bir şeydi. Biraz daha kendimi zorlamasam muhtemelen bu lanet iksiri midem geri gönderecekti.

Ben hâlâ ağzımdaki tadı suyla geçirmeye çalışırken hastane kanadına giren kabarık saçlı, kahverengi gözlü kızla göz göze geldim. Ona baktığımda ilk dikkatimi çeken saçları ve duruşu olmuştu, oldukça kendinden emin gözüküyordu. 

"Oh, Hermione umarım Ron'a ya da Harry'e bir şey olmamıştır. Geçen günkü hâllerini hâlâ unutamıyorum."

Adının Hermione olduğunu öğrendiğim kız Madam Pomfrey'in sorusuna gülerek cevap verdi.

"Aslında, hayır. Beni Profesör Dumbledore gönderdi. Yeni gelen öğrenci için. Biraz daha iyiyse ona okulu gezdirmem gerekiyor."

"Tabii, durumu daha iyi. Ayağa kalkmasında bir sakınca göremiyorum."

Madam Pomfrey bizden uzaklaşınca ben de yataktan kalktım ve asamı yanıma aldım.

"Merhaba, ismim Linda. Sen de Hermione olmalısın."

Sesim çok içten çıkmasa da tüm yapabildiğim buydu.

"Tanıştığıma memnun oldum, Linda."

Bana sınıfları gezdirdikten sonra birlikte kütüphaneye gittik. Hiç görmediğim kadar çok kitap vardı ve bana bu yıl burada oldukça uzun zaman geçireceğimi düşündürtmüştü. Hermione ile kitaplar hakkında koyu bir sohbete daldığımızda ikimizin ortak noktaları olduğunu fark etmiştim. Yine de bu kızın konuşmaları altında bir çok bilmişlik yatıyordu ve beni rahatsız etmişti.

Uzun süren okul turundan sonra gölün kenarında oturup sohbet etmeye başladık. Artık Hogwarts'taki çoğu yeri Hermione sayesinde öğrenmiştim ve en çok ilgimi çeken yer Yasak Orman olmuştu, adında yasak olan her şey diğerlerine oranla on kat daha çekiciydi ya zaten.

"Aslında seninle bu kadar iyi anlaşacağımızı hiç düşünmemiştim. Hatta başta kavga edeceğimizden emindim."

"Neden böyle bir düşünceye kapıldın?"

"Genelde biz Gryffindorlular Slytherinliler ile çok fazla anlaşamayız, özellikle de benim gibiler. Bir muggle doğumlu olduğum için benimle dalga geçiyorlar, inan bana bulanık demeleri hiç hoşuma gitmiyor."

ᏰİᏒ ᏒİᎠᎠᏝᎬ ᎻİᏦᎯᎽᎬᏕİWhere stories live. Discover now