40//Ne dedi o?

973 38 22
                                    

BASTILLE - Dreams (ft. Gabrielle Aplin)

"Ilgın," diye mırıldandı gözlerini yavaş yavaş aralarken. Yavaşça öksürdü. "Ilgın..."

"Şşş," dedim sessizce. "Buradayım," elim yüzüne giderken gözelerim dolmuştu bile. "Buradayım..."

Ara sıra öksürmeye devam ediyordu, kahverengi gözleri tamamen aralanmıştı ve hafifçe gülümsüyordu. "Alev... Alev nasıl? İyi mi?"

"İyi," dedim, sesim dümdüzdü. "İyi o, asıl sen nasılsın?"

"İyiyim." derken sesi yorgun çıkıyordu. "Ilgın," diye ekledi. "Biz... en son..." Efe'ye döndüm, eğer biraz daha devam ederse pek iyi olmayacaktı.

"Evren," dedim, "Her neyse işte, iyisin değil mi?"

"Ben çok pişmanım," dedi umursamayarak. Kızardım. Tekrar Efe'ye döndüğümde kaşlarını çattığını fark ettim.

"Evrencim," dedim bastırarak. "Ne önemi var şimdi bunun, boş versene, neyse ne."

"Seni öpmemeliydim," dediğinde sıkıca gözlerimi kapattım, ah, kahretsin. Bu hiç iyi olmayacaktı.

Efe abartılı bir hızla yanıma gelip başıma dikildi. "NE DEDİ O?" derken, kükremişti. Cevap vermedim.

Tekrarladı: "NE DEDİ O?"

Korkutucu derecede bağırıyordu, bu pek hayra alamet değildi. Beni yakamdan tutup ayağa kaldırırken üzerimdeki gömleğin dikişlerinden sesler gelmişti, üzerimde aşırı güç uyguluyordu. Beni duvara savurduğunda, neye uğradığımı şaşırmıştım.

"E-Efe," demeye çalışsamda delirmiş gibi tekrar ediyordu: "NE DEDİ O? NE DEDİ O? NE DEDİ O?"

Üzerime yürüyordu. Geriye kaçmaya çalıştım ancak hissettiğim duvar, duvar ve daha fazla duvar olmuştu.

Umutsuzca açıklamaya çalışıyordum. "O-olmadı öyle bir şey Efe, saçmalıyor işte, yerinde değil bilinci onun,"

"Onu öptün, değil mi?" diye kükredi tekrar, "ÖPÜŞTÜN ONUNLA!"

Hala üzerime geliyordu, mesafenin kapanmış olması gerekmez miydi? Sanki üzerime geldikçe duvarla birlikte geriliyor gibi hissediyordum. Kalbim kan yerine korkunun sıvı halini pompalıyordu ve korku damarlarımda dolaşarak vücudumu yakıyordu.

Ancak hak etmiştim. Yapmıştım işte. Haklıydı. Öpmüştüm. Öpüşmüştüm.

İnkar etmek boşa kürek çekmekti.

Hata yapmıştım.

Duvarın gerilediği hissi sona erdiğinde Efe dibimdeydi ve ne olduğunu kestiremediğim bir hızda büyük eli suratıma inip odada yankılanan bir ses çıkarmıştı.

Bana tokat atmıştı.

Şaşkınlıkla Efe'ye baktım. Gözlerindeki öfke dinmiyor, aksine o güzel mavi daha da koyu tonlara bürünüyordu. Acıdım. Kendime acıdım.

"Yapma," diyebildim sadece. "Efe. Efe'm, ne olur yapma..."

Gözlerini kıstı. İğrenir gibi bakıyordu bana, bir anda nefret etmiş olabilir miydi?

Güldü. "Efe'm diyor birde!" Gözlerimle beni kurtarması için Evren'i aradım ancak bulamıyordum. "Orospusun sen," diye mırıldandı, tükürür gibiydi.

Gözlerim irileşirken, ağzım doğru orantıyla açılmıştı. "Sen..." diyebildim sadece. "Nasıl böyle bir şey söylersin?"

"ÖYLESİN!" diye bağırdı. Sanki yorulmuş gibiydi. "Git, bundan sonra," derin bir nefes aldı. "Bundan sonra çıkma karşıma. Sakın, çıkma. Yüzünü bile görmek istemiyorum senin." Bakışları kendimi aşağılık hissetmeme neden oluyordu. "Nefret ediyorum senden..."

Popüler Beşli || Düzenleniyor.Where stories live. Discover now